Onları da görün

A -
A +

Sayısız sıkıntıları var Türkiye'deki halkın. Tüm bu sıkıntıların arasında sokak çocukları, sokak gençleri, sokak insanları... Neden insanlar onlara değersiz bir varlık muamelesi gösteriyor, bilmiyorum! Televizyonun başında bir filmmiş gibi, gerçek değilmiş gibi onları seyrediyorum. Seyrederken de ağlıyorum ve utanıyorum ağladığımdan... Neden ağlıyorum ki, neden acıyorum ki? Onlar birçok "insanım" diye geçinenden daha yürekli, daha mücadelecidir. Atlayıp otobüse gitsem, diyorum yanlarına, onlarla çalışsam, göğüs gersek birlikte koca dünyaya. Ama yapamam ki, ben onlar kadar büyük olamam ki!.. İş istemek için gittiklerinde kovulduklarını söylüyorlar, yetkililer tarafından. Üzülüyorlar, ama ağlamıyorlar, yılmıyorlar. Sürekli mücadele etmek istiyorlar hayata karşı. Diğerleri ise onları umursamıyor, görmüyor; yürek yırtan çığlıklarını duymuyorlar. Bağırıyorlar sokaklardan, caddelerden küçük ama büyük yürekleriyle; bizi de sevin, bizi de sayın diye!.. Yöneticilere sesleniyorum; ne olur biz gençlere, Türkiye Cumhuriyeti gençlerine sahip çıkın. Siz bizim için varsınız, biz de Türkiyenin geleceği için varız ve var olacağız. Yeter ki bize sahip çıkın... ¥ Zuhal Salur - BALIKESİR Medeni Kanun değişirken bir de bizi dinleyin! Adalet Bakanlığı'nın dikkatine; Ben, bir yıl evli kaldıktan sonra 1985 yılında eşimden ayrıldım. O günün şartlarında maddi, manevi ve yoksulluk adı altında aylık nafaka ödemekteyim. Bugüne kadar boşanmış olduğum eşim periyodik olarak avukat tutuyor, yoksul olmadığı halde iki şahitle yoksul olduğunu mahkemeye beyan ediyor, nafaka arttırıyor. Ben 260 milyon maaşla çalışan, İzmir gibi büyük bir şehirde yaşayan üç çocuklu bir aile reisiyim. Boşandığım eşimin ailesi çok zengin. Ancak yasa gereği, 15-16 yıldır nafaka adı altında maaşımdan kesinti yapılıyor, hem de avukat ve mahkeme masrafları ile birlikte... Adli makamlar, yasa değişmediği ve boşanmış olduğum eşim evlenmediği sürece hayatım boyunca bu nafakayı ödemek zorunda olacağımı belirtiyorlar. Medeni Kanun'da son günlerde değişiklikler yapılıyor. Benim ve benim gibi olan binlerce kişinin durumu gözönüne alınmalıdır. Nikah defterine attığım bir imza ile, 16 yıldır hiç görmediğim bir insana, ömür boyu, devlet gibi nafaka adı altında maaş ödemem çok mantıksız geliyor. Üstelik ben de düşük maaşlı bir devlet memuruyum. İlgililerin bu gibi durumları gözönüne alacağına inanıyorum. ¥ Murat Gökdemir - İZMİR Sabit vergi de neyin nesi oluyor? Ben buradan, bizleri duymayanlara, görmeyenlere seslenmek istiyorum. Sayın devlet yetkilileri! Telefon Faturası + Sabit Vergi! Su Faturası + Sabit Vergi! Elektrik Faturası + Sabit Vergi! Bu alınanlar yetmiyorsa çıkın da milletin boğazını sıkın bari!.. ¥ Ramazan Aksoy (Emekli Memur) - ANKARA Bu kadar çalışmanız boşa mı gidecek? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'nın dikkatine; Sayın Bakanım; göreve geldiğinizde yaptığınız ilk çalışma "genç yaşta emekliliğe son vermek, emeklilik yaşını yükseltmek" oldu. Kolay olmayan çalışmanızla çıkardığınız bu kanun çok isabetli bir kanundu. Sizi bir vatandaş olarak tebrik etmiştim. Ancak son günlerde medyada çıkan haberlere göre, kamu kuruluşlarında emekliliği dolmuş işçiler resen emekli edileçekmiş. Eğer bu haber doğru ise: SSK batıyor diye 38-43 yaşlarında emekliliğe son verdiniz. Şimdi kendi elinizle genç yaştaki insanları emekli ederseniz, bunu bize nasıl izah edeceksiniz? Ortada büyük bir çelişki doğmaz mı? Kendilerini geç emekliliğe hazırlayanları mağdur etmiş olmaz mısınız? ¥ A. K. ARTVİN

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.