Özürlülerin emekliliği önündeki engeller kaldırılsın!

Sayın Başbakan'ın dikkatine; Bizler kamuda ve özel sektörde 4857 sayılı yasa uyarınca çalışan özürlü işçileriz. "Pozitif ayırımcılık" dendi, nerede bu pozitif ayırımcılık, bir türlü göremedik. Herkes emekli edildi, özürlülere gelince hiçbir şey yok. Pozitif ayırımcılık deniyor ama özürlüler emekli olabilmek için hastane hastane gezdiriliyor, âdeta süründürülüyor! Bu ayıbı bitirin, yeter artık. Birileri artık bizleri duysun, hep duyurmaya çalışıyoruz, kimse duymak istemiyor. Nedir bu vergi indirimi uygulaması, ayıptır günahtır, bu çilemize artık son verin. Yok vergi indirimi alın, olmadı mahkemeye gidin... Bizler zaten işe girişte, heyet raporu alıyoruz. Yoksa bu heyet raporları sahte mi?!. Yalnızca bu Maliye heyeti mi sağlam Türkiye'de? Öyleyse bundan sonra hastaneye ne gerek var? Özürlüler olarak, artık işe girişte de Maliye'ye gelelim heyete girmeye, en azından iki iş olmasın. Hastane kaplarında gezmekten artık ömrümüz tükendi. "Torba Yasa" kapsamında, nerede ise hiç prim ödemeyene emeklilik var da, bizim gibi çalışana, üretene, primini ödeyene niye yok? Pozitif ayırımcılık yoksa bu mu? Bir de, her hastaneye gidişte 90 TL heyete girme ücreti öde, sigortan olduğu halde... Bu sıkıntılarımızı artık görün, problemlerimizi çözün. Hani SGK bünyesinde ilgili kuruluşlar birleşmişti, eşitsizlikler giderilmişti. Devlet memurlarına sağlanan kolaylıklar, neden sigortalılara sağlanmıyor? Lokman Ayva Bey o kadar uğraştığı halde bu haksızlıklar bitirilemedi. Sayın vekilimiz Lokman Bey çok uğraştığı halde ilgililer gerekeni yapmıyor. Artık sesimizi duyun, emekliliği çok görmeyin. Unutmayın; bizler de sizler gibi sağlam idik, ama kaderimize razı olduk, yarın kimin ne olacağı belli değil. Artık bu vergi indirimi ayıbını kaldırın, memurlar gibi 15 yıl çalışan özürlüler yeni bir heyet raporuna gerek kalmadan emekli olabilmelidir. Biz de bu pozitif ayırımcılığı görmek istiyoruz. Bu zamana kadar bizler için çok şey yaptınız, onu da takdir ediyoruz. Ama önümüzde duran bu ayıp kalkmadıkça, hastane kapılarında emekli olacağız, artık yeter diyoruz... Yurdagül İbaş (Çalışan özürlüler adına)-ANKARA Belediyeler Kur'an-ı Kerim Kursu öğretmen ve öğrencilerine çifte standart uyguluyor Belediyeler bütün öğretmen ve öğrencilere, şehir içi ulaşımlarda belli oranlarda indirim uygularken, sadece Diyanet Kur'an-ı Kerim Kursu öğretmen ve öğrencilerini istisna tutmaktadırlar. İzmir'de yaşadığım için, İzmir'deki uygulamanın böyle olduğunu biliyorum. 1. Diyanet İşleri Başkanlığı Cumhuriyetimizle yaşıt olan bir resmî kurumumuzdur. Kuruma bağlı birimlerin bu şekilde 2'nci sınıf muamelesi görmesi, eşitliğe ve hukuka aykırıdır. 2. Bu işin örgün/yaygın eğitimle de ilgisi yoktur. Zira aynı statüdeki yaygın eğitim kurumu olan Halk Eğitim Kurslarındakilere indirim uygulanmaktadır. 2. Bu konuda yasal bir problem varsa, yüce meclisimiz acilen gereğini yapmalıdır. Uygulamalar keyfi ise, yine devletimizin ilgili kurumları gereğini yapmalı, kamu hizmetlerinin sunumunda insanlar arasında ayırımcılık yapılmasını engellemelidir. 3. Diyanet sendikalarımız başta olmak üzere, sağduyulu sivil toplum örgütlerimiz, sağduyulu medyamız ve siyasi partilerimiz bu ayırımı görmeli ve haksızlığın düzeltilmesi için destek vermelidir. Diyanet-Kur'an-ı Kerim Kursu Öğretmenleri Safranbolu'da yatırımlar engele takılıyor Safranbolu Belediye Başkanı ve Kaymakamına; UNESCO'nun "Dünya Mirası Kentler" listesinde olan Safranbolu'muzda, turizm alanındaki yatırımlar, mevzuat engeline takılıyor. Şehrimizin turizm ihtiyacına cevap verecek ve birçok kişiye istihdam sağlayacak 5 yıldızlı otel projemiz, maalesef SİT alanı ve 2 kat inşaat ruhsatı engeline takılıyor. SİT alanındaki tarihî konaklar 3 kat üzerinden inşa edilmiş iken, neden yeni tarihî görünümlü bina inşaatlarına 2 kat ruhsatı verildiğini anlamak mümkün değil! Bu konuda Safranbolu Belediyesi'nin, Kaymakamlığın ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun ortak bir çalışma başlatarak, yatırımların önünü açacağına inanıyorum. Tarık Acun Evlerde ve okullarda huzur kalmadı, tedbir alınsın Sayın Başbakanım; Evlerde ve okullarda huzur yok. Boşanmalar hızla artıyor. Çocuklar perişan oluyor. Evlerde kavga; okullarda şiddet ve terör bitmiyor. Öğretmen ve öğrencilerimiz hakikaten huzursuz ve endişeli durumdadır. Problemli öğrenciler sebebiyle okullarda huzur kalmadı. Öğretmenlerimize saldırılar da devam ediyor. Bunlar ne zaman önlenecek? Bu meyanda birkaç hususu bildirmek istiyorum; 1. Evlenecek kişiler için psikolog ve ilgili uzmanlar tarafından, kişilik ve akıl sağlıklarıyla ilgili rapor verilmeli, evlilik kararı bundan sonra verilmeli. 2. Okullarda kayıt yapılırken yine psikologlara danışılarak işlem yapılmalıdır. İsmi mahfuz Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00