Üniversite son sınıfta okuyan bir gencim. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yapılan "Demokratik Açılım" ile ilgili oturumda yaşananlar beni çok etkiledi. Vekillerimiz bizi temsilen oradalar. Mecliste asılı bulunan "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ibaresinde, "millet" yerine, "parlamenter" kelimesini de yerleştirsek kimse itiraz edemez... Oturumdaki üslup ve eylemler son derece sevimsizdi. Bizi temsil edecek kişilerin bunun gereğini yapması şarttır. Her üslup ve aksiyonda, temsilde hata hoş görülemez. Büyüklerden dinlediğim, izlediğim ve okuduklarımda; Mecliste yapılan görüşme ve oturumlarda, senelerce yaşanan manzaraların iç açıcı olmadığı noktasında kilitlenmiştir. Oysa acil çözüm bekleyen o kadar çok mesele var ki... Mezun olan arkadaşlarım bile pek sevinemiyor. İş ve aş problemi bulundukça, nasıl sevinebilirler ki. Bu konjonktürde, bazı partilerin hâlâ hamasetten medet umduklarını anlamakta güçlük çekiyorum. Çocuğu olmayan veya çocuğu olup da, en iyi okullarda tahsilini tamamlatmış vekillerin duyarlı olabilmesi için, bütün gençleri kendi öz evlatları gibi görmeleri ve hissetmeleri gerekir... Demokratik açılımda, bana göre hem iktidar hem de muhalefet hata yapmıştır. İktidar sözcüsü, "biz ülkenin partisiyiz, muhalefet de bölge partisi" sözlerini keşke kullanmasaydı. Muhalefetin de pankart açması, kürsüye kadar yürümeleri, ağza alınmayacak laflar sarf etmeleri çok yanlış ve yakışıksız idi. 1960'lardan beri binlerce üniversiteli genç, kamplara bölünürken, hatta birbirlerinin hayatlarına kastederken, acaba politikacıların bu tür üsluplarından etkilenmediler mi? Bu yakışıksız üslup ve mesnetsiz suçlamalar ne zaman son bulacak? İdeal bir mecliste, belli ölçüler içinde konuşulması ve bu konuşulanların dinlenmesi, yapıcı eleştirilerde bulunulması gerekmez mi? Yine böyle önemli bir günde, ülkenin çok önemli bir meselesinin konuşulması neden uygun olmasın? Benim önerilerim; milletvekili olabilme şartlarının ağırlaştırılması, partiler enflasyonuna son verilmesi, bağımsız milletvekili uygulamasının bitmesi ve bazı durumlarda milletvekilliğinin düşürülebilmesi için yasalar ve içtüzükte gereken değişikliklerin yapılması... Biz gençler, artık TBMM'de, tamamen ülke problemlerine odaklanmış milletvekillerini görmek istiyoruz. > Bora Akman Geleceğimiz için öğretmene yatırım yapmalıyız Geleceğimiz olan çocuklarımız, öğretmenlerimizin ellerinde şekillenmektedir. Öğretmene yapılacak yatırım ertelenemez ve ihmal edilemez. Öğretmene yatırımı ihmal etmek, geleceğimizi ihmal etmektir. Geleceğimizin güvencesi olarak öğretmenlerin yeterliliklerinin, çalışma ve hayat şartlarının geliştirilmesi, milli öncelikler içinde ilk sırada yer almalıdır. Türkiye çapında yaptığımız bir araştırma, acı gerçeği bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor: Öğretmenler iyi yetiştirilememektedir, sosyo-ekonomik açıdan ihmal edilmektedir. Öğretmenlerin mesleki gelişimleri için yeterli ve uygun bir hizmet içi eğitim sağlanamamaktadır. Uygulanabilir bir öğretmen yeterlikleri sistemi oluşturulamamıştır. 1. Öğretmenlerin yılık geliri, uluslararası ortalamalardan yaklaşık %50 daha azdır. 2. Öğretmenlerin %21.7'si mezun olduğu alanın dışında öğretmenlik yapmaktadır. 3. Öğretmenlerin %17,4'ü sınıflarında 41 ve daha fazla öğrenci olduğunu belirtmiştir. 4. Öğretmenlerin en az üçte biri için, öğretmenlik ilgi ve istek dışı seçilen bir meslektir. 5. Öğretmenlerin bir okulda çalışma süresi oldukça kısadır, %71.2'si halen görev yaptığı okulda 5 yıl ve daha az süre görev yapmıştır. 6. Öğretmenlerin mesleki gelişimi için düzenlenen etkinlikler ve öğretmenlerin mesleki gelişim çabaları yetersiz kalmaktadır. 7. Öğretmenlerin, öğrencilerin gelişim düzeylerini ve bireysel farklılıklarını belirlemek için yaptıkları çalışmalar yetersizdir. 8. Veliler okul eğitiminin yetersiz kaldığını düşünmekte ve çocuklarına ek bir eğitim aldırmayı tercih etmektedir. 9. Öğretmenler görev alanları ile ilgili mevzuat değişikliklerini ve öğretim programlarındaki değişiklikleri izlemede yetersiz kalmaktadır. Öğretmenler iyi yetiştirilememektedir. Öğretmenine sahip çıkamayan bir toplum, geleceğine sahip çıkamaz. Öğretmene Yatırım ve böylelikle Geleceğe Atılım yapılabileceği inanç ve bilinci ile, ilgili bütün tarafları, öğretmene sahip çıkmaya davet ediyoruz. > Türk Eğitim Derneği Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00