"Sır"ın belgesini sunuyorum

Birçok vatandaşın neden çocuklarını İmam Hatip Okullarında okutmak istediğini anlamakta zorluk çekenler, bu işin sırrını merak ediyor. Bunca engele rağmen vatandaş neden bu okulları tercih ediyor, neden bir kısım yetkililerin isteğine uyup bu okullara olan talebi bitirmiyorlar? İşin sırrını, Orman Mühendisi Kemal Ünaldı, ta 1950'lere giderek, hatıralarını tazeleyerek açıklıyor: "Şimdi ben bu sırrın yaşanmış belgesini sunuyorum. Adana'da İmam Hatip Okulu, 1950 başında, Ankara'dan gelen kağıtta yazılı şu bir satırlık cümleyle açıldı: 'Adana İmam Hatip Okulu açılmıştır.' O kadar; ortada ne okul var, ne ödenek, ne öğretmen var, ne öğrenci... İşte ben kağıt üzerindeki bu okulun ilk müdürüyüm. Bu okulu desteklemek amacıyla kurulan, tüzüğünü hazırladığım 'Hayırlı İşler Cemiyeti'nin de ilk genel sekreteriyim. Bu sıfatla, hem okulun açıldığını, hem cemiyetinin kurulduğunu duyurmak amacıyla Ulucami'de öğle namazından sonra bir konuşma yaptım. Ertesi gün de cemiyet, hemşehrilerimizin bağış kuyruğu hücumuna uğradı. Öyle ki; paralar masaya konuyor, karşılığında da bir belge alma ihtiyacı duyulmuyordu. Sadece çıkarken, 'Allah sizden razı olsun' deniyordu. Rahmetli Kadir Ramazanoğlu'nun paha biçilmez arsa bağışı, rahmetli Kayserili Mustafa Özgür amcamızın 50 bin liralık nakit bağışlarıyla okul sitesinin temeli atıldı. Toplanabilen yirmiyi geçmez öğrencimizin yatacak yiyecek ihtiyaçlarını karşılıyor, cep harçlıklarını veriyorduk. Mahalle içinde bir bina kiralandı ve bir ay içinde tam kadro eğitime geçildi. Buraya kadar ve bundan sonra devletin bir kuruşluk katkısı olmadı. Ne imam, ne de hatip düşünen vardı. İnsanlarımız sırf çocuğu bilgili inanç sahibi olsun diye maddi ve manevi fedakarlıkta bulunmayı asli görev sayıyordu. Sen üniversite giriş sınavı açmışsın; Fenlisi, Anadolulusu, Kolejlisi ile İmam Hatiplisi de giriyor. Ne için onlar dışlanıyor, hakları gasp ediliyor? Hiç kuşkum yok, bu okulların kurulmasındaki sır, bunlardan şüphe duyanları mahcup edecektir." "Komiser Yardımcılığı Sınavı"na giriş hakkı istiyoruz Sayın Başbananımız'ın, İçişleri Bakanımız'ın ve Emniyet Genel Müdürümüz'ün Dikkatine; Biz, Emniyet Teşkilatı'nda halen görev yapmakta olan 4 yıllık üniversite mezunu polis memurlarıyız. 1998 yılında açılan "Komiser Yardımcılığı Sınavı"na 1350 kişi 2 yıllık yüksekokul ve lise mezunu polis memuru, 150 kişi de 4 yıllık üniversite mezunu polis memuru alınmıştı. 2002 yılında açılan "Komiser Yardımcılığı Sınavı"na ise 37 yaşından gün alan 4 yıllık üniversite mezunu polis memurları alınmamıştır. Biz lise mezunu arkadaşlarımızın komiser olmalarına karşı değiliz. Ancak, 4 yıllık üniversite mezunları varken, lise mezunlarının alınması ve 37 yaşından gün alanların sınavlara alınmamasından dolayı büyük haksızlığa uğradık, komiser olma hakkımız temelli olarak elimizden alındı. Yetkililerden isteğimiz, yaş haddinden dolayı "Komiser Yardımcılığı Sınavı"na giremeyen 4 yıllık üniversite mezunlarına, yaş haddi aranmaksızın yeniden bu sınavın açılmasıdır. Bir grup 4 yıllık üniversite mezunu polis memuru Orman İş Sendikası'na açık mektup Bizler orman işletmelerinde çalışmaktayız. Haftalık çalışmamız kanunde 45 saat olarak belirtilmesine rağmen 50 saati geçmektedir. Diğer kamu kuruluşlarında hafta tatili 2 gün olarak kullanılmasına rağmen, bizler bir gün bile zor kullanıyoruz. Onların sendikaları işçilerine bu hakları en iyi şekilde kullandırıyor. Bizlerse, toplu sözleşmedeki haklarımızı dahi kullanamıyoruz. Ama bizlerden her ay 35 milyonluk aidatlar kesiliyor. İşyeri temsilcilerinin biz işçilerin taleplerini gereği gibi sizlere yansıtmadıklarına inanıyoruz. Halbuki bunların görevi, sendikanın gerçek sahipleri olan biz işçilerin haklarını savunmak olmalıdır... Orman İşçileri - DENİZLİ