Sosyal Güvenlik Kuruluşları nasıl dolandırılıyor?

Sosyal Güvenlik kuruluşlarımızın durumu ortada, hazine desteği olmadan maaş ödeyemeyecekler. Buna rağmen, uyanık olduğunu düşünen bazıları çeşitli hilelerle bu kurumlardan haksız paralar almaktalar. 1- Herhangi bin sosyal güvenlik kuruluşundan maaş almakta iken vefat eden bir vatandaşın kızı, babasının emekli maaşını almak için hileli olarak boşanıyor, babasından dul maaşını alıyor, eski düzenini devam ettirebiliyor... 2- Eşinden dolayı dul maaşı alan bir vatandaş, çeşitli şekillerde, ayrıca vefat eden babası kanalıyla da emekli maaşı alabiliyor... 3- Devletten yaşlılık ve fakir maaşı alan ve yeşil kart yardımı gören bazı vatandaşların aslında zengin oldukları, devleti dolandırdıkları görülmektedir. Bu kurumların mutlaka disiplin altına alınması, bu tür suiistimallerin önüne geçilmesi gerekir. Bu yolla haksız kazanç peşinde olan vatandaşlar mutlaka tespit edilmeli, bu haksızlığa son verilmeli. Aksi halde, bu kurumlardan maaş almaya hak kazananların paraları bile ödenemeyecektir... Ahmet Yılmaz - BALIKESİR Biz kime inanacağız? Ben işçi emeklisiyim. Yıllarca çalıştım, emekliliğe kendimi hazırladım. Ama hükümetlerin sık sık yaptıkları zamlar ve getirdikleri yeni vergiler yüzünden hayatımız altüst oldu. Çalışırken aldığım çoğu şeyi, "elektrik parası fazla gelir, mazot parası çok olur" diye kullanamadım. Önceki hükümet döneminde LPG'li taksime, haksız yere bandrol ödedim, ama geri alamadım. Sonunda taksimi sattım. 1974 model eski bir Ford minibüs aldım, mazot çok zamlandığından kullanamıyorum. Evin önünde çürüyor. Bizim de mütevazı bir hayat yaşamaya hakkımız yok mu? Güvendiğimiz dağlara hep kar yağdı. Geçen sene verilmesi gereken zamlar maaşlarımıza ilave edilip, maaşlarımız donduruldu. Bizi kandırdıklarını sandılar. Bunun yanında emlak ve başka vergiler de getirildi. Biz kime inanacağız? Mustafa Tanır - ADAPAZARI 5 bin kitabımız oldu Yozgat Merkez Sakarya İlköğretim Okulu Kütüphanesi'ni oluşturmak amacıyla bağış kampanyası başlattığımızı bu köşenin müdavimleri bilir. Bize gönderilen kitap sayısı 5 bini buldu. Okulumuz, 50 öğretmeni ve 1200 öğrencisiyle Yozgat'ın en büyük okullarından birisidir. İnşallah bundan böyle öğrencilerimiz kendi kütüphanelerinden yararlanacak ve kitap okuma alışkanlığını sizlerin sayesinde geliştireceklerdir. Bu ay sonu itibariyle 5 bine ulaşan kitap sayımızla kütüphanemizin açılışını yapacağız. Bizi desteklediğiniz için hepinize teşekkürler... Ahmet Sargın (Kütüphanecilik Kolu Rehber Öğretmeni) Böyle görev anlayışı olur mu? 10 Nisan 2003'te, Gebze Tren İstasyonu'ndan Haydarpaşa'ya 11.15'te kalkacak tren için bir anons yapıldı: "Haydarpaşa'ya gidecek tren saat 12'de kalkacak..." diye. Ben dahil olmak üzere çoğu yolcu homurdanarak indik. Biz dışarıda oyalanırken, bir de baktık ki tren 11.20'de hareket etti. Çoğumuz, elimizde biletimiz olduğu halde binemedik, kaldık... Bu ne biçim görev anlayışı, nasıl sorumluluk? Bünyamin Çelik - GEBZE