SSK'dan prim zammı açıklaması

27.07.2004 tarihli gazetemizin bu köşesinde "Ödediğimiz prim bu kadar artar mı?" başlıklı bir yazı yer almıştı. Konu ile ilgili olarak, Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı Sigorta İşleri Genel Müdürü Sait Ersoy imzasıyla gelen açıklama şöyle: "506 sayılı Kanunun 85. maddesine göre, isteğe bağlı sigortaya devam edenler, isteğe bağlı sigorta primlerini, anılan kanunun 78. maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazancın alt ve üst sınırları arasında kalmak şartıyla kendileri belirlemektedir. Buna göre, 2003'ün Nisan ayı içinde isteğe bağlı sigorta primi tutarının alt sınırı 78.619.992 TL, üst sınırı 393.099.960 TL iken; yapılan kanun değişikliği ile 1 Mayıs 2003 tarihinden geçerli olmak üzere isteğe bağlı sigorta prim oranı %20'den %30'a yükseltilmiştir. Bu düzenleme ile 2003'ün Mayıs ve Haziran ayları için alt sınır 117.929.988 Tl, üst sınır 589.649.940TL. olmuş; 01/07/2003 ile 31/03/2004 döneminde de alt sınır 137.404.746 TL, üst sınır 687.023.730 TL olarak belirlenmiştir. Diğer taraftan, yapılan yasal değişikliklerle prime esas asgari günlük kazanç alt sınırı 1 Ocak 2004 tarihi itibariyle 18.321.000 TL, üst sınırı ise bu miktarın 5 katı olarak belirlenmiş olduğundan, buna bağlı olarak isteğe bağlı sigorta priminin alt sınırı belirtilen tarih itibariyle 164.889.000 TL., üst sınırı 824.445.000 TL.'ye yükseltilmiştir. Sonra yapılan yasal düzenlemeyle, isteğe bağlı sigorta prim oranları 01/08/2004 tarihinden geçerli olmak üzere %30'dan %25'e düşürülmüş olduğundan, bu tutarlar Temmuz 2004 için alt sınır 133.245.000 TL, üst sınır 886.092.500 TL; 01/08.2004 ile 31/12.2004 dönemi için alt sınır 111.037.500TL., üst sınır da 721.743.750 TL. olarak belirlenmiştir." İnadına Demiryolu!.. Yahu hakikaten ne oluyor bizim trenlere? Makinistler mi uyuyor, yollar mı arızalı, yenilenmiyor mu? Lokomotif veya vagonlar mı modernize edilmiyor yoksa? Belki de komplo var!.. Ama her durumda bir gerçek var. O da şu: Trenler hâlâ can ve mal güvenliği bakımından en güvenilir taşıma araçları. Ayrıca da en ekonomik olanı... Ülkemizde her gün ortalama 12-15 kişi karayollarında hayatını kaybetmiyor mu? 25-30 kişiyi aşan ölü rakamları çıkmıyor mu bazen karşımıza bu kazalarda? Medyada nasıl yer alıyor peki bu haberler? Televizyonlarda sadece yarım dakika, gazetelerde ise çeyrek sayfa. Evet evet yanlış okumadınız. Yarım dakika, çeyrek sayfa. Ertesi gün herşey unutuluyor. - Alo .... seyahat mi? Başınız sağolsun, dün gece bir kazanız vardı da. Olur böyle şeyler, üzülmeyin. Bana Samsun'a 4 kişilik yer ayırır mısın canım? He canım, 5'ten önce gelir bileti alırım. Ön sıralardan olsun lütfen. Evet teröre verdiğimizden fazla can verdik karayollarında. Bunu unutmayalım. Tren yine de en güvenilir yolculuk aracı... İsmi mahfuz