TEDAŞ bu sesleri duymalı

A -
A +

Ekonomik sıkıntılar arttıkça, vatandaşın faturalarla ilgili şikayetleri de çoğalıyor. En çok şikayet alan kurumlardan biri de TEDAŞ. Bu arada ilginç teklifler de geliyor. Bu kurumları yönetenler işlerinde yetişmiş insanlar. Türkiye'nin diğer kurumları da öyle. Ama ne hikmetse işler düzeltilemiyor. Ya bilinenler yanlış, ya da eksik, veya uygulama yanlış. Hiçbir komplekse kapılmadan, sıkıntıyı çeken, çilekeş vatandaşın hayat tecrübesinden, pratiğinden ders almak gerektiğine inanıyorum. İşte İstanbul'dan yazan Mehmet Ali Bey'in mektubu: "Her gün elektrikle ilgili yeni şeyler duyuyorum, vicdanım sızlıyor. Artık semtlerde "elektrik faturası yok" diye kiracı arayan evlerden ve "elektrik faturası olmayan" işyerlerinden bahsediliyor. "Peki biz neden bu kadar yüklü fatura ödeyelim?" diyorlar. Eminim onlar da yakında bu çarka ayak uydururlar... İstanbul'un kenar semtleri kaçak elektrik kullanıyordu, şimdi bu uygulama iç kesimlere doğru ilerliyor. Faturanın arkasında "kaçak elektrik kullananları bildirmek bir vatandaşlık borcudur" denilerek bir telefon numarası verilmiş, ama bence bu da hiçbir işe yaramıyor. Çünkü birçok insan gibi ben de aradım ama sonuç yok... Bence İSKİ'deki uygulama örnek alınmalı. TEDAŞ yetkilileri komplekse kapılmadan buradaki uygulamayı öğrenmeli. Bu işi yapan personel de değiştirilmeli... İlgili yere gidip, faturamın gelmediğini ben hatırlatıyorum. Neden sayacımın okunmadığını binbir cesaretle soruyorum. Ben kendi halimde bir esnafım. Müşteriyi kapıda karşılayıp, kapıda yolcu ediyoruz. O, velinimetimizdir. Bu beyler ise bizim verdiğimiz paralarla maaş aldıklarını anlamıyorlar, sanki hepsi birer patron... Bu krizde vergimizi ödedik, personel paramızı ödedik gece-gündüz çalışarak. Bir de fatura çıkartmaya uğraşıyoruz. Bu şekilde yapmazsak her ay gecikme faizi bindirilecek, altından nasıl kalkarız? Fatura çıkıyor, bu faturayı banka almıyor, çile başlıyor. Kuyruğa girip saatlerce bekliyoruz ödemek için. Faturası birikenler, ödeyemeyecekleri kadar kabaranlar... Kiracılar da bırakıp kaçıyor. Ayrıca anlayamadığım bir uygulama daha var; fazla elektrik harcayanlara neden zamlı tarife uygulanıyor? Normalde bunlara indirim uygulanması gerekmiyor mu? Cep telefonlarında olduğu gibi bu tür müşterilerin ödüllendirilmesi gerekmiyor mu?" Ödemelere kolaylık getirilsin Arayan başka vatandaşlar da, elektrik borçlarının faizleri altında ezildiklerini, borcunu ödeyemediği için sayacı sökülüp, kaçak elektrik kullanmak zorunda kalan insanların günden güne çoğaldığını belirtiyorlar. Ekonomik krizle allak bullak olan bütçelerini zorlayarak elektrik borçlarını ödemek istediklerini, belediyelere sağlanan kolaylıkların kendilerine de sağlanmasını isteyen vatandaşlar,"Birikmiş borcumuz 4 taksit halinde alınıyor, ayrıca kefil, ikametgah gibi belgeler isteniyor. Halbuki belediyeler gibi 36 ay olmasa bile 12 aylık taksitler halinde borcumuzu ödememizi kabul etseler, hem biz rahatlarız, hem de TEDAŞ toplayamadığı parasını toplar, vatandaş da kaçak elektrik kullanmak zorunda kalmaz..." diye istekte bulunuyorlar. Koalisyon ortaklarına uyarı! Ben Halkbank üst düzey emeklisiyim. 5 senedir banka katrilyonlarca lira zarar ettirilmektedir. Gerek Genel Müdürlük binasında, gerekse merkez şubede yüzlerce merkez valisi gibi merkez müdürü, ayda 2 milyarın üzerinde bir maaşla,bir odada 5-6 kişi, birer masa, çay, kahve, sigara... Öğlen yemeklerini de yer ve ayrılır giderler. Lojman da bedava, gel keyfim gel... Bu ne saltanat? Bir kısmı yeteneksiz, ehliyetsiz, bankayı zarara uğratan ve haklarında şaibe bulunduğu müfettiş raporlarıyla belgelenen kişilere siyasilerin gölgesi altında ulufe dağıtılıyor. Bunların hepsi emekliliklerini doldurmuş, ununu elemiş, eleğini asmış kişiler. Bunları emekli etmek o kadar mı zor? Tayin et Hizan'a, Çatak'a; bu kadar basit ve kolay... > Turhan Özgen İSTANBUL

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.