Günün birinde, Telekom, ya da başka bir kurumdan bilmediğiniz bir borcunuz sebebiyle size icra kağıdı gelirse ne yaparsınız? 8 yıldır kullanmakta olduğunuz telefon hattının, ödenmediği iddia edilen 1998 yılına ait iki faturasından dolayı, 3000 YTL gibi bir parayı ödemeniz gerektiği söylense telaşlanmaz mısınız? "O zamana ait faturaları nasıl buluruz, bugüne kadar neredeydiniz, öyle bir borcumuz varsa neden daha önce uyarmadınız, neden telefon hattımı kesmediniz?" gibi itirazlarınızı da kimse dinlemiyor... Ayrıca böyle bir borcunuzun olmadığını da... En iyisi, Zülfü Şinik'in hikâyesini kendi ifadesinden okuyalım: 212 592 92 42 numaralı telefon, 1998 senesinden beri bize ait ve sigorta acenteliğimizde kullanılmaktadır. 23.01.2006 tarihinde, icra dairesinden gelen bir yazı ile, bu telefona ait 1998 senesinde ödenmemiş iki adet faturanın bulunduğunu, 1998'den 2006'ya kadar işleyen faizlerle rakamın 3000 YTL' yi bulduğunu ve 7 gün içerisinde ödenmezse, icrayla bürodaki eşyaların kaldırılacağını öğrendim. Avcılar Telekom'a gittiğimde, bu telefonun ilgili tarihten bugüne kadar kesik olduğunu, hatta sözleşmesinin bile iptal olduğunu söylediler. Ancak, bu tarihten geriye, 7 yıl boyunca gelmiş olan tüm faturaları ibraz ederek, telefonun çalıştığını ve herhangi bir kesintiye uğramadığını zor da olsa anlatabildim. Telekom'un anlaşmalı avukatlarıyla görüştüm, bu parayı ödemem gerektiğini, devletin benim gibi kişilerden toplam 79 trilyon alacağı olduğunu, beni küçümseyerek söylediler. Çıkış noktam yok. Şu anda bu parayı ödeme şansım da yok. Ödeme şansım olsa bile, vicdanen böyle bir borcum yok..." Böyle saçmalık olur mu, demeyelim? Bizim kapımızı da her an avukatlar çalabilir. İsterseniz şimdiden istiflemeye başlayın 10-15 yıllık faturaları, burası Türkiye... Ama bu kadarı da olmamalı, Telekom Genel Müdürlüğü bu saçmalığı mutlaka bir an önce aydınlatmalı. Böyle bir borç olsa bile, bunu bugüne kadar ihmal edenler suçlanmalı. Vatandaş oldu bittiyle mağdur edilmemeli... İstenen fahiş faiz miktarı hepimizi yaraladı Milli Eğitim Bakanlığı'na; Ben ve benim gibi, yurt dışında yüksek lisans, doktora yapmış; öğreniminden sonra önemli sebeplerden dolayı gittikleri ülkelerde kalmış kişiler büyük zorluk içindedir. Yurt dışına Milli Eğitim Bakanlığı bursuyla gittik. Eğitimimizi tamamladık. Asıl borcumuzu ödedik. Ama bizden istenen çok aşırı ve adil olmayan faiz miktarı belimizi bükmektedir. Halbuki her birimiz bulunduğumuz ülkelerde, Türkiye'nin fahrî birer elçisi gibi çalışan, her hususta ülkemizin menfaatini gözeten, kalbi Türkiye için atan kişileriz. Türkiye'nin kalkınması için elimizden gelen katkıyı yapıyor, fırsat buldukça Türkiye'ye gidiyoruz. Bu niyetler içinde, ülkemiz için elimizden gelen her şeyi yaparken; bizi yıkan, derinden yaralayan bir haksızlıkla karşı karşıya bırakılıyoruz. Ben asıl borcumu ödemiş biriyim. Çok fazlaydı, ama yemedim içmedim, ödeme pilanıma uygun olarak üç senede ödedim. Asıl borcum yaklaşık 63 milyar TL. Benden istenen faiz ise yaklaşık 74 milyar TL! Bu miktar bana bildirilince, diğer arkadaşlarım gibi şok oldum ve halen bu şoktayım... Böyle fahiş faiz istenmesi hepimizi derinden yaralamıştır. Bu konunun bir an önce ele alınarak, ya faizin tamamen silinmesi, ya da makul bir seviyeye indirilmesi için gerekenin yapılmasını bekliyoruz... > Dr. Serpil Seyhan-ABD >> Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00