Teşekkürler Gurebâ

A -
A +

Bir sigortalı olarak, İstanbul'da Okmeydanı, Samatya hastanesi deyince aklım çıkacak gibi olurdu, bu iki hastaneyle ilgili hem anlatılanlar hem de bizzat yaşadıklarım kâbus gibiydi. Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) hastanelerine düşürme beni ya Rabbi diye dua ederdim. Ama ne kadar doğru söylemişler "Düşmez Kalkmaz bir Allah" diye. 21 Şubat'ta mide kanaması geçirdim. Acele bir hastaneye kaldırılmam gerekiyordu. Her türlü masrafı göze alarak bir özel hastaneye giderken tanıdıklardan biri, "Vakıf Gureba Hastanesi SSK'ya devredildi, buradaki sağlık hizmetleri fena değil" dedi. Büyük tereddütler içinde Gureba'ya götürülmeme evet dedim, SSK hastanelerinde iyi sağlık hizmeti verileceğini bir türlü aklım almıyordu. Bir defa peki demiş oldum ve büyük endişeler içinde "Acil Servis"ten 21 Şubat akşamı girerek, Gureba'ya konuk oldum. "Misafir umduğuyla değil bulduğuyla yetinir" demişler. Bakalım ben ne bulacaktım. Dahiliye ikinci kısımda 27 nolu koğuşa yatırıldım. Altı yataklı bir koğuştu. Refakatçilerle birlikte tam bir aile ocağı gibiydi. Herkes birbiriyle tanışıyor, herkes birbirinin yardımına koşuyordu. Hemen serum bağlandı, kan alındı. Bu sırada, akşam yemekleri dağıtıldı, ben de yemek aldım. Ama yemek dağıtan görevli uyanıktı. Sen dedi, mide kanaması olan hasta değil misin, evet deyince, bağırdı; "mide kanamalı hastaya yemek yok" diyerek, işinde ne kadar titiz olduğunu gösterdi. Hemen taburcu etmediler Yatak çarşaflarım değiştirildi, geceleyin belli aralıklarla hemşireler tansiyon ölçümlerini yaptılar, serumları değiştirdiler. O gece hemşirelerin ne kadar fedakarlıkla çalıştıklarına yakından şahit oldum. Hastaların derdi ve istekleri bir türlü bitmek bilmiyordu. Sabırla herkesin yardımına koşmağa çalışıyorlardı. Cumartesi ve pazar günü aynı şekilde bakım devam etti. Pazartesi günü, mide filmi çekildi ve endoskapi yapıldı. Sabah vizitelerinde ilk önce bölüm doktoru muayene yapıyor, daha sonra mütehassıs doktor başkanlığında heyet halinde büyük bir titizlikle kontrol ve tetkikler yapılıyordu. Pazartesi bana iki ünite kan verilmesine karar verildi. Kanı Kızılay Kan Merkezi'nden para ile aldık. Ama inanılmaz bir şekilde kan için verdiğimiz parayı ertesi gün Gureba Hastanesi'nden tahsil edebildik. Salı ve Çarşamba günü yapılan kontrollerde, durumumun iyi olduğunu, beni taburcu etmelerini söyledim. Ancak, kan dahil bütün göstergeler iyi olmasına rağmen, bu talebimi kabul etmediler. Ve Perşembe günü, diğer göstergeler de normal gözüktüğü için taburcu edilmeme karar verdiler. 26 Şubat Perşembe günü, sade bir vatandaş olarak girdiğim Gureba hastanesinden yine sade bir vatandaş olarak ancak tedavi edilmiş şekilde gayet iyi intibalarla ve diğer SSK hastanelerinin de en kısa zamanda bu hizmet seviyesine ulaşmaları temennisiyle ayrıldım. > Halil Delice

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.