Tokat cezalı mı?

A -
A +

Sayın Başbakanım, Sayın Vekillerim ve Tokat'ımızın önde gelenlerine; İlimizden tren yolu geçiyor ama ilimizi atlayıp ilçelerden geçiyor. Yine geçmişimizde ilimize kurulması düşünülen Takım Tezgahları Sanayii işletmesinin temelleri bile atılmışken, siyasi çekişmeler yüzünden başka bir il'e taşınıyor. Yine yakın geçmişimizde ilimizde kurulması düşünülen geniş kapsamlı Devlet Hastanesi de siyasi sebeplerle başka bir şehre gidiyor. Hava alanımız ekonomik olmadığı için kapalı, Çeşitli nedenlerle Piyade Alayı da gidiyor. Ve bugünlerde ilimizde üretim ve istihdama dayalı tek kamu kuruluşu olan Tokat Sigara Fabrikamız da özelleştirme politikası nedeni ile (İhale takvimi 18.02.2005) kapanacaktır. İlimizde özel sektör tutunamıyor ve canlanamıyor. İşletmemizi alacak özel sektör de çeşitli nedenlerle kısa zamanda fabrikayı kapatacaktır. Bizleri başka bir kuruma kadrolu memur veya geçici kadrolu memur olarak atayabilirsiniz. Ama ya sonrası? İş adamlarımız, Tokat'ın önde gelenleri ve sendikacılarımızdan ses yok. Sanki Tokat, sanayi bölgesi, iş çok gibi... Veya bu insanlarımız Tokat'ımızın yapısı ve iş imkanları hususunda bilgilendirmek için Siz Sayın Başbakanımızla görüşme imkanı bulamıyorlar mı? Ama sizin böyle bir bilgilendirme randevusuna hayır diyeceğinizi sanmıyorum. Çünkü nice zorlukları ve Pınarhisarları aşıp buralara geldiniz. Tokat'ımızı ceza sahasından çıkartalım. Bahattin Yılmaz-TOKAT Yardımcı Hizmetler kadrosunda çalışanları da hatırlayın Sayın Mehmet Ali Şahin'in dikkatine; Bizler yıllardır Yardımcı Hizmetler kadrosunda çalışmaktayız. Üniversiteyi bitirdiğimiz halde kadromuzda herhangi bir değişiklik olmadı. Bir sınav da açılmadı. Yeni personel yasasının hazırlanmakta olduğunu duyduk; acaba bizim durumumuz ne olacak? Yetkililerin bizim durumumuzu da göz önünde bulundurmalarını istiyoruz... > İsmi mahfuz Eşitlik prensibine uyuyor mu? Sayın Başbakan'a ve Milli Savunma Bakanı'na; 1961 yılı ihtilalini müteakip, 30.08.1960 tarihinde yarbaylığa terfi eder etmez, 42 sayılı kanunla emekli edilip, ordudan ayrılan arkadaşlarımız, yarbay olarak ordumuzda bir gün bile hizmet etmedikleri halde, 01.01.1997'den beri rütbelerinin makam tazminatını almaktadırlar. Fakat, bunun tam aksine; yine 42 sayılı kanunla emekli edildikten sonra (1076 s. K. 17/a) ordudaki emsalleri ile beraber 30.08.1961 tarihinde yarbaylığa terfi ettirilmiş bulunan ve "Eminsu" diye anılan biz yarbaylara bu tazminat verilmemektedir. Hakkımızın teslimi için 5 yıldır uğraşıyoruz; "Siz orduda yarbay olarak hiç hizmet etmediniz" deniyor. Halbuki, Yıldırım 76 Askeri Tatbikatına çağrılarak, Çanakkale Jandarma Er Eğitim Alayı'nda yarbay olarak bilfiil 15 gün 3. tabur komutanlığı yaptım. Aynı rütbeyi taşıyan, aynı hak ve yetkilere sahip olan iki yarbaydan birine makam tazminatı verip, diğerine verilmemesi Anayasamızın adalet ve eşitlik prensiplerine de aykırıdır. Eminsu Yarbay Hüseyin Selçuk-İSTANBUL

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.