Tüketiciyi veteriner ilaçlarından korumak mı, bürokrasi mi?

A -
A +

Birkaç yıl önce; kontrolsüz ve bilinçsizce kullanılan veteriner ilaçlarının tesiri geçmeden, hayvansal ürünlerin tüketime sunulduğunu, hayvansal gıdalarla aldığımız bu ilaçlardan bazılarının kanserojen olduğunu, bazılarının böbrekleri tahrip ettiğini, bir kısmının kalp için ciddi riskler taşıdığını, bu yüzden sağlığımızın ciddi bir tehlike altında olduğunu uzmanlara dayanarak yazmıştım. Hatta bu gerekçelerle Avrupa'dan geri gönderilen hayvansal gıdalar, ballar bile vardı... Bundan sonra, "Canlı Hayvanlar ve Hayvansal Ürünlerde Belirli Maddeler ile Bunların Kalıntılarının İzlenmesi İçin Alınacak Önlemlere Dair Yönetmelik" 19 Ocak 2005 Tarih ve 25705 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Sözkonusu Yönetmeliğin 12. Maddesinin 2. fıkrasında, yetiştiricinin 5 yıllık süre ile atım süresinin gözlemlendiğini gösteren kayıtları ve ispat etmek için reçeteleri muhafaza edeceği belirtiliyor. Bu ve benzer bazı talepler tepki çekiyor. Bürokratlar, işi pratik bir şekilde çözeceklerine, bürokrasiyi arttırarak işleri daha da içinden çıkılmaz hale getirme hususunda mahirler anlaşılan! Bu işle uğraşan Veteriner Hekimler ve üreticilerin belirttiklerine göre, yapılacak işlem çok basit ve tek: Mezbahalarda kesilen hayvanlarda ilaç kalıntısı aranması. Sütte, yumurtada, balda ilaç kalıntısı aranması. Türkiye'de hiçbir mezbahada bu uygulanmıyormuş üstelik. "Mezbahada ilaç kalıntılı bir hayvan imha edilirse, o hayvan sahibi bir daha bu sorumsuzluğu yapamayacağı gibi, Veteriner Hekim de ilaçları o kadar kolay satamaz. Bazı büyük firmalar antibiyotik kalıntılı sütü almıyor, eğer üretici böyle süt verirse, o zaman da bütün tankı kirlettin diye hepsinin parasını o üreticiden kesiyor. Hayvan sahipleri de o ilacı verenden hesap soruyor... Bütün kayıtları kanuna uygun tutulmuş, ilaç uygulamalı bir hayvan, iyi olmayıp ertesi gün kesilirse, et kasapta iki gün içerisinde tükenir, yararsız işlere bakıp kalacağız. Yapılacak tek iş var; mezbahalarda ve mandıralarda ilaç kalıntısı testlerinin yapılması..." Çözüm bu kadar basit ise, neden insanlarımızı gereksiz bir şekilde ilave bürokratik işlemlerle boğuyoruz, anlamak mümkün değil. Düzenlemeler yapılmadan önce, bu işin uygulamasını yapanların görüşleri hiç mi sorulmuyor? Amaç üreticiye sağlıklı gıda yedirmek mi, yoksa kayıt tutmak mı? > Küçük bir değişiklikle ulaşım sıkıntımız giderilebilir İETT Genel Müdürlüğü'ne; Bizler, Yenibosna'da ikamet eden vatandaşlarız. Yenibosna'dan Bakırköy ve Yenikapı'ya otobüs seferleri yapılıyor, bunun için teşekkür ederiz. Ama çoğumuz işimiz gereği her gün Eminönü, Taksim, Mecidiyeköy gibi yerlere gitmek zorunda kalıyoruz, bunun için de birden fazla araba kullanıyoruz. İlk kalkış yeri Yenibosna Metro olan, yukarıda belirttiğimiz güzergahlara giden bazı otobüslerin ilk kalkış yerleri Yenibosna'nın iç kesimlerine alınamaz mı? Bu şekilde hem bizim sıkıntımız giderilir, hem de ilave otobüslere gerek kalmadan mevcut otobüsler kullanılır... > Bir grup vatandaş-Yenibosna/İSTANBUL > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.