Türk usulü ruhsatlandırma!

Gaziantep'teki "İnternet Cafe"ciler dertli. Giriş katında bulunmayan İnternet Cafelere ruhsat verilmiyormuş. Bunun da ilginç bir hikâyesi varmış... "Türk usulü" dedik ya işte. O da mı nasıl oluyor? Nasıl başladıysa, öyle devam eder her işimiz. Birisi de, 'ya şu şekilde olmaz mı?' derse; 'Olmazzzz!' derler. Ondan önce öyle değildi ki, bir bildiği vardı da öyle olmuştu. Hem neden değiştirsin, durup dururken başını ağrıtsın. Oysa birilerinin canı yanıyordur, ama önemli değildir. Hukuk devletinde herkese yetecek kadar adalet dağıtılır. Canı yananlar adli mercilerde işlerini halletmek zorundadır. Bu statükodan canı yananlar, başka bir statükoya kadar canının yandığıyla kalırlar hep. Eğer ikinci statüko birinciden daha ağırsa vay hallerine. Zaten bizim insanımız da bunu bildiğinden haline sürekli şükredip, daha beterinden sakınmaktadır. Gaziantep'te giriş katı haricindeki yerlere 'İnternet Kafe' ruhsatı verilmiyormuş. Neden mi ? 2000 yılında Valiliğin bu konudaki genelgesine istinaden. Valilik neden böyle bir genelge yayınlamış? Çok basit, 'polisin denetim yapamayacağı' gerekçesi ile... Ruhsat verme kurtul, ne kadar kolay ve etkili bir çözüm değil mi? Eğer giriş kat haricindeki yerlere ruhsat vermezsen, Polisin denetleyemeyeceği yerler ruhsatlandırılmadığı için suç işleme yeri de doğal olarak oluşmamış oluyor. Peki sonradan bazı şartlar değişmiş olamaz mı hiç? Bu yeniden gözden geçirilemez mi? Amaaan memleketin başka sorunu mu kalmadı ki bununla uğraşılacak! Daha acil meseleler masada bekliyor... Peki ne kadar devam eder bu statüko? AB'ye girinceye kadar.. O zaman böyle gerekçelerle vatandaş mağdur edilmez sanırım. Tabii AB'yi de kendimize uydurmazsak... Vay haline o zaman AB internetine de..." 4 aydır maaş alamıyoruz Milli Eğitim Bakanlığı'na; Siirt Milli Eğitim bünyesinde çalışan Sözleşmeli İngilizce Öğretmenleriyiz. 4 aydan beri maaş alamamanın sıkıntısını çekiyoruz. Bu sıkıntımız basına da yansıdı, ama yetkililerden yine bir ses çıkmadı. Lütfen bu mağduriyetimizi giderin... > Sözleşmeli İngilizce Öğretmenleri-SİİRT Çiftçilerimizi yormayalım Tarım Bakanlığı'na; Doğrudan gelir desteğinden yararlanan çiftçilerimize yapılan ödemelerin 250 milyona kadar olan kısmının def'aten ödenmesi daha doğru olur. Çiftçilerimizi yormayalım... > Bir vatandaş Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenevlerini düzene soksun! Öğretmenevlerinin başına geçenler, oraları kendi çiftlikleri gibi kullanıyor. Bakanlık, öğretmenevlerini bir an önce düzene sokmalı. Mesela Antalya'daki durumu anlatmak istiyorum; şehir merkezinde bir lokalleri var. Burayı belediyeye ait umumi WC olarak kullananlar; çeşitli illerin dayanışma derneği için toplantı salonu olarak kullananlar... Adeta bazı kesimlerin siyasi arenası... Bazı illerdeki öğretmenevlerinde tüzüklerin uygulandığı söyleniyor, aynı mevzuat neden Antalya'da uygulanmıyor? Çoğu üyeler buralarda yer bulamadığı için kullanamıyor. Onların yerini, kurumla ilgisi olmayan 3. şahıslar dolduruyor. İsmi mahfuz bir öğretmen - ANTALYA