Ücretli öğretmenlerin çilesi bitmiyor

Ülkemizde atama bekleyen 200 bin öğretmen bulunmaktadır. Bir türlü çözüm bulunamıyor. Kadrolu, sözleşmeli, vekil ve ücretli olmak üzere okullarımızda öğretmenlerimiz dört farklı statüde görev yapmaktadırlar. Bir kadrolu öğretmen ile ücretli öğretmen aynı işi yapmalarına rağmen, aralarında ekonomik ve sosyal haklar bakımından büyük bir adaletsizlik vardır. Bu adaletsizliklere kısaca değinecek olursak: 1- Yeni göreve başlamış bir kadrolu öğretmen 30 saatlik ders hizmetinin karşılığı olarak 1100 TL standart maaş ve 350 TL ek ders ücreti ile 1500 TL'ye yakın ücret alırken, aynı hizmeti veren bir ücretli öğretmen 30 saat karşılığında sadece 650 TL'ye yakın bir ücret almaktadır. 2- Kadrolu öğretmenlerin sigorta primleri 30 gün üzerinden hesaplanmakta iken, ücretli öğretmenlerinki maksimum 15 gün üzerinden hesaplanarak yatmaktadır ve sağlık imkanlarından yararlanamamaktadırlar. 3- MEB, kendi bünyesinde çalışan ücretli öğretmenlere derse girme hakkını tanırken, aynı öğretmenlere MEB bünyesindeki sınavlarda gözetmen olarak görevlendirme yapmamaktadır. 4- Özellikle İstanbul'da 5 bin civarında ücretli öğretmen görev yapmaktadır. Bunca haksızlığa rağmen, 04.03.2009 tarihinde İETT'ye paso başvurusunda bulunan öğretmenlerin indirimli akbilleri teslim edilirken, ücretli öğretmenlerin bu uygulamanın dışında bırakıldıkları görülmektedir. 5- Ayrıca, her gün işsiz kalma korkusu ile yaşayan ücretli öğretmenler, artık bu haksızlıklara dayanamayacak hale gelmişlerdir. * Hasan Dur >> "En güzel köy benim köyüm" yarışmasıyla çevre seferberliği başlatılsın Çevre kirlenmesi gittikçe artıyor, ilerde hepimizi derinden etkileyecek felaketlere düçar olabiliriz. Şimdiden tedbir alınması ve bütün vatandaşların temiz çevre hususunda bilinçlendirilmesi gerekir. Bunun için kampanyalar yapılmalıdır. Mesela "En güzel köy benim köyüm" ismiyle, Türkiye çapında bir yarışma yapılabilir. Hatta bu yarışma, il, ilçe, mahalleler için de yapılabilir. Çevre Bakanlığımız, temiz doğa ve çevre konusunda proje yarışmaları düzenlemeli, ödüller vermeli; halkımızı bu hususta duyarlı olmaya teşvik etmeli. Özellikle köylerimiz için öncelik çöp ve atık su problemlerine verilmeli ve bu konulardan başlanmalıdır. Her şey eğitimle olabilir. Milli Eğitim, Çevre ve Orman, Turizm ve Kültür, Tarım ve Köyişleri Bakanlıklarımızın birlikte harekete geçmesi gerekir. Dört mevsimin bir arada yaşandığı güzel ülkemizin denizlerini, akar sularını, göllerini ve diğer yerlerini yıllarca kirlettik. Bütün ilgililer ve yetkililer işbirliği yapmalı, kirletmeye dur denmeli, yapılan tahribatların düzeltilmesi için harekete geçilmelidir. Böyle ödüllü yarışmalar vesile edilerek halkın bu hususta daha duyarlı olması sağlanmalı, dereceye giren köy veya diğer yerleşim yerleri bütün Türkiye'ye ilan edilmeli, ödüllendirilmelidir. * Hüseyin Aksu >> Planda ada görülen bir yere taksi durağı yapılır mı? Kağıthane Belediyesi'ne; Bugünlerde Kağıthane ilçesi Hamidiye Mah. Girne Cd. üzerinde bulunan İdare Taksi durağının yenilenmesi, belediye tarafından yapılmaktadır. Planlarda ada olarak gözüken bir yere, yeniden taksi durağı inşaa edilmektedir. Mevcut taksi durağına ait yaklaşık 20 kadar taksi, Girne Caddesi'nin trafiğini altüst etmektedir. Birçok esnafın da dükkanının önünü kapatmaktadır. Merdak ediyoruz; planlarda ada olarak gözüken bir yere neden taksi durağı inşaatına izin veriliyor, bu durum mevzuata aykırı değil mi? Neden durup dururken bu işlem şimdi yapılıyor? * Hamidiye Mahallesi Sakinleri