Üniversite de fırsatçılık yaparsa...

Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü'ne; Depremden sonra Sakarya Üniversitesi'nde kurulan ve Sakarya Üniversitesi'nce işletilen kampüs içindeki özel yurtların geçen seneki fiyatı 50 milyondu. Bu sene bu cazip fiyat ve gelebilecek en yüksek zammı düşünen öğrenciler 13 Eylül Perşembe günü açıklanan fiyatlarla bir şok etkisi yaşadılar. Fiyatlar %300'lük bir zamla aylık 200 milyona yükseltilmişti. 250 milyon da depozito istiyorlardı. İki kişilik odaları olan bu yurtta Bu, Adapazarı gibi bir yerde iki kişinin aylık 400 milyon liraya kalması demektir. Üstelik bu fiyata yemek dahil değil. Öğrencilere de bilgisayarlarını odalara getirmelerine izin vermiyorlar. Depremden sonra ağır yaralar almış Adapazarı'nda hasarsız ev bulmak ise çok zor. Genelde öğrencilere kiralanan bu evlerde kiralar150 milyon civarında. Sakarya Üniversitesi kampüsünde yaklaşık 12.000 öğrenci mevcut. Bizim düşüncemize göre, yeni kaydolmaya gelen ve Adapazarı'nın depremden sonraki halinden korkan öğrencilerin ilk önce buraya başvurmalarını fırsat bilerek fiyatlar 50 milyondan 200 milyona yükseltilmiştir. Belki de kontenjan doldurulamazsa fiyatlar tekrar aşağıya çekilecektir. İşte Sakarya gibi, Anadolu'nun çeşitli şehirlerindeki üniversitelerin ve burada okuyan öğrencilerin birer ekonomik potansiyel olarak görülmesinde ufak bir kesit. Böyle bir ortamda, böyle sıkıntılı bir zamanda, üniversitenin ticari bir mantıkla yaptığı hareketi Sakarya Üniversitesi öğrencileri olarak kınıyoruz. ¥ Üniversite Öğrencileri - SAKARYA Kendi ülkemde ağırıma gidiyor! Yıllar önce Muğla'ya geldiğimde, otogarda bir mescit bulamamış ve vakit namazımı yere gazete sererek, çeketimin üstünde, turistlerin meraklı bakışları altında biraz da sıkılarak eda etmiştim. O zaman otogar eski ve küçüktü, belki mazur görülebilirdi. Fakat şimdi Muğla büyümüş, otogar da başka bir semtte, büyük ve modern (!) olarak inşa edilmiş. Ama gelin görün ki 10 metrekarelik bir mescid dışında herşey var. Otogar yetkililerine sorduğumda, cevap ilginç: "Belediye kendi yapmadığı gibi, hayırsever vatandaşlara da izin vermiyor." Peki ihtiyaç değil mi? "Bize göre ihtiyaç, yolcuların köşebucak alelacele, mağdur olarak namaz kılmalarını izliyoruz, ama elimizden birşey gelmiyor. Belediye'ye göre ihtiyaç değil." Başka bir memlekette olsa belki insan hoşgörür, ama kendi ülkemde ağırıma gidiyor. Aynı olayı Gaziantep Otogarı'nda da yaşamıştım. Biz mütedeyyin müslümanların bedduasını almayın! ¥ Ekrem Sarp - MUĞLA Çocuklarımız vekil müdürlere mi kalacak? Siirt Valiliği'nin dikkatine; Tüm illerde 3 yıldan beri İlköğretim okularına asil müdürler atandığı halde, Siirt ilinde 4 kez imzaya çıkarılan yazıların imzalanmamasını anlayamıyoruz. Acaba Siirt Valisi'ni kim veya kimler durduruyor? Çocuklarımızın geleceğini ilgilendiren bu duruma neden seyirci kalınıyor? Vekillerle işlerin yürüyemeyeceği bilinmiyor mu? Bu şekilde işler aksıyor, çıkan problemler yüzünden çocuklarımız sıkıntı çekiyor... Sayın Valim, bir ögrenci velisi olarak, bu işe el atıp ilimizde torpil olaylarının son bulduğunu ve çıkan dedikoduların yalan olduğunu ispatlamanızı bekliyoruz.... ¥ Bilge Samancı (Öğrenci velileri adına) - SİİRT Şube Müdürlüğü atamaları neyi bekliyor? Tarım ve Köyişleri Bakanı'na; Sayın Bakanım, 2000 yılı Haziran ayında "Görevde Yükselme Programı"na başvurduk; 1) 09.02.2001 tarihinde ön inceleme (mülakat) yapıldı. 2) 02-13.04.2001 tarihleri arasında İzmir'de eğitimden geçtik. 3) 12.05.2001 tarihinde Ankara'da MEB Ölçma ve Değerlendirme Merkezi'nce yapılan yazılı sınavdan 70'in üzerinden puan alarak kazandık. 4) Çoğu 5.,6. Bölgelerden olmak üzere 5'er şehir tercih ettiğimiz Nakil İstek Dilekçelerimizi makama arz ettik... Bunca yazışma, gayret, tamamı tarafımızdan karşılanan masraf, Türkiye çapında %98'i tedvir-vekalet yoluyla yürütülmesine ve kış mevsiminin yaklaşmasına rağmen Şube Müdürlüğü atamalarımız yapılmadı. Sayın Bakanımız, müjdeli haberler bekliyoruz... ¥ Bir Grup Şube Müdürü Adayı Depremzedeler arasında ayırım! İzmit'te Dünya Bankası'nın desteğiyle, Özyapı firmasının yaptığı kalıcı konutlarda, ev numaraları sağdan 1.2.3.4.5.6. diye numaralandırıldığı halde, kime yaranmak için bodrum numaraları soldan başlayarak 1.2.3.4.5.6 diye verilmiş? 5 ve 6 numaralara güneş gören daireler denk getirilmiş... Sayın Kocaeli Vali Vekili Fahri Keser bu yapılan yanlışlığı giderip, bodrum numaralarını da sağdan verdirirse mutlu olacağız... ¥ 1. Kat mağduru depremzedeler - KOCAELİ İnternet cafeler neden kapatıldı? Bugün internet cafeye gittim, kardeşimi üniversiteye kayıt yaptıracaktım. Baktım kapalı, dolaştım bütün cafeler kapalı. Valilik emir vermiş, bütün internet cafeler 45-30 gün süreyle kapatılmış. Şimdi Burdur'da ne internet var, ne internet cafe. Burdurlu gençler bilgisayar kullanmayı cafelerde öğrendi. Belki ilk defa bilgisayara cafelerde dokundu. Gençlik cafeye giriyor, mailini açıyor, yazıyor, gönderiyor, okuyor, dünyadaki bilgilere ulaşıyor... Bunu Valilik yapmadı, cafeler yaptı. Burdur'a paralı askerler geliyor, dünyanın her yanından, 1 ay bedelli askerlik yapıp gidiyorlar; eşleriyle, aileleriyle chat yapıyorlar, onlara askerlik resimlerini gönderiyorlar. Bu kötü mü? Hangi devirde yaşıyoruz? Bir de bu cafeleri açanları düşünmek lazım; madem kapatacaktınız, niye ruhsat verdiniz? Bir bilgisayar en az bir milyar lira, bir cafenin sermayesi 20-30 milyardan az değil. Varını yoğunu yatırmışlar, sabah sekizden gece 01:00'e kadar bekliyorlar. Yanlarında 5-6 kişi çalışıyor, onlar ne yapacak? Türkiye'nin içinde bulunduğu bu ekonomik kriz, işyerlerini kapatıp, çalışanları işsiz bırakmakla daha çok katmerleşmez mi? Bu insanlar şimdi birden bire ortada kaldılar, ailelerini de sayarsak en azından 300 Türk vatandaşı bugün ekmeksiz kaldı. Onlar, paralarını faize yatıracaklarına bir iş kurmuş, çalışıyorlar; bu da mı suç? Türkiye'de namusuyla çalışmak suç mu? Yetkililer bu saçmalığa biran önce son verip, hatalarından dönsünler... ¥ S. A. - BURDUR