Üniversite hastanesine bunlar yakışır mı?

Van 100. Yıl Üniversitesi Araştırma Hastanesi'nde hasta memnuniyetine yeterince riayet edilmediği gibi, bazı hademe ve güvenlikçiler de vatandaşa kötü muamelede bulunuyor. Üniversite Hastanesi'nde tedavi gören Hakkari ve Yüksekovalı vatandaşlar olarak, hademe ve güvenlikçilerin kötü muamelelerinden şikayetçiyiz. Van 100. Yıl Araştırma Hastanesi bir zamanlar çok iyi hizmet veriyordu. Ama şimdi tavırları değişti, yeni hallerini anlamakta zorluk çekiyoruz. Bir yıl önce hastanenin yan tarafında, milyarlarca lira harcanarak bir ek bina inşaatı başlatılmış. Bu yıl ek binada en ufak bir çalışma görülmüyor. Sözde bu bina yatan hastalar için olacakmış. Yer darlığından dolayı yatan hastalar tıkış tıkış. Milyarlarca lira harcanan ek bina ise enkaz halinde beklemektedir. Üniversite hastanesinin D Bloğunda bulunan tuvaletlerin bazılarının kapısı yok, bazılarının ise kapıları arızalı, kırık, dökük... Vatandaş hastaneye gelip resmi işlemlerini yaparken, daha ilk adımda personelin kötü davranışları ile karşılaşıyor. Sağlık Bakanlığı, bir süre önce bir açıklama yaparak, hastanelerde vatandaşlara AB standartlarına göre hizmet verileceğini açıklamıştı. Hakkari Hastanesi gibi bazı sağlık kuruluşlarında bu sağlanmışken, Üniversitenin Araştırma Hastanesi'nde bunun sağlanmamış olması çok üzücü. Hastalar, kötü muameleye maruz kaldıkları zaman şikayetlerini kime ileteceklerini bilmiyor. Bazı hademeler kendilerini birer doktor gibi görüyor; vatandaşa, ağzına geleni söylüyor. Kapıdaki özel güvenlikçiler ise adeta terör estiriyorlar. Bir servisi soran hasta yakınının kolunu tutarak dışarı atıyorlar. Tepki gösterenlere ise ağır hakaretlerde bulunuyor, dövmekle tehdit ediyorlar. Bu güvenlikçiler hastaneye alınmadan önce bir eğitimden geçirilmiş mi? Bu davranışlarda bulunanları şikayet etmek için başhekimliğe gittiğimizde ise, başhekimin kapısında bekleyen yine 2 güvenlik görevlisi ve sekreter başhekim ile kimseyi görüştürmüyorlar. Bu güvenlikçileri görünce, görev yapan polis memurlarının vatandaşa gösterdiği sıcak tavırları daha iyi anlıyoruz. Birçok hasta artık araştırma hastanesine bu yüzden tedaviye gelmek istemiyor. Bir hastaneye yakışmayacak bu davranışlara birileri artık dur demeli. Yetkililer, buraya gizli kamera koyarak veya vatandaşlarla görüşerek bu durumu açıkça görebilirler. Doktorlar hakkında ise şikayetimiz yok, hastaları ile yakından ilgilenmekte, mesleklerinin gereğini yapmaktalar... * Hakkarili ve Yüksekovalı bir grup vatandaş > Her çekirdek bir ağaçtır Manisa Belediyesi'nin başlatmış olduğu kampanya biz eğitimcileri çok sevindirdi. Yanan-yakılan ormanlarımıza belki bizlerin de bir faydası olabilir. "Yetkilileri, sivil toplum kuruluşlarını, basını göreve çağırıyoruz. Her çekirdek bir ağaçtır. Her bir meyve çekirdeğinde bir ağaç saklıdır. Yediğiniz kiraz, vişne, kayısı, erik, şeftali, elma, çekirdeklerini çöpe atmayalım. Yıkayıp gölgede kurutalım. Çevremize de bunları duyuralım." Belki toplayan ve sonbaharda bu çekirdekleri toprakla buluşturan gönüllü kuruluşlar çıkar. Bizler de yardımcı oluruz... * M.Koray Başyiğit (Em.Öğrt-Sendikacı-Esnaf) - ISPARTA > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00