Milli Eğitim Bakanlığı'na; Çeşitli nedenlerle öğrenimlerini tamamlayamayan ve eğitim gördükleri yüksekokul ve fakültelerden ilişkileri kesilen öğrencilerin eğitimlerine devam imkanı verilerek topluma kazandırılmak amacıyla, 2-3 yıllık aralıklarla af yasası çıkartılmaktadır. Ancak 1998 yılından beri, çeşitli nedenlerle bu yönde bir yasa çıkartılmamıştır. Bu arada, Anayasa ve yasalarda yapılan değişikliklerle idam cezası kaldırılmış; adam öldürme, silahlı gasp, hırsızlık gibi suçlara verilen cezalar da 4616 sayılı yasa ile ertelenmiştir. Aradan geçen zamana göre, kapsamlı bir öğrenci affı gerektiği halde, bu yasa, hiç gereği yok iken, kapsamı çok dar tutularak, disiplin affı adı altında uyum yasaları paketine sokulmuş, daha sonra bu yasa, uyum yasaları paketinden çıkarılmıştır. Oysa, disiplin cezası alarak üniversiteden ilişkileri kesilenlerin yanında, devamsızlık ve başarısızlık nedenleriyle eğitim ve öğretimlerine son verilen binlerce öğrenci bulunmaktadır. Binlerce öğrencinin mağduriyetine son verilmesi için çok acil olarak bir öğrenci affı yasasına ihtiyaç bulunmaktadır. Ana hatlarıyla yasa şu şekilde olabilir: 01.12.2002 tarihinden önceki eylemlerinden dolayı haklarında disiplin cezası verilen öğrencilerin bu cezaları af kapsamına alınmıştır. Bu disiplin cezaları kendiliğinden ortadan kalkar. Bu öğrencilerin yüksekokul ve fakültelere kayıtları yeniden yapılır. 01.12.2002 tarihinden önce, devamsızlık ve başarısızlık nedeniyle, eğitim gördükleri yüksekokul ve fakültelerden ilişkileri kesilenlerin, yüksekokul ve fakültelere kayıtları yeniden yapılır. Bu öğrencilere, başarısız oldukları her ders için 60 gün içinde ek sınav hakkı verilir. Bu sınavda başarılı olamayanlara, başarısız oldukları derslere diğer derslerle birlikte devam etme hakkı verilir. 2547 sayılı kanunun 44. maddesine konacak ek fıkrada; "Bu maddenin birinci fıkrasında eğitim ve öğretim için öğrencilere tanınan azami süre dolmadan, bir öğrencinin devamsızlık ve başarısızlık nedeniyle ilişkileri kesilemez." şeklinde bir düzenleme ile binlerce öğrenci topluma kazandırılacağı gibi, bundan böyle yasalara aykırı olarak düzenlenen yönetmeliklerle, öğrencilere yasa ile verilen haklarının kısıtlanması önlenmiş olacaktır. > M. E. - İSTANBUL Alnımızdaki kara lekeyi temizleyin! Adalet Bakanlığı'na; Bizler 15, 16, 17'li yaşlarda kiraz çalmak, çikolata çalmak, bisiklet çalmak gibi suçlardan birini ancak bir defa işledik. Hakimin, "aynı suçu bir daha işlemeyeceğimiz" kanaatiyle, aldığımız 1 aylık ceza paraya çevrildi ve tecil edildi. Bir daha da hiçbir suç işlemedik. Şimdi ise, her birimiz bir üniversiteden mezun olduk, insanlarımıza, yurdumuza faydalı olma ümidi ve enerjisiyle dopdolu idik. Ama şimdi öğrendik ki; yetkililer ve mevzuat nazarında 150 defa bu suçu işleme ile 1 defa işlemenin arasında fark yokmuş; 20 yaşında, bunu meslek haline getirerek yapma ile, 15 yaşında zararını düşünmeden 3-5 kiraz çalmanın neticesi aynıymış!.. Onca üniversite çabanıza, tatillerde çalışarak, zor şartlar altında tahsilinizi bitirmenize bakılmıyormuş! Bir defa hata yaptıysan, alnındaki kara leke çıkmıyormuş. Adeta, "öyleyse davam et" mantığı hakimmiş!.. Bizler bu durumun haksız ve adaletsiz bir uygulama olduğunu düşünüyoruz. Küçük yaşlarda, sadece bir defa işlenen bu gibi suçların insanların alnında kara bir leke olarak bırakılmasının adalet ve insan hakları ile bağdaşmayacağına inanıyoruz. Yetkililerin bu yanlışlığı düzelteceklerine, bu haksızlığa daha fazla izin vermeyeceklerine, bu haksız uygulamanın vebalini daha fazla taşımayacaklarına inanıyor; gereken yasal düzenlemeleri en kısa zamanda yapmalarını bekliyoruz... > Bir grup mağdur Çocuklarımızı heba etmeyin! Milli Eğitim Bakanlığı'na; Af taslağı hazırlandı. Bakan defalarca açıklamalarda bulundu. Binlerce öğrenci, yüzlerce öğrenci ailesi ve yakınları sevince boğuldu. Depremzedeler acılarını unutup, mutlu oldular... Şimdi ise, öğrenci affı yasadan çıkarılmış. Yaşadığımızdan daha şiddetli bir deprem oldu, hayaller yıkıldı... Bizler suçlu diğiliz, af istemiyoruz. Sadece hakkımızı istiyoruz. Özellikle biz depremzedeler olarak; deprem felaketinin verdiği acılarla, sıkıntılarla, ekonomik ve psikolojik etkilerle okulunu zamanında bitiremeyip öğrencilik hayatları biten çocuklarımızın yeniden okula başlaması için bir imkan talep ediyoruz. Veliler olarak, toprak altından kurtarılan yavrularımızın tekrar toprak altına atılmaması için gerekenin yapılmasını istiyoruz. > Depremzede bir veli Hakkımız verilsin! Milli Eğitim Bakanlığı'na; Biz, yabancı dil ağırlıklı lise öğrencileriyiz. 1 sene hazırlık olmak üzere, 4 sene liseye gidiyoruz. Hazırlık sınıfı sadece İngilizce'den oluşmaktadır. Bir sene uğraştık. Tabii bu arada ilköğretimde öğrendiğimiz sayısal derslerden eser kalmadı. Bu yüzden 9. sınıfta zorlandık. Notlarımız düştü. Bütün bunlara rağmen, hazırlık sınıfında aldığımız yılsonu ortalamalarının diplomalarımıza yansımayacağını öğrendik. Resmen yıkıldık. Emeklerimizin boşa gideceğini düşünüyoruz. Madem işe yaramayacaktı, neden yazılı-sözlü sınavlara tabi tutulduk? 4 senelik liseye gitmemizin ne anlamı kaldı? Lütfen hazırlık sınıfında aldığımız notların da ortalamaya katılmasını sağlayın. Üniversite sınavına 5 aylık bir süre kaldı, buna çok ihtiyacımız var... > Anadolu Lisesi ve Y. D. A. Lise öğrencileri - AYDIN