Diyanet İşleri Başkanlığı ve Ardeşen Müftülüğü'ne; Anladığımız kadarıyla Türkiye'nin bazı yörelerinde ve Ardeşen ilçemizde "merkezi ezan" uygulamasını başlatmış bulunmaktasınız. Başka beldeleri bilmem, ama Rize'nin Ardeşen ilçesi için çok şaşırdım ve hayret ettim. Daha da düşününce, hayretimin yerini endişe kapladı. Bizi dinden, ezandan, Kur'andan böyle yavaş yavaş, en zayıf halka olan yerlerden başlayarak uzaklaştırmaya çalışanlar eskiden vardı. Demek ki günümüzde hâlâ var. Yapmayın beyler, bu milletin ezanıyla, minaresiyle uğraşmayın! Böyle bir uygulamanın faydasından çok zararı olacaktır. Ben 53 yaşında, Rize'nin İyidere ilçesindenim. Birçok cami derneğine kayıtlıyım. Bazı cami görevlilerini sabah namazına getirmemiz çok kolay olmuyor. Ezan da okunmayacaksa bunlar camiye gelir mi? Biz, camilerimizde, minareye çıkılarak 5 vakit ezan okunsun istiyoruz. Yoksa siz, hocalarınızın çok yorulduğunu düşünerek, istirahat etmelerini mi düşünüyorsunuz? Biraz düşünün, ecdadımız böyle mi yaptı? Ne zorluklarla bugünlere gelinmiş. Bunun vebalinden kurtulabileceğinizi mi sanıyorsunuz? Müezzinler sabah erkenden camiye gelir, ezandan önce Kur'an-ı kerim okur. Bu uygulamalarınızla müezzinin gelmesine gerek kalmayacağı için, Kur'an-ı kerim de okunmayacak. Ve yine birçok camide hocalar sabah namazına gelmeyecek. Zamanla başkaları da öğlen ile ikindiyi birleştirmeye çalışacak. Bunun sonu gelir mi? Ne yaptığınızın farkında mısınız? Ezanı sünnete uygun okutmanın tek yolu bu mu? > Mahmut Hantal - RİZE Bakmaları için felç olmamız mı lâzım? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile Sağlık Bakanı'nın dikkatine; 19 Şubat Çarşamba günü Karadeniz Ereğlisi SSK Hastanesine, 3 gün öncesinden randevu alarak gittim. Sağlık karnemi içeriye verdim. Epey gecikmeden sonra doktor geldi. Çağırdılar, girdim. Doktora şikayetimi anlatmaya başladım. Daha şikayetimin yarısını bile anlatmadan, reçetemi yazıp elime verdi. Şoke oldum. Robot misali, reçetemi alıp çıktım. Muayene yarım dakika bile sürmemişti... Ben beynimden rahatsızdım. Bir sürü şikayetim var... Bu ilaçları kullanmamın 6. gününde komaya girdim, derhal ilaçları bıraktım... Biz sigortalıların hali böyle mi olmalı? İyice felç olunca mı bize bakacaklar? Beyin bu, başka şeye benzemez... Hasta olarak daha iyi hizmeti hak etmiyor muyuz? Gereken tahlil ve inceleme yapılmadan reçete nasıl yazılır? Lütfen bu gibi durumlara duyarsız kalmayın ve gerekeni yapın! > Yaşariye Karakuş - Kdz. Ereğli Bu nasıl vakıf? Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü'ne; Bizler TC Ziraat Bankası'nın emekli mensuplarıyız. Bankada görev yaparken TC Ziraat Bankası Personeli Vakfı'na üye olduk. Üyelik aidatlarımızı çalıştığımız sürece ödedik. Emekli olunca rahat edelim diye bu ödemeleri yapmak zorunda kaldık. Vakıf, emeklilere aylık ödeme yapıyordu. Fakat bu ödemeler çok azdı. Bizler bu emekli maaşımızın azlığından yakınırken, bu sefer Vakıf, bizim maaşlarımızı daha da azalttı. Aylık olarak ödenen 60 milyon lira, Ocak 2003 tarihinden itibaren 12 milyona düşürüldü. Bu nasıl vakıf? Bizi koruyacağına, daha çok zahmet çektiriyor. Hani verilen haklar geri alınmazdı?.. TC Ziraat Bankası Personeli Vakfı yetkililerine sesleniyoruz; bizler çalışırken aylık ödemelerle vakfı ayakta tuttuk. Şimdi emekli olduk, vakıf bize sahip çıksın. Verdiği maaşı geri almasın. Diğer bankaların vakıflarını örnek alsınlar... > TC Ziraat Bankası Personeli Vakfı Emeklileri - Çerkezköy / TEKİRDAĞ Sesimize kulak verin! Sayın Mehmet Ali Şahin'e; Biz, Sağlık Bilimleri Meslek Yüksekokulu mezunlarıyız. Geçen yıl yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (2002 KPSS) alınmadık. Bu sene yapılacak KPSS'ye bize de yer ayrılmasını istiyoruz... > Bir grup genç