Yeni meslekler, yeni ufuklar ve Türkiye

Teknolojik gelişmeler baş döndürücü bir şekilde devam ediyor. Her geçen gün bizleri hayrete düşüren bir başka yeni buluşun hayatımıza girdiğini görüyoruz. Bu gelişmeler birtakım çok bilinen mesleklerin pabucunu dama atarken birtakım yeni yeni meslekleri de gündeme getiriyor. Gelecek için çok önemli olacak iki yeni mesleği kamuoyunun bilgisine sunmak istiyorum: Yatırım Kalkınma Mühendisliği ve Şehir İşletmeciliği... Türkiye yeni meslekler için üs olabilir Bu iki meslek Türkiye için, Dünya için gelecekte çok önemli iki meslek olacaktır. Türkiye gibi çok yüksek potansiyele sahip olup da bu potansiyelleri yatırım ve kalkınma yönünde yeterince değerlendirememiş bir ülke için bu meslekler çok daha önemli olmaktadır. Her ilde en az bir üniversite bulunan ve artık iş sahası olmayan birçok sahada eğitim verilmek yerine, böylesine önemli yeni mesleklerde eğitim vererek, Türkiye'nin yanı sıra dünyaya da bu meslek gruplarını yönlendirip çok ciddi oranda iş imkanı sağlayabilir, ülkemize kaynak aktarabiliriz. Yatırım Kalkınma Mühendisliği Gerek markalı projelerin hayata geçirilmesi ve gerekse yatırımların sağlıklı bir şekilde kalkınmayı hızlandırmasının yönlendirilmesi gerekmektedir. Diğer taraftan, gerek resmî ve özel kurumların ve gerekse küçük çapta şirket ve kişisel yatırımcıların doğru zamanda doğru işe doğru yatırım yapabilmeleri çok önemli bir noktadır. Kaynakların verimli bir şekilde yatırıma yöneltilip, kalkınmanın da yönlendirilmesi işinin ayrıca yönetilmesi gerekmektedir. Bugün için bu işi yapmaya çalışan farklı disiplinlerden çeşitli uzmanlar olmakla birlikte, konuyu bütünü ile ele alıp değerlendirecek ve daha sonra ilgili uzmanlık alanlarından gerekli desteği alabilecek bir konuma ihtiyaç bulunmaktadır. Bu işi üstlenecek kişiler belli oranda mühendislik, mimarlık bilgisine sahip olurken, aynı zamanda planlama, teknoloji ve sosyoloji konularında da bilgi sahibi olmalıdır. Bunun için, yeni bir meslek gündeme geliyor, "Yatırım Kalkınma Mühendisliği". Yatırım Kalkınma Mühendisleri veya Mimarları, çeşitli mühendislik bilgilerinin yanı sıra, sosyoloji, iktisat ve teknoloji konularında da lisans düzeyinde eğitilmiş ve bilahare de yüksek lisans, doktora programları ile desteklenmeleri gerekmektedir. Bu meslek, aynı zamanda bütün yatırımları planlama ve yönlendirme noktalarında geniş bir istihdam sahasına da sahip olacaklardır. Günümüzde, istihdam sahası olmayan birçok üniversite mezunu yetiştirilirken, geleceğin mesleği, Yatırım Kalkınma Mühendisliği için üniversitelerin fakülteler açmaları hiç de zor olmayacaktır. Şehir İşletmeciliği Aynı şekilde Şehir İşletmeciliği, bir başka önemli uzmanlık konusu olarak, son dönemlerde öne çıkmaktadır ki bu konuda da henüz bir meslek mensubu bulunmamaktadır. Şehir İşletmeciliğinde son yıllarda gelişen akıllı ev, akıllı binadan sonra şimdi de Akıllı Şehir kavramı öne çıkacaktır. Gerek şehrin mevcut şekliyle işletme mantığı ile yönetilmesinin gerekmesi ve gerekse de akıllı şehir olgusunun daha da gelişmesi, Şehir İşletmeciliği mesleğini çok önemli kılacaktır. Şehir İşletmecilerinin de işletmeciliğin yanı sıra şehircilik ve planlama, sosyoloji ve otomasyon konularında donanımlı olmaları gerekmektedir. Bu konuda da üniversitelerimiz lisans ve yüksek lisans düzeyinde mutlaka eğitim vermelidirler. Şehir işletmecileri de yatırım kalkınma mühendisleri gibi kapışılacaktır, özellikle belediyeler için çok önemli elemanlar olacaklardır. Remzi Kozal (Mimar-Ekonomist) Anlamsız ÖTV ve KDV ödemekten bıktık Devletin gelirinin büyük kısmı dolaylı vergi dediğimiz vergiler. Nedir bunlar? Yediğimiz, içtiğimiz, giydiğimiz, günlük hayatta kullanmakta olduğumuz her işin içinde var. Zenginle fakirin eşit şekilde, aynı oranda ödediği vergiler. Devletin tek kazanç kapısı haline gelen bu ÖTV, KDV diye bilinen dolaylı vergilerden elde ettiği gelir bütün gelirin yüzde 70'ine varıyor. İlave vergi, ilave külfet getirmenin ne anlamı var? Dünya bir ekonomik kriz yaşıyor. Ve biz de bundan nasibimizi alıyoruz. Sabah elimize gazeteyi alıyoruz, bir bakıyoruz ki, bu sefer yeni bir uygulama daha. Neymiş? Efendim, ikinci el satışlarda da KDV alınacakmış. Haydi, gelin bu işin içinden çıkın şimdi. Bize günde ortalama 25 kişi geliyor ve hepsi de kredi kartı borcu, kredi borcu; alışveriş yapmış ödemiş ödemiş sonra ödeyememiş, senedi icraya hacze düşmüş. Ne yapacağım, bana nasıl yardım edersiniz? Diyor. Hadi gel yardım et. Bir değil, beş değil. Olabilecek yasal ve hukuki bilgilendirmeyi yapıyoruz. Nereye kadar bu böyle? Vatandaş günlük hayatını sürdürebilecek, yeme içme parası olan boğazından kısıyor. Ha bire yeni vergi ihdas ediliyor... Mustafa Göktaş