İstanbul Valiliği'ne; Bizler, Kağıthane'de Emniyet Evleri Mahallesi Yolaçar Sokak 8 numaralı apartmanda 1999 yılından beri ikamet etmekteyiz. Binamızın alt katında bulunan fırın sebebiyle, hayatımız çekilmez oldu. Isı ve ses yalıtımı olmayan fırının oluşturduğu sıcaklık, bilhassa fırının üstündeki ve en üst kattaki daireleri çok etkilemekte, yazın buralarda oturmak âdeta imkânsız olmaktadır. Bu daire sahipleri sırf bu sebeple, yaz boyunca akrabalarının yanına sığınmak zorunda kalıyor; gidemedikleri zaman da bunun bedelini sağlıklarıyla ödüyor. Fırın içinde bulunan asansör ve binanın dışında bulunan motorlardan çıkan yüksek ses ve gürültü, uykumuzu zehir ederken, çocuklarımızın da ruh ve beden sağlıklarını bozuyor. Gürültüyü azaltmak için hiçbir teşebbüste de bulunulmuyor. Fırında odun yandığı için, bacadan çıkan is evlerimize ve balkonlarımıza yağmakta, balkonlarımızı kullanmayı ve pencereleri açmayı âdeta imkânsız hale getirmektedir. Her gün yüksek derecede yanan fırının oluşturduğu sıcaklık ve buharlardan dolayı, binanın kolonlarının ve betonunun kavrulduğunu, büyük zarar gördüğünü düşünüyor; deprem tehlikesinin büyük olduğu İstanbul'da korkuyla yaşıyoruz. Beden ve ruh sağlığımız bozuldu, çocuklarımızın başarısı etkilendi, huzurumuz kalmadı. Bu sıkıntıları bütün ilgili mercilere ilettik, bürokratik geçiştirmelerle oyalandık. İlle bir facia yaşandıktan sonra mı tedbir alınır? Avrupa Birliği'ne uyum için çalıştığımız bir zamanda, dünyanın yıldız şehri İstanbul'a bu durum yakışır mı? Lütfen el atın, sorumluluğunun gereğini yapmayan, vatandaşı oyalayan kişi ve kurumlara gerekeni yapın; bu problemi bir an önce çözün!.. M. Ali Sarıal (Apartman sakinleri adına) Meslek Liselerinin normlarını tekrar gözden geçirin Milli Eğitim Bakanlığı'na; Ülkemizin öğretmen ihtiyacı malum, boş geçen dersler, ücretli okutulan dersler vs. Ancak bir de Meslek Liselerinde haftada 5-6 saat ders okutan ve atıl durumda bekleyen öğretmenler mevcut. Şehir merkezlerinde, bu öğretmenler diğer okullarda da görevlendiriliyordur, ancak şehir merkezlerinin uzağında bulunan beldelerde ve küçük ilçelerde maalesef durum budur. Turizm Meslek Liselerinde (diğer meslek liselerinde de durum aynı) Fizik, Biyoloji, Kimya, Felsefe, Coğrafya dersleri sadece bir sınıfta haftada 2 saat olarak okutulur, bu da haftada 6 saat yapar. Yani bu branş öğretmenleri, haftada 15+6: 21 saat ders okutmaları gerekirken, maalesef 6 saat ders okuturlar. Küçük bir araştırma ile, Türkiye genelinde bu şekilde on binlerce öğretmen olduğu görülecektir. 1. Bir okulda sadece 6 saat mevcut olan derse niçin norm verilir? 2. Bu okuldaki 6 saatlik ders diğer okullardaki öğretmenlerce kapatılamaz mı? 3. Dünyanın neresinde haftada 6 saatlik ders için maaş ödenir? 4. Genelde öğretmenler haftada 20-30 saat ders okuturken, bazı öğretmenlerin haftada 6 saat ders okutması hakka hukuka sığar mı? > Ahmet Alp Ortaöğretimde merkezî imtihan yapılsın, tasarım dersi konsun Milli Eğitim Bakanlığı'na; Ortaöğretim kurumlarındaki rekabetten dolayı; okulların kendi öğrencilerinin puanlarını suni olarak arttırdığı söyleniyor. Bu durumda, başarı nasıl tespit edilecek? Bakanlık; her yıl sonunda, Türkiye'nin her yerinde aynı anda merkezî imtihan yaparak, bu problemi çözebilir. Ayrıca, Fen/Sayısal bölümlerinde, Müzik dersi yerine, "Teknik Resim/Tasarı Geometri/Grafik Tasarım" eksenli Tasarım ve Çizim dersi konsa daha uygun olmaz mı? Bunlar konservatuvar öğrencisi mi ki Müzik dersi mecburi tutuluyor? > M. Ömer Salihoğlu-BALIKESİR Gürbulak Sınır Kapısı'ndaki rezalete kim el atacak? Ben TIR şoförüyüm. İran'a mal taşıyor, sürekli gidip geliyoruz. Türkiye-İran sınırında bulunan Gürbulak Sınır Kapısı'nda 30-40 kilometrelik sıra oluyor. 5-6 günde zor geçebiliyoruz. Özellikle İran tarafı, daha fazla beklememiz için elinden geleni yapıyor. Bazen arabalarımız soyuluyor. Can güvenliğimiz olmadığı gibi, zaruri ihtiyaçlarımızı karşılamak için altyapı yok. Büyük rezillik yaşanıyor, insanlar kan ağlıyor. Bu insanlar bu ıssız yerde günlerce nasıl kalıyor, nasıl dayanıyor diye soran, ilgilenen yetkili yok. İşlemleri hızlandırmak için hiçbir teşebbüste bulunulmuyor, çektiğimiz sıkıntılara sadece seyirci kalınıyor. Boşa geçirilen onca zaman, atıl kalan milli servet kimsenin umurunda değil. Ekmek parasını kazanmak için mecburen bu rezilliği çekiyoruz ama artık pes etmek üzereyiz. Yetkililer acilen devreye girmeli, İran makamları ile irtibat kurulmalı, bu rezilliğe ve zulme son verilmelidir. > Bir TIR şoförü Haziran içinde ek atama yapılsın Sayın Başbakan'ın dikkatine; Bizler, 2012 KPSS öncesi, en geç "Haziran" ayında yapılacak ek atama ile, öğretmen alımı yapılmasını talep eden öğretmen adaylarıyız. Çünkü; * Geçtiğimiz beş senenin her bir yılında 45-50 bin civarında öğretmen ataması yapılırken, 2011 KPSS puanlarıyla şu ana kadar sadece 27 bin öğretmenin ataması yapılmıştır. Kaldı ki 55 bin atama sözü verilmişken... * Eğer atama sınavdan sonraya kalırsa, aldığımız puanlarımızın kıymeti kalmayacak, emekler boşa gidecek, sıralamalarımız değişecek ve atanmayı bu kadar hak etmişken, belki de atanmak bir daha nasip olmayacak. * Sayın Bülent Arınç, Mart ayında katıldığı bir TV programında, "Haziran da atama olacak, ama sayı veremem" demişti. Bizler buna güvenerek ailelerimizle birlikte çok sevindik. Bu söze güvenerek ders çalışmayı bırakanlarımız oldu. * 2010 KPSS ile yaklaşık 65 bin öğretmen ataması yapılırken, 2011 KPSS ile sadece 27 bin civarı öğretmen ataması yapıldı. Bu ayın içinde yapılacak ek atama ile, ben ve arkadaşlarımın mağduriyeti giderilir, ailelerimizle birlikte sizlere duacı oluruz. > Yasemin Y. Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00