Yolumuzu asfaltlatarak hizmetlerinizi taçlandırın

Ekonomi Bakanımız Sayın Zafer Çağlayan'ın dikkatine; Bizler, Mersin'in Mut ilçesi Göksu Beldesi ve çevresinden bir grup vatandaşız. Vekilimiz, sesimiz, konuşmadan ziyade icraatlarıyla varlığını hissettiren Bakanımız olarak; "ben de Mutluyum" deyip, hizmetlerinizle bizi mutlu ettiniz. Size basit gelebilir ama çok az gibi görünen hizmetler dahi bize büyük geliyor. Hepsinden önemlisi, bizim de artık "sizin sesinizim diyen ve bunu bize hissettiren değerli bir bakanımız var" ümidinin oluşması. Çünkü yıllardır kendimizi sahipsiz ve boşlukta hissettik. Bir maruzatımız daha olacak, Göksu Beldemize Mut'tan gelen iki güzergâh bulunmakta; 1- Alahan-Diştaş-Göksu güzergâhından ve asfalt olan yol. 2-Hamam-Hacıilyaslı-Esenköy üzerinden gelen belli bir kısmı asfalt yaklaşık 15 km'si stabilize (toprak yol) olan yol. Birinci güzergâh asfalt olmasına rağmen, oraları bilen herkes tarafından kabul edilir ki, hem çok fazla virajlı, hem de yaklaşık 17 km daha uzak İkinci yol (stabilize olan yani toprak yol) hem 17 km daha yakın hem de virajı yok denecek kadar az, zemini de çok sağlam. Bir ara asfalt için hazırlanmıştı bile. Oranın da asfalt olmasını çok istiyoruz. Bizi uzun ve virajlı yola veya toprak yola mahkûm etmeyin. Birkaç defa tahsisat ayrıldığı, ama bu tahsisatın başka yerlere kaydırıldığı söylentileri oldu. Değerli Bakanımız, bu sıkıntımızla da ilgileneceğinizi umut ediyor, hizmetlerinizde başarılar diliyoruz. Yöre Halkı Adına: Eyüp Durna, Ahmet Ali Eşref, H. Hüseyin Doğan Neden binalara zarar veren iş yerlerine el atılmıyor? İstanbul Valiliği'ne ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na; Kağıthane, Emniyet Evleri Mahallesi Yolaçar Sokak No.8'de bulunan evlerimizin altındaki fırından muzdarip olduğumuzu, hayatımızın çekilmez hale geldiğini ve yetkililerin buna bir çare bulması gerektiğini belirten şikayet yazımız bir süre önce bu köşede çıkmıştı. Bunun üzerine, Kağıthane Belediyesi'nden görevliler, sadece gelip gittiler. Aslında biz, tam 12 yıldır, belediyenin gerekenleri yapmasını bekliyoruz. Hiçbir yaptırım olmadı eski tas eski hamam... İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Kadir Topbaş; İstanbul'un, deprem riski göz ardı edilerek geliştiğini, 1.6 milyon binanın yüzde 70'inin imara aykırı olduğunu, bu yanlışlıktan kurtulmak için kentsel dönüşüm projesi uygulanacağını söylüyor. Biz de vatandaş olarak feryat ediyoruz; binanın altında bulunan, binaya ve insan sağlığına zara veren iş yerlerine el atın, düzeltin veya kapatın diye. Feryadımızı duyup, gereğini yapan bir yetkili çıkmıyor. İstanbul'a, deprem için erken uyarı sistemi kurulacağı, sadece 10-15 saniye öncesinden uyarıda bulunulacağı söyleniyor. Neden binaların altında bulunan, binaya zarar veren yerlerin kapatılması sağlanmıyor? Buralara el atılması için ille bir facia olması mı gerekir? Gerekli tedbirler alınacağına, âdeta bizi sindirmek için, 01.03.2012 tarih ve 1360039-357 sayılı Kağıthane İmar ve Şehircilik Müdürlüğü yazısı ile, yıkım kararının bulunduğu, onun için işlem yapılmadığı belirtiliyor. Sadece bize karşı oyalamada bulunuluyor, önceki cevapla, sonraki cevap kendi arasında çelişiyor... Muhammet Ali Sarıal Yaz hastanesi istiyoruz... Sayın Başbakan'ın ve Sağlık Bakanı'nın dikkatine; İzmir Menderes-Özdere bölgesinde (Özdere, Gümüldür, Ürkmez, Payamlı Mahalleleri), kış aylarında 20 bin kişi yaşarken, yaz aylarında turizm mevsiminin başlamasıyla 100-150 bin kadar insanımız yaşamaktadır. Orta büyüklükte bir vilayetin nüfusu kadar insanımızın yaşadığı bu bölgede, maalesef Gümüldür'de, acil olarak 24 saat açık olan, bir pratisyen hekim ile bir hemşirenin bulunduğu merkez dışında, sağlık birimi bulunmamaktadır. En yakın hastane 45 km mesafededir. Yıllardır birçok yerli ve yabancı turist bu bölgede, trafik kazası veya çeşitli rahatsızlıkları için, yeterli ve zamanında sağlık hizmeti alamadığı için, hayatını kaybetmiştir. 1. Özdere'de 3 yıldır kullanılmayan 3 katlı belediye binası çürümeye terk edilmiş durumdadır. En azından yaz aylarında, bu bina, en gerekli birkaç branş doktoru görevlendirilerek, 150 bin insanımıza acil sağlık hizmeti veremez mi? 2. İlk önce insan ve insan sağlığı gelmez mi? 3. Buna engel bir mevzuat varsa, bu değiştirilemez mi? 4- Sağlıkta çağ atlayan ülkemize bu durum yakışıyor mu? 5- Son yıllarda, özellikle yabancı turizm acentelerinin, bölgede hastane olmadığı gerekçesiyle yapılmış otel rezervasyonlarını iptal ettirdikleri, otellerdeki doluluk oranının düştüğü gözlemlenmektedir. Başbakanımıza ve Sağlık Bakanımıza önemle duyurulur. Özdere Sakinleri İDO'dan açıklama 25.06.2012 tarihli gazetemizin bu köşesinde, Kıbrıs Gazisi Sadettin Çevik'in şikayeti, "Bir gazi olarak, kendimi ikinci sınıf vatandaş gibi hissettim" başlığı altında verilmişti. Konu ile ilgili olarak, İstanbul Deniz Otobüsleri Basın Müşavirliği'nden Emel Acar imzasıyla gelen açıklama şöyle: "İDO'da bütün gaziler, şehit dul ve yetimleri şehir içi yolculuklarını ücretsiz olarak yapmaktadır. Dış hat seyahatlerinde ise yüzde 50 indirimden faydalanmaktadırlar. Okurunuzun belirttiği balkon kısmı ise 5 ve 7 TL'lik sabit ücretle seyahat edilen kısımdır. Gazi ve şehit yakınlarına havayolları ve karayollarında ücretsiz geçiş imkânı verilmemekte, bazılarında ise indirim oranları yüzde 20'yi geçmemektedir." > Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/ İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00