Yüksek faiz huyu bırakılmalı

A -
A +

Ekonominin rayına oturması, faizlerde düşüşü de beraberinde getiriyor. Ama bazı alışkanlıkları değiştirmek kolay olmuyor. Enflasyon hedefi %20 ve bu hedefin tuturulacağı anlaşılıyor. Ama ne himetse tüketici hâlâ kredi kartları yoluyla yüksek oranlarda faizler ödemekte. Bunu yapan bankalar istikrarı geciktirmiyor mu? Birileri bunların dikkatini çekmeli... Bazı kamu kuruluşları da alacaklarına uyguladıkları faiz oranını daha dikkatli bir şekilde belirlemeli. Onlar da verilmekte olan ekonomik savaşı adeta baltalar gibi görünüyorlar. Birçok esnafımızın belirttiği gibi, yüksek faiz beklentilerini kırmak için herkes üzerine düşeni mutlaka yapmalı... "Maliye Bakanlığı'nın hazırladığı vergi gecikme faiz oranlarının %5'e düşürülmesine yönelik çalışmaları destekliyoruz. Kamu alacaklarının da %5'lere kadar çekilmesini arzu ediyoruz. Bu oranların yıllık devlet hazine bonosu satış değerleri ile aynı miktarda olması gerektiği kanaatindeyiz. Adalet ve hak anlayışını öncelikle devlet idarecilerimizin sağlaması gerektiğine inanıyoruz. Devletimizin borcunda ve alacağında eşit ve adil olmasını temenni ederiz. Devletimize ve milletimize yakışanı budur diye düşünüyoruz." Yılların yerleştirdiği yüksek oranlı faiz alışkanlığını değiştirmek zor olabilir, ama herkes sorumluluğunu bilerek adımını atmalıdır. Bankalar ve bazı kurumlar, büyük bir fedakârlıkla gelinen noktada, faiz ve enflasyonu artırıcı eylemlerde bulunamazlar. Bu canavarı besleyenleri halk affetmeyecektir... Gerçekten İstanbul Müftülüğü fetva verdi mi? Bizler, Sirkeci Hoca Paşa semtinde faaliyet gösteren bir grup esnafız. Geçenlerde, Hoca Paşa Camii önünde, "Tasavvuf müziği" adı altında konserli kandil kutlaması yapıldı. Dinimizi yaşamaya çalışan Müslümanlar olarak buna gerçekten çok üzüldük. Allah razı olsun, Gazeteniz yazarlarından Mehmet Oruç da, 5 ve 6 Eylül'deki köşe yazısında buna değindi. Bizler bu cami önündeki konsere baştan beri karşıydık. Dernek yöneticilerine bunu ilettik. Bize, Müftülükten izin aldık, Müftülük bunun caiz olduğunu bildirdi, dediler. Biz de, fetva almış olsanız bile, konser için başka yer bulamadınız mı, parklar var, salonlar var; ayrıca kandil gecesinden başka zaman bulamadınız mı, dedik. Dernekteki arkadaşlar ve maalesef bazı esnaf arkadaşlar, böyle farklı bir kutlama yapılınca kalabalık oluyor. Çarşıda hareket oluyor, alış veriş artıyor dediler. Bu düpedüz dini, ticarete alet etmektir. Şimdi öğrendik ki, aynı faaliyet önümüzdeki kandilde, yani Mirac kandilinde de yapılacakmış. Hazırlıklara başlanmış bile. Gazeteniz vasıtasıyla İstanbul Müftüsü'ne sormak istiyoruz: Gerçekten siz, çalgılı kandil kutlamasına fetva verdiniz mi? Önümüzdeki kandilde ve sonraki kandillerde bu hiç görülmemiş gayri İslami kandil kutlamaları devam edecek mi? Dinini seven, dinini kayıran, dini ticarete alet etmeyen Müslümanları üzmeye devam edecek misiniz? Müftülüğün vereceği cevabı merakla bekliyoruz. > Bir grup Hoca Paşa Esnafı - İSTANBUL Bu trenlerle seyahat olur mu? TCDDY Genel Müdürlüğü'ne; Haydarpaşa-Gebze güzergahında çalışan trenlerle sık sık seyahat ederim. Ne hikmetse, bindiğim trenlerinin çoğunun kapı camları kırık. Bu durumla ilgilenen bir yetkili de bulunmuyor. Soğuklar başladı, yarın-öbürgün karakış başlayacak. Karlı ve soğuk havalarda da bu kırık kapılı trenlerle mi seyahat edeceğiz? Kırık camları değiştirmek bu kadar zor mu? Maliyeti çok mu yüksek? Lütfen biri ilgilensin artık, ayıp oluyor!.. > M.B. - İSTANBUL

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.