BÖYLE İKİNCİ ŞEHRİMİZ YOK! Daha önce bu şehre gelmediği için pişmanlığını dile getiren Vali Daşöz, Amasya'yı şöyle anlatıyor: "Kral Kaya Mezarlarıyla bezenmiş Harşena Dağları, eteklerinde Kızlar Sarayı, zirvesinde kale, şehre ihtişam katıyor. Yeşilırmak bu dağların arasında âdeta "slalom" yaparak, şehri simetrik olarak ikiye bölüyor. Üzerinde tam 12 tane tarihî köprü var. Türkiye'de böyle ikinci bir şehir yok..." ÖRNEK PROJE Tecrübeli Vali Daşöz, daha önce 3 şehirde uyguladığı "65 Bin Dev Öğrenci" projesini, şimdi Amasya'da yürütüyor. Binlerce genç, "Türkiye'nin en güzel şehri" sloganıyla Amasya'yı anlatıyor BÜYÜK BAŞARI Gençler, şehirlerinin kalkınmasına büyükler kadar gönül koymuş. Amasya'ya turist ve yatırımcı çekmek için projeler üretiyor, konuşmak yerine yapmayı seçiyorlar, büyük başarılara imza atıyorlar 65 BİN DEV ÖĞRENCİ Yollara düşmüşüz başarmak için Yürürüz hedefe ulaşmak için 65 bin dev yürek, olmuş tek yürek Tek yürek olmak için çalışmak gerek SUNUŞ Amasya... Şehzadeler şehri... Kral Kaya Mezarlarıyla süslü dik yamaçlar, şehri ikiye bölen nazlı bir ırmak, kendine has evleri, tarihî eserleri, Ferhat ve Şirin'i, tabii güzellikleri, sıcacık insanları, mis gibi elması, semaverde fokur fokur çayıyla; "Anadolu'nun bağrında böylesini hiç görmemiştim" diyeceğiniz bir şehir... Bu hafta Amasya Valisi Sayın Halil İbrahim Daşöz'leydik. Sayın Vali; Isparta, Adıyaman ve Malatya illerinden sonra, şimdi de Amasya'da "65 Bin Dev Öğrenci" projesini yürütüyor. Denenmiş, başarıya ulaşmış bir çalışma... Çocuklar para kazanıyor ve yaşadıkları şehre katkı sağlıyorlar. Isparta'da iki, Adıyaman'da üç, Malatya'da yedi okul yapmışlar; sıra Amasya'da... Şimdiden bir anaokulu yapılmış bile. Planetaryum ve gözlem evinin temelleri atılmış ve çalışmalar hızla devam ediyor. 65 bin çocuk, 65 bin fidan dikiyor şehre. Hepsi öğrencilerin gayretiyle... Kimi 7, kimi 15 yaşında binlerce genç Türkiye'nin en güzel şehri diye anlattıkları Amasya için çalışıyor, önlerinde de Vali, Halil İbrahim Daşöz... Buyrun, tarih, tabiat ve umut kokan sohbetimize... B.A. Amasya'yı sizden dinlesek? Sanırım bir yıldır buradasınız... - Evet... Amasya benim gördüğüm 72. il ve maalesef ilk gelişim de valilik vazifesiyle oldu. Tatillerde, il il memleketi gezen biri olarak Amasya'ya gelmemiş olmam çok üzücü. Amasya deyince aklıma sadece elma geliyordu ve "Elma için bir şehre gidilir mi?" diyordum. Amasya'nın güçlü bir imajı yok maalesef. İnsanlar da benim eskiden düşündüğüm gibi düşünüyor. Elma hatırlanıyor, bazıları şehzadeler şehri dendiğini biliyor. Bunun dışında küçük, az gelişmiş bir şehir imajı... Tayinim çıkınca biraz araştırdım, şehre gelince de çok şaşırdım. Sonra dedim ki, "Bu sana kaderin bir dersi." Sen sağından solundan geç; ama bu cennet gibi şehre gitme! Çok kızdım kendime. Amasya'ya gelince sonradan şunu düşündüm; sanki gizli bir güç burayı benden ve daha birçok kişiden saklamış. Demiş ki; "Siz gezin, görün. Gördüklerinizle bir güzellik kavramı oluşturun kendi kendinize. Ama ben size en güzeli, en son göstereceğim, size önceden gördüklerinizi sorgulayacağınız bir armağan sunacağım..." Burası çok özel, tamamen kendine has bir şehir. - Amasya için müze şehir desek, yeridir aslında... - Elbette... Bu şehirde medeniyetlere ev sahipliği yapmış 7 bin 500 yıllık bir tarih var. Bizim tarihimiz için de tam bir ecdat yadigarı. Selçukluların, Osmanlının mührünü vurduğu bir şehir. 200 yıl boyunca imparatorluğu yönetecek şehzadelerin yetiştiği, valilik yaptığı bir şehir. Tabii buna uygun kültür ve sanat zenginliklerini de barındıran zarif bir şehir. Bu şehirde hemen her evde bir musîki aleti vardır. Türkiye'de musîki cemiyeti kurulan ilk şehirdir Amasya. Edebiyatımızın ilk kadın divan şairi Mina Hatun, Fatih'in hocası Ak Şemseddin, Fatih döneminin ünlü cerrahı Sabuncuoğlu Şerafettin, hat sanatının piri Şeyh Hamdullah, dünyanın ilk büyük coğrafyacısı Strabon, Şirin'in aşkından dağları delen Ferhat, Amasyalılar... Dünyanın ilk su ile tedavi merkezi, Bimarhane ve İslam tarihinin ilk mumyaları bu şehirde. Yavuz Donat, şehre konuğumuz olarak geldiğinde; "Çok etkilendim, burası Amerika'da olsa şehre giriş parayla olur, burası bir açık hava müzesi" demişti. Kral Kaya Mezarlarıyla bezenmiş Harşena Dağları, eteklerinde Kızlar Sarayı, zirvesinde Amasya Kalesiyle şehre ihtişam katıyor. Yeşilırmak bu dağların arasında âdeta "slalom" yaparak, şehri simetrik olarak ikiye bölüyor. Üzerinde tam 12 tane tarihî köprü var. Türkiye'de böyle ikinci bir şehir yok. TARİHî ÖNEMİ VAR - Cumhuriyetin kuruluşu açısından da önemli bir şehir burası... - Sadece cumhuriyet mi? Yavuz Sultan Selim bu şehirde doğmuş; Yıldırım Beyazıt'ın, Fatih Sultan Mehmet'in yetiştiği şehir burası. Selçukluların en önemli şehirlerinden birisi. Osmanlı, Fetret Dönemi'nden bu şehirde çıkmıştır. Atatürk, 19 Mayıs'ta Samsun'a çıkmadan önce kurtuluş mücadelesine başlangıçta en önemli duraklardan birisi burası. Tereddütlü yıllar... Atatürk Amasya'ya gelir, sözü geçenlerden müftü Mehmet Tevfik Efendi ve Beyazıt Camii'nin vaizi Abdurrahman Efendi'nin destekleriyle halkın karşına çıkar. Amasya topyekün destek verir Atatürk'e ve 14 günlük Amasya macerasının 10. gününde meşhur Amasya Tamimi ilan edilir; "Milletin istiklalini yine milletinin azim ve kararı kurtaracaktır." Sonralarda dört defa daha gelir Amasya'ya ve hep uzun kalır. - Amasya yemekleri... - Burası saray geleneğinden geldiği için çok özel saray yemekleri var. Bunun yanı sıra çiçek bamyası çok güzel. Keşkeği, bakla dolması, semaver kültürü ile çok özel lezzetlere sahip. - Ekonomik olarak ne yapılmalı, daha cazip olması için? - Üniversiteyi çok önemsiyoruz; 7 bin öğrencimiz var. Kültürel sanatsal faaliyetlere destek veriyoruz. Farklı sanatçılar, marka otellerin yöneticileri, sanayiciler ve iş adamlarıyla toplantılar düzenliyoruz. Kongreleri buraya çekmeye çalışıyoruz. Turizmde marka şehir haline getirmeye uğraşıyoruz. Aslında çok dengeli bir kalkınma potansiyeli var. Dışarıdan çok göç almıyoruz. Merzifon lojistik yapısıyla sanayileşmeye daha müsait. Şehir merkezi turizmle güçlenecek. Gurbetteki hemşehrilerimizle daha yakın ilişki içerisinde büyük işler yapabileceğimizi düşünüyorum - Sizi Isparta, Adıyaman ve Malatya'da gerçekleştirdiğiniz "Dev Öğrenci" projesi ile tanıdık ama sanırım görsel medyadaki reklamlarla proje dışında Amasya'da bir merak uyandı. - Tamamen öğrencilerin gayretiyle ortaya çıkmış bir üründür gördüğünüz reklamlar. Bütçesi, tamamen Amasya'da yaşayan 65 bin ilk ve orta öğretim öğrencisinin gayretiyle oluşturulmuştur. Bu proje kapsamında çocuklar herkese, bütün dünyaya değişik dillerde kart attı. Sloganlardan birisi şu; "Bu şehri görmediyseniz en güzelini henüz görmediniz!" Bir başkası da şöyle; "Bu şehre gelmediyseniz, en güzel fotoğrafınızı henüz çektirmediniz!.." Onlar, şehirlerinin kalkınmasına büyükler kadar gönül koymuş, projeler üreten, büyük başarılara imza atan, almak yerine vermeyi, konuşmak yerine yapmayı seçen, yarınlara umut veren 65 bin öğrenci... - Çok ciddi bir bütçe olmalı bu çalışmalarda... - Öyle, onlar tiyatrolar yapıyor, seminerler düzenliyorlar; çok büyük isimleri davet ediyorlar Amasya'mıza... Bütçe, tamamen öğrencilerin çalışmaları... Çok güçlüler, büyüklerin farkında olmadıkları, hatta yapamayacakları işleri paylaşıyorlar. Ben tanıdım onları; çocuktular, on binlerceydiler ve illeri kadar güzeldiler. Isparta'da gül, Adıyaman'da peygamber üzümü, Malatya'da kayısı, Amasya'da misket elması kokusundaydılar. Bu proje aileleri de çok memnun etti. Özellikle anneler çok ilgililer. Bu proje sayesinde çocuklarına saygılarının ve güvenlerinin arttığını, çocuklarının gözlerinde yüceldiğini anlatan pek çok anneyle karşılaştım, annelerden böyle mektuplar aldım. HERKESİ BEKLİYORUZ - Son olarak ne söylemek istersiniz? - Bu şehir bu ülkede yaşayan herkesin az ya da çok borçlu olduğu bir şehir; ata yadigarı... Kendi geçmişini, zenginliklerini, köklerini, kültürünü görmek isteyen için önemli bir şehir. Ayrıca 7 bin 500 yıllık tarihi ile 17 uygarlığa ev sahipliği yapmış, dünya kültürel mirası olan baştan sona bir müze şehir. Kendinize anlamlı bir ödül vermek istiyorsanız gelin, görün bu şehri. Çünkü güzellikleri, sıcacık insanları, lezzetli mutfağı ile çok mutlu birkaç gün geçireceğiniz bir şehir burası. Çocukların söylemi ile; "Herkesi buraya bekliyoruz ve sizi çok seviyoruz."