Çevrenizdeki duvarları yıkın

A -
A +

HEPİMİZ bir şeylerden, bir zaman utanmışızdır. Bu sebeple utangaçlık duygusunu tanırız. Eğer bu duygumuz çok sınırlı sayıda sosyal ortamda yaşanmışsa ve uzun süreli bir problem oluşturmadıysa, ne güzel. Ancak bazı kişiler için başka insanlarla bir arada olmak sürekli bir problemdir. Eskiden meziyet olarak kabul edilen utangaçlık, şimdilerde kişinin hayatını, iş ve toplumsal performansını olumsuz yönde etkileyen önemli bir psikiyatrik problem olarak kabul ediliyor. Halen toplumumuzda aşırı utangaçlığın bir psikiyatrik problem olduğunu, tedavi ile düzelebileceğini bilen ve tedavi için başvuranların sayısı çok az. Ayrıca günümüzde bile anne babalar çocuklarının utangaç olmasından adeta gurur duyup, bunu bir meziyet olarak kabul ettiklerinden tedavisi için çaba göstermek akıllarına bile gelmiyor. 100 kişiden üçünde görülüyor Psikiyatristlerin "sosyal fobi" olarak isimlendirdikleri aşırı utangaçlık, her yüz kişiden üçünde görülen, hafife alınmaması gereken önemli bir problem. Utangaçlık tedavi edilmediğinde "alkol bağımlılığı" riskini, "depresyon" ve "panik bozukluğu" gibi psikiyatrik hastalıkları artırıyor. Çocukluk yıllarında çevrelerindeki büyükleri başta olmak üzere arkadaşlarından ya da daha küçüğünden sürekli uyarı alan, kusurları sürekli yüzüne vurulan çocuklar, zamanla çevrelerine görünmez hissettiremedikleri kalın yıkılması çok zor duvarlar örerler. Ve ne yazık ki büyüdükçe o duvarlar da kalınlaşıp yükselir. Bu kişiler sosyal ortamlarda kendilerinden hiç bir zaman emin olamazlar ve birileriyle beraber olmadan önce, onlarla birlikteyken ve ayrıldıktan sonra, hep doğru dürüst konuşmak ve davranmak konusunda endişe yaşarlar. Bazen de utangaçlık öyle boyutlarda yaşanır ki, kişi kendini tamamen başkalarından izole eder ve yalnızlığa mahkum olur. Dengeli olmalı Utanma duygusunun kişisel olarak dengede tutulması şarttır. Kişinin toplum hayatında kabul edilmiş belirli kurallara ters düşen davranışları yaptığında utanma duygusu doğaldır ve olması gerekir. Utangaçlık belli durumlarda da yaşanabilir. Örneğin; kişinin yaşadığı yeri değiştirmesi ve bir başka ortama girmesi, yeni bir iş ortamına ya da okul, hatta sınıf ortamına girmesi, bir hastalık ya da fiziğinde değişikliğe yol açan bir rahatsızlık geçirmesi gibi. Çevredeki insanların gözünde utanılacak duruma, aptal durumuna düşme, onlar tarafından reddedilme ya da yetersiz görülme korkusu sosyal kaygı taşıyan insanlarda utangaçlık problemine sebep olur. Bu kişiler birileriyle birlikteyken bu kaygıyı nasıl gidereceklerine değil de "ne kadar çok kaygılı" olduklarına yoğunlaşırlar; böylelikle kaygıları daha da artar ve bir kısır döngüye girmiş olurlar. Önemli olan bu düşüncelerin gerçekçi algılar üzerine oturtulmamış, tam tersi, mantık dışı bir korkuya temellendirilmiş olmalarıdır. Çünkü herkesin onları seyrettiğine, zayıflıklarını ya da yetersizliklerini yakalamaya çalıştığına inanırlar ve kaygının kısır döngüsü arttıkça, düşünceler de iyice çarpıtılır. Sosyal beceri eksikliği Genelde utangaçlık problemi olan kişilerde sosyal beceri eksikliği bulunmaktadır. Bir başka deyişle ilişkisini başlatma ve sürdürme konusunda gereken bir takım sözel ya da sözel olmayan davranış becerilerini öğrenmemişlerdir. Örneğin; bir karşılaşma ya da tanışma anında ne yapacaklarını, bir sohbeti nasıl başlatacaklarını ve sürdüreceklerini ve nasıl vedalaşacaklarını bilmezler. Topluluk içinde uzakta bir yerde dururlar, göz göze bakışmaktan kaçınırlar, eğer onlarla konuşursanız çok alçak sesle konuşurlar, konuşurken çok uzun aralar verirler, birçok şeye ilgisiz gibi davranırlar, yüzlerindeki ifadede neşe yoktur. Böylelikle o anda çevrede bulunan kişiler, onların kendileri ilgilendiklerini hissedemezler, devamlı çevrenin kendileri hakkında ne düşündüğüne yoğunlaştıklarını bilemezler, tam tersi utangaçların kendileriyle ilişki kurmak istemediklerini sanırlar. > Utangaçlıkla nasıl başa çıkabiliriz? Michel ve Girodo isimli uzmanlar kendi çalışmalarından edindikleri tecrübeler sonucu "utangaçlık" problemi olan kişilerin mantık dışı dört temel inançları olduğunu bulmuşlar: >> Bir sosyal toplantıda uzun süre durup beklerseniz iyi bir şey olur. Bu inanç sohbet başlatmak korkusu sebebiyle geliştirilir. Oysa ki iki kişinin tanışması ya da konuşması için en az bir kişinin çaba göstermesi gerekir. Bu neden siz olmayasınız? >> Diğer insanlar sosyal etkinliklere davet edildikleri için 'şanslılar'. Çok yanlış. Tam tersi, bu bir şans işi değildir. Sosyal olarak aktif olan insanlar, başkaları ile tanışmak ve onlarla zaman geçirmek için çaba gösterirler, kulüplere üye olurlar, başkalarını bir şeyler yapmak için davet ederler. >> Nerede olursam olayım sosyalleşebilme imkanım hep aynı olacaktır. Bu, çaba göstermemek için bir başka bahanedir. >> Biri bana karşı ilgisiz görünüyorsa, o kesinlikle beni sevmiyordur ve hiçbir zaman sevmeyecektir. Bu inanç, boş yere kendinizi insanlardan çekmenize ve yalnızlık hissetmenize yol açar. Biri hemen sizinle ilgilenmedi diye bu sizi sevmiyor anlamına gelmez. Sevgi zaman ister ve gelişen bir şeydir. O HALDE ŞÖYLE DÜŞÜNMELİSİNİZ >> Sosyal ortama girince herkes biraz kaygı yaşar, bu sebeple bir şeyleri başlatma ya da yapma riskine girmeden önce tamamen gevşemeyi ya da rahatlamayı bekleyemem. >> Başkalarının beni çok sert eleştireceğini düşünüyorum, gerçekte kendime karşı acımasız olan benim. >> Kendime, sosyal becerilerimi ve deneyimlerimi geliştirmek için mantıklı amaçlar koyabilirim. >> Ayrıca, sosyal becerileri çok gelişmiş kişiler de her zaman, yüzde 100 başarılı değiller. Bu sebeple eğer bir etkileşim istediğim gibi iyi gitmezse çok üzülmemeliyim. > Başarısız ve yanlız insanlar Utangaçlıktan kurtulmak için başvurulan yanlış yöntemlerin ilk ikisi alkol ve uyuşturucu madde kullanmaktır. Bu kişilerin çoğu bu sebeple bağımlı hale gelmektedir. Üçüncü bir yöntem ise utangaçlık krizine yol açabilecek toplumsal etkinlikleri tümüyle dışlayan bir hayat tarzı geliştirmek. İş ve okul ortamında ön plana çıkmayı ve kendini göstermeyi gerektiren durumlardan uzak durmak, basit ve göze batmayacak işlere yönelmek bu hayat tarzının temel taktikleri arasında sayılabilir. Her üç yöntem de küçümsenmeyecek bireysel kayıplara yol açıyor. Alkolizmin ve madde bağımlılığının sebep olduğu problemler herkes tarafından biliniyor. Çok sayıda toplumsal etkinlikten uzak durmaya dayalı bir hayat tarzının sonucuysa, düşük toplumsal ve mesleki başarı ve yalnızlık. Aşırı utangaç kişiler, içinde bulundukları toplumun ortalamasına göre, daha düşük bir eğitim görüyor, daha az para kazanıyor ve karşı cinse uzak durmalarına bağlı olarak, eş bulmakta daha fazla güçlük çekiyorlar. Bu kişilerin yüzde otuza yakın bir bölümü hiç evlenmiyor ve tek başına yaşıyor. > Utangaçlığın yol açtığı sonuçlar 1. Yeni arkadaşlıklar kurmada ve yeni insanlarla tanışmada güçlük. 2. Kendi kabuğuna çekilme ve yalnızlık duyguları. 3. Başkaları tarafından sönük, sıkıcı, soğuk ve ilgisiz olarak algılanma. 4. Sosyal ortamlarda kendini tanıtamama ve kendine güvenini kazanamama. > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi, Gençlerin Dünyası Köşesi, 29 Ekim Caddesi No: 23 Yenibosna, İstanbul e-mail: betul.altinbasak@tg.com.tr Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.