samdan
camii
hayirli-ramazanlar

Hem oku hem çalış!

A -
A +

Üniversite bitince daha rahat iş bulmak istiyorsanız, part-time çalışmak, zamanı kullanma kabiliyetini artıran, gerçek hayatla ilgili tecrübeler kazanmanızı sağlayan, CV'nizde şık duran, ayrıca para kazanmanıza yarayan mükemmel bir fırsattır. Çoğunluğu öğrenci olan part-time çalışanlar, işe alım sürecinde tecrübenin büyük önem taşıması sebebiyle, kariyerleri için ilk adımı atmış kişilerdir. Part-time işler, mevcut iş imkanlarını araştırmak ve iş çevresinde yer edinmek adına birebirdir. Kariyer amaçlarınıza uymasa bile bu işlerden kendinizi geliştirmek adına pek çok şey öğrenebilirsiniz. Belli saatlerde ofiste çalışarak yapabileceğiniz işlerin yanı sıra evden yürütebileceğiniz işler de mevcut. Okurken çalışmanın size getireceği faydaları şöyle sıralayabiliriz: Kendini tanıma fırsatı >> Okulla birlikte yürütebileceğiniz part-time bir iş, gelecekte sıradan bir günün nasıl geçeceği ile ilgili fikir verebilir. Kendi özellik ve eksikliklerinizi daha iyi tanır, bunlara yönelik tercihler yapabilirsiniz. >> Bu tip işler okulun yanında ağırlık yapmayacak ve sizi hayatın güzelliklerinden kopartmayacak bir fırsat olabilir. Tabii ki birçok durumda ofise gelip gitmeniz gereken belli saatler olacak ama çoğunlukla her zaman sabahın köründe kalkmanız ya da saatlerce ofis duvarları arasında kalmanız gerekmiyor. Avantajları büyük >> "Sudan çıkmış balık" deyimi, içinde bulunduğu durum karşısında çaresiz kalan, ne yapacağını bilemeyen ve bu sebepten beyhude çırpınan ama çırpınışları faydasız olan insanlar için kullanılır. En sık kullanımı da, iş tecrubesi olmayan ve öğrenim hayatı yeni bitmiş gençleri işaret eder. Bu balıklardan biri olmamak için erken davranmak doğru bir hamledir. Başlangıçta, kullanılan terimler ve ofis politikasına uygun davranışlar dahil hiçbir şey bilmemeniz normal. Zamanla, sadece bunları değil işinizle ilgili tonlarca yeni bilgiyi de öğreneceksiniz. Böylelikle, ileride yapacağınız başvurularda CV'nizde hoş duracak ve sizi birçok rakipten ayıracak bir kozunuz da olur. Karamsar olmayın >> İş bulma konusunda "yurdumda milyonlarca işsiz var, ben nasıl iş bulabilirim ki" karamsarlığına gerek yok. İleri görüşlü olma, problem çözme yeteneği ve başka insanlarla uzlaşma becerisi, okul hayatınız boyunca not ortalaması hesaplarken, matematik ve fizik sınavlarında ve kantinde ya da bahçedeki banklarda muhabbet ederken geliştirdiğiniz yetenekler... Bu kadarı bile iyi bir iş için gereken temel nitelikler olarak sıralanabilir. Ücret önemli değil Özgüveniniz de yerine geldiğine göre artık araştırmaya başlayabilirsiniz. İş ararken dikkat etmeniz gereken en önemli nokta çalışacağınız yerdir. Ev ya da okulunuza yakınlığı ve ulaşım imkânları size ve programınıza uygun olmalı. (Part-time çalışacağınız bir iş için şehrin öbür ucuna gitmeye değer mi, takdir size kalmış.) Başka bir nokta da çalışacağınız şirket. İlk karşınıza çıkan fırsattan ziyade, alanlarında belli bir prestije sahip olan şirketleri seçmeniz sizin yararınıza. Çalışma saatleri ve ücret, daha sonra konuşarak uzlaşmaya varabileceğiniz konular. En bilindik yöntem tabii ki gazete ilanları. Bu konuda anlatılacak pek fazla bir şey yok. Gazetelerin insan kaynakları ve kariyer ekleri de pek çok, "iş ve eleman aranıyor" ilanıyla dolu. Göz atmanızda fayda var. Daha hızlı bir ulaşım için internetteki sitelere başvurabilirsiniz. 'Çevre'nizi kullanın Her konuda olduğu gibi, iş aramak konusunda da püf noktalar vardır. Gizli silah da diyebileceğimiz bu kaynak çevredir. Aileniz ve arkadaşlarınızdan başlayarak, okul, iş, sosyal aktiviteler yoluyla tanıştığınız insanlar, aslında gizli bir iş borsasıdır. Acı bir gerçek ama pek çok iyi iş yeri, ilan vermeden çalışan alır. Bunun tek sebebi, kulaktan kulağa tanıdıklar yoluyla yayılan eleman arama çalışmasıdır. İş ararken bu kişilere ne gibi özelliklere sahip bir işte çalışmak istediğinizi, size uygun bildikleri bir iş olup olmadığını sormak ve yardımlarını istemek düşündüğünüzden çok kapı açacaktır. Bir başka yöntem ise, sizin şirketlere başvurmanızdır. Tanıdığınız iş sahiplerine durumunuzu anlatarak yardım etmelerini istemek ya da şirketlere CV'nizle giderek sizin konumunuzdaki bir çalışana ihtiyaçları olup olmadığını sormak da bir metod. Başvurduğunuz şirketlerin bazılarından olumlu ya da olumsuz bir cevap bile alamayabilirsiniz. Çok daraltıcı olmadan, belli aralıklarla telefon ya da mail yoluyla tekrar ulaşmanız ve kendinizi hatırlatmanız, şirkete neler kazandırabileceğinizi anlatmanız gerekebilir. Bu, aynı zamanda kararlı bir insan olduğunuza ve işinizi hakkını vererek yapacağınıza da bir işarettir. Serbest meslek sahibi öğrenciler Bir yandan eğitiminize devam ederken bir yandan da çalışmanın diğer bir yolu "freelance" olarak adlandırılan serbest çalışma. Bu çalışma şeklini daha çok belirli normlara bağlı kalmak istemeyen insanlar tercih ediyor. Çünkü burada çalışma saatlerini ve izleyeceğin yolu kendiniz belirliyorsunuz. Kuralları siz koyduğunuz için işveren size uymak zorunda. Ayrıca bu yöntem sizin bir şirkete bağlı kalmamanızı, aynı anda birçok işverenle çalışacağınızdan birden çok iş hakkında tecrübe sahibi olmanızı da sağlıyor. Bu tür çalışma alanları daha çok bilgi işlem, gazetecilik, çevirmenlik ve danışmanlık alanında yoğunlaşıyor. Bu alanlarla alakalı işler genel olarak belirli bir ofis çalışması gerektirmiyor ve internet aracılığıyla işverenlere kolaylıkla ulaşılabiliyor. Örneğin, bir köşe yazarı günlük yazılarını evinden yazıp makalesini internetten gönderebiliyor ve böylece ofise gitmesine hiç gerek kalmıyor. Ayrıca bu yazar tamamen bu şirkete bağlı kalmak zorunda değil, istediği başka bir işi de yine evinden yapabilir. Böylece aynı anda birden çok işveren için çalışmış olur. Nasıl iş bulabilirsiniz? Çoğu serbest çalışanın kullandığı yöntem, bir web sitesi kurmak. Burada işverenlerin sizin hakkınızda bilgi sahibi olmasını sağlayabilirsiniz. CV'nizi, özgeçmişinizi ve daha önceki tecrübelerinizi burada yayınlayabilirsiniz. Ne kadar çok iş yaparsanız o kadar çok tanınır, o kadar çok iş imkânı size sunulur. Bir başka yöntem de, hepimizin bildiği iş arama sitelerine üye olmak. "Freelance çalışma", ülkemizde çok popüler bir yöntem olmadığından bu işin hem avantajları hem de dezavantajları mevcut. Kişinin beklentileriyle ortaya çıkan sonuç birbirlerinden farklı olabilir. Bu yüzden bu şekilde çalışacak birinin gözlerini kapatıp risk alması ve doğabilecek her türlü olumsuzluğa karşı hazırlıklı olması gerekiyor. Artıları, eksileri Bu işin birçok olumlu tarafı var. Öncelikle yaptığınız işlerin hepsini kendiniz seçtiğiniz ve bir yere bağlı kalmak zorunda olmadığınız için işten zevk alıyorsunuz. İşinizi hayatınıza uydurabiliyorsunuz. İşinizi zamanında teslim ettiğiniz sürece hangi gün hangi saatte, kaç saat çalışacağınıza kendiniz karar verebiliyorsunuz. En önemli avantajlarından biri kendi evinden çalışmak. Serbest çalışmanın bu keyif verici avantajlarının yanında sizi düşündürerek karamsarlığa sürükleyebilecek olumsuz yönleri de yok değil. En önemlisi yapacağınız işin belirsizliği. Bu şu demek oluyor: Yaptığınız işler çoğu zaman kısa süreli olduğu için hemen iş bulmanız zor olabilir, bu da kazancınızı etkileyecek büyük bir problem oluşturur. Geleceğine yön verecek kazanç faktörü belirsizleştiğinde, otomatik olarak bu işten soğuyorsunuz. İkincisi bir şirkete tamamen bağlı olmadığından sağlık sigortası ve emeklilik gibi imkânlardan faydalanamıyorsunuz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.