Rıza Kayaalp: Sporcu olmasaydım Çevik Kuvvet olurdum

A -
A +
Pazar sohbetimiz bu hafta, olimpiyat madalyalı Dünya ve Avrupa Şampiyonu grekoromen güreşçimiz Rıza Kayaalp ile. Sporla ilgili bir kamu spotu çekiminde tanışmıştık ilk Rıza ile. Ve itiraf edeyim ilk dikkatimi çeken cüssesi olmuştu. Hani bazen insanlar sporcudur, ünlüdür ama uzaktan herkes tanımayabilir. Rıza için bu geçerli değil. Çok uzaklardan bile onu tanıyıp yanımıza gelip fotoğraf çekmek isteyenler oldu. Hep sporla geçen hayatında değişiklik olsun dedik,  manevi hoş bir mekânda, Hacı Bayram Veli Camii'nin avlusunda yaptık röportajımızı.

- Spora başlamaya ne zaman karar verdin?
 6-7 yaşlarından itibaren hep sporcu olmak istiyordum. Profesyonel düşünmeye güreşe başladıktan sonra karar verdim. Güreşe başladığımda Avrupa Şampiyonları, Dünya Şampiyonaları olduğunu bilmiyordum. Küçükken de yaşıtlarıma göre iriydim ve pehlivan derlerdi hep bana. 
- Sporcu olmasaydın ne olmak isterdin?
 Polis olmak isterdim. Çevik Kuvvet olmak isterdim. 
- Sporu bırakman gerekecek bir gün, o gün için bir planın var mı?
 Sporu sporla ilgilenmemiş insanlar yönetiyor ve bundan dolayı da ya başarısızlık oluyor ya da kişiye özel başarılar oluyor. İleride sporda bir yönetici olmak, Türk sporu adına altyapılarda görev almak isterim. Olimpiyatlar için sporcu yetiştirebileceğime inanıyorum. 
- 2012 Olimpiyatlarındaki bronz madalya beklediğin bir sonuç muydu? 
Çalışma konusunda çok hata yaptım ben o süreçte. Herkes "keşke biraz daha çalışsaydın" diyor. Bense fazla çalıştım aslında. Keşke biraz daha az çalışsaydım. Çünkü kaslarımda yırtıklar oluştu. Çok ağırlık kaldırmaktan, yorgunluktan oldu. Bu da performansımı yüzde 50-60 düşürdü. Biraz da yarı finalde yaptığım bir hata sebep oldu, 3. olduk. Hedefim şampiyonluktu.
- Olimpiyat ne ifade ediyor senin için?
 Olimpiyat özellikle bireysel sporcular için olmazsa olmaz. Benim de hedefim 2016 ve 2020 olimpiyatlarında şampiyonluk. O da olmazsa 2024 ama o zaman yaş açısından zorlanabilirim belki.
- Olimpiyatlarda 3. olduğunuzda ne kadar ödül kazanmıştınız?
 650.000 TL idi o zaman. Ama yönetmelikler değişti, artık çok azaldı ödüller ve taksitle ödeniyor. Öyle bir böldüler ki kazandığınız parayı alamadan ölebilirsiniz.
- Olimpiyat başarısı başka avantajlar getiriyor mu?
 Devlet sporculuğu unvanı geliyor ama o da 40 yaşından sonra ve devlet maaşa bağlıyor.
- Hiç reklamda oynadın mı?
 Bir akaryakıt markasının reklamında oynadım ama olimpiyatlara özeldi. Türkiye Olimpiyat Komitesi tarafından yönlendirilmişti. Onun dışında oynamadım. 
- Sen reklamcı olsan kendini hangi tarz bir reklam filminde oynatırdın?
 Güçle ilgili bir reklam filminde. Enerji içecekleri olabilir, elektronik eşyalar olabilir. Bana mesela bir reklamda oynayacaksın ama sen yazacaksın senaryoyu deseler yazarım. 
- Bir dönem 6 ay FILA'nın seni men ettiği haberleri çıktı? Aslı var mıydı?
 Orada çok yalan var. Men edilmedim. Yalan haberlere dava açsam kazanırdım ama uğraşmak istemedim. İşimle, sporumla uğraşıyorum.
- Günlük hayatın nasıl geçiyor?
 Kamplarla geçiyor genelde. Avrupa ve Dünya Şampiyonası'na hazırlandığımız için disiplinli bir şekilde antremanlara devam ediyoruz. Gece 11-12 gibi yatıyoruz sabah da 8 gibi kalkıyoruz. 10'da ilk antremanımız var, akşam 4-5 gibi de ikinci antremanımız oluyor. Çarşamba, pazar günleri dinleniyoruz. Genelde 3 hafta antreman yapıp bir hafta dinleniyoruz.
- Ne tarz müzikler seversin?
 Ben aslında şarkıyı evde hayatta dinlemem. Müzik hayatımda sadece arabada var, zaman geçsin diye. Belki yanımda biri olsa müziği de açmam. Spor yaparken müzik dinlemem mesela. Müzik ruhun gıdası derler ama benim için başağrısı.
- Takip etmeyi sevdiğin başka sporlar var mı?
 Aslında takip etmek değil de ilgilendiğim başka sporlar var. Kayak yaparım kışın, dağcılık yaparım. Erciyes'e çıkmışlığım vardır. Donuyordum orada zor şartlarda çıktım, tecrübesizdim. Ama ondan sonra çıkmaya çalıştım, hazırlıklı gittim ve çıkamadım yoldan döndük. Halı sahada futbol oynamayı çok severim. 120 kiloyum ama sahada öyle gözükmüyorum. 
- Memleket deyince, Yozgat ne ifade ediyor senin için?
 Yiğidin harman olduğu yer diyorum. Havası sert insanı mert diyorum. İnsanların çok rağbet göstermediği bir yer ama benim kafama uygun bir memleket. Ben gezmeyi pek sevmiyorum zaten. Yaşlanınca oraya gitmek isterim. Ankara ve Yozgat arası benim için zaten işe gider gibi çok kısa geliyor. Bazen İstanbul'da kamp yapıyoruz. Trafikte bir kalıyoruz, çok daha zor oluyor.
- Evlilik planın var mı? 
 Var tabii ki. İnşallah zamanı da geldi diye düşünüyorum, 2016'dan sonra en zor işe geleceğiz. Olimpiyatlardan da zor olacak gibi geliyor bana. 
- Hayalindeki eş nasıl? Eşinin çalışmasını ister misin?
İnsanın tam manasıyla anlaşabileceği birisi olması önemli. Ben anlaşmazlığa gelemiyorum. Kafalarımız uyuşmalı. Çalışıp çalışmaması duruma bağlı. Gönül meselesi. Sevdiğimiz kişi belki çalışıyor olacak. 
- Hayatta örnek aldığın, takdir ettiğin insan kim var spor camiasından?
 Halil Mutlu var. Önceden de severdim, şu an aramız da iyi, sürekli buluşuyor, konuşuyoruz. O kadar şampiyon olmuş birisi ve insanlara karşı çok doğal, samimi, büyüklenmiyor. O yüzden onun o özelliğini çok takdir ediyorum.
- Kaybettiğinde bununla nasıl başa çıkıyorsun?
 Ağlıyorum. Düşünsenize 120 kilo birisi ağlıyor. Ağladığım zamanlar sinirdendir, hakkımın yendiği zamanlardır. Ya senede ya da 2 senede bir maç kaybediyorum, büyük ihtimalle kendi hatamdan oluyor. Mesela geçen dünya şampiyonasında öyle oldu. Adamı yanlış bağlamışım, bir anda elim açıldı. Allah'a şükür çok da kaybetmiyorum.
- Kazanmak da ayrı bir imtihan
 Allah'a şükür çok kabaran birisi değiliz. Bugün kazanıp yarın unutanlardanız. Şımaran bir insan değilim. 
- Normal hayatta sinirli misindir?
 Hayır. Sadece trafikte. Trafikte karşılaşmayalım. (Gülüyor.)
- Eklemek istediğin bir mesaj var mı?
 Sporcusundan, antrenörüne, yöneticisine herkes işini adam gibi adam olarak yaptığı sürece o zaman ülke gerçek anlamda başarı gösterir sporda. Herkes kendi çıkarını düşünürse olmaz.

Bayrak sevdalısı...
Rıza'nın hayranlarından birisi yanında taşıdığı ay yıldızlı bayrağımızı çıkarıp, fotoğraf için yerini aldı. Türk bayrağı sevdalısı olan Rıza ile hayranının ben de keyifle fotoğrafını çektim.

Rıza Kayaalp kimdir?
Yozgat'ın Kavurgalı köyünde 24 Temmuz 1989 tarihinde bir işçi ailesinin çocuğu olarak dünyaya geldi. İlkokul eğitiminin ardından Yozgat Güreş Eğitim Merkezi'nde güreşe başladı. Aksaray Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğrencisi ve Ankara ASKİ Spor Kulübü sporcusudur. Pekin'de yapılan 2007 Dünya Gençler Grekoromen Güreş Şampiyonası'nda gümüş madalya aldı. Pescara'daki 2009 Akdeniz Oyunları'nda grekoromen stil 120 kiloda Akdeniz Şampiyonu oldu.
Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da düzenlenen 2012 Avrupa Güreş Şampiyonası'nda grekoromen stil 120 kiloda altın madalya kazandı. İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen 2012 Yaz Olimpiyat Oyunları'nda grekoromen stil 120 kiloda bronz madalyanın sahibi oldu.
Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen 2015 Avrupa Oyunları'nda grekoromen stil 130 kiloda altın madalya kazandı. 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.