Sultan Kösen: Evlilik iyi gidiyor ama...
Çok şey istemiyor ki aslında. Düşünüyorum ben de başlıyorum hayal kurmaya. Bu ziyarete gittiğim güzel köyde veya Mardin'de Sultan için yapılmış özel bir ev olsa. Bu ev belli saatlerde, Sultan'ın da rızasıyla ziyarete açık müze olsa, içinde yöresel yemeklerin yapıldığı bir Sultan Sofrası olsa... Yaşadığı zorlukları mücadeleyle bir Türkiye tanıtım değerine dönüştürüp hayatla barışmayı başarmış olan Sultan da maddi zorluklardan kurtulsa, ülkemiz de dünyanın her yerinden ilgi çeken Sultan'ın hayattayken değerini bilse... Keşke olsa... Olmaz mı ki?
İlk ne zaman fark ettiniz boyunuzun fazla uzadığını, tümörü?
İlk 1988 yılında fark ettik tümörü. Gözlerimde görme sorunu oluyordu. Beynimde hipofiz bezlerimdeki tümörü, o zaman Diyarbakır'da hastanede tetkiklerde anladılar.
Guinness rekorlarına kayıt olduğunuzda ne hissettiniz?
İnanmıyordum. 2008-2009 arası hep Ankara'da kalıyordum, orada tedavi oluyordum Hacettepe'de. Çok zor günler geçirdim sağlık sebebiyle. Kardeşim Hasan yanımdaydı. Guinness yetkililerinden aradıklarını söyledi. Bir fırladım yataktan. 2009'da geldiler, bir sabah bir öğlen bir akşam ölçtüler, ortalamasını aldılar. 2.46 çıkmıştı boyum. 2011 yılında tekrar ölçtüler o zaman 2.51 olarak tescillendi. Sonrasında radyoterapi gördüm ve çok şükür boyumun uzaması durduruldu.
Tedaviniz devam ediyor mu?
Ediyor, halen düzenli kontrollere gidiyorum. 6 ayda bir tarama yapıyorlar. Beyindeki o tümörün zaten kökü var. O tümörün tekrar büyümemesi için sürekli ilaç kullanıyorum.
Tedavileri kim karşılıyor?
Allah razı olsun özel olarak SSK'mı Mardin Organize Sitesi'nden Ay Nişasta Fabrikası yatırıyor. Ondan sayesinde malulen emekli olacağım inşallah. Tedavi masraflarımı da bütün ilaçlarım raporlu olduğu için SSK karşılıyor.
Geçiminizi nasıl sağlıyorsunuz?
Programlardan aldığım az bir parayla sağlıyorum. Mesela şimdi Çin'e gidiyorum oradan ufak bir gelirim var. Gitmediğim zamanlar, arkadaşlardan borç alıyorum. Bu ülkenin kültür varlığıyım. Bütün gittiğim yerlerde Türkiye'yi tanıtmak için elimizden geleni yapıyoruz. Devletimiz duymazlıktan geliyor. Almanya'dan bir ayakkabı firması sponsor oldu çok şükür onlar yolluyor. Türkiye'den sponsorum yok. Bir Türk iş adamı Mardin'de kendi boyuma göre bir ev yapacaktı. Saba Tümer'in programında sadece ben yoktum, 80 milyonun önünde söz verdi. Yaptım mı alasını yaparım dedi. Ne alası ne 'mala'sı (mala Kürtçe ev demek) hiç birisi yok. Elbise konusunda da sadece Sarar Giyim bana düğün zamanı 2 takım elbise gönderdi o kadar. Zaten şu anda da üzerimde o var. Onun dışında hiç kimse ne bir şey yaptı, ne bir şey gönderdi. Bizim memlekette insanın kıymetini insan ölünce anlıyorlar. Bizim Ahmet Kaya'yı ne yaptılar, Kürtçe şarkı söyledi diye sürgün ettiler. Öldüğü zaman kıymeti anlaşıldı. İş içten geçince.
EVLİLİĞİNİ KONUŞUYORUZ:
Nasıl tanıştınız eşinizle?
Bir arkadaşım aracılığıyla kısmet oldu. Türkiye'ye geldiğinde tanıştık. Hemen ailesine söyledik görüştük, tanıştık. Başta iletişimi tercüman aracılığıyla sağladık.
Nasıl gidiyor evlilik? Ayrıldılar dediler?
Evlilik çok iyi gidiyor. Eşimde benimle gördüğünüz gibi burada yaşıyor. Sadece biraz sıkıntı çektiğimiz dil sorunu. Merve'ye Kürtçe, Türkçe öğretiyoruz. Ben de az Arapça biliyorum. Bazı yerlerde laf bitiyor. Anam Urfalı ve Arap olduğu için onu devreye sokuyoruz.
Anlaşamamak zor olmuyor mu?
İki gönül bir olursa samanlık seyran olur.
Çocuk istiyor musunuz?
Tabii ki. Kısmet olursa. 2 çocuk istiyoruz.
Nasıl hayalleriniz var gelecekle ilgili?
İnsanlar hayalle yaşar. Hayaller olmasa insanlar boğulur. Hayallerim çok. 2007'de vefat etti Halil İbrahim. Birlikte uzunlar derneği kurmak istemiştik. 6 ay çalıştık ama kısmet olmadı. İnşallah imkânım olursa 12 Dev adamı kurmak isterim. Uzunlar için bir şey yapmak.
 |
Bir iş adamı "Sana evin en alâsını yaparım" diye 80 milyonun önünde söz verdi. Sözünde durmadı. Onun gibi bir çok insan söz verdi, kıyafet için, ayakkabı için, ev için, iş için... Neden sözlerinde durmaz ki insanlar?'
MÜCADELE
İnsanların merakları geçmişte onu çok üzmüş...
Alıştık her hafta Sultan'ın haberlerini görmeye. Dünyanın en uzun adamı evimizin bir bireyi oldu. Ama acaba merak ettik mi onun hislerini? Zorlandığı veya mutlu olduğu yerleri? Biz onun için neyiz merak ettik mi?
Hiç isyan ettiniz mi boyunuz sebebiyle?
Çok. Çok zor günler geçirdim. Hayata küsmüştüm insanlara küsmüştüm. Hep ölmek istemiştim. Ölsem diğer dünyada belki sağlıklı olarak yaşarım diye düşünmüştüm. İnsanlar, toplum çok kırdı beni. İnsanlardan, toplumdan hep kaçıyordum. 2009'da ilk kez Londra'ya gittim, rekordan sonra. Çok korkarak gittim ama çok mutlu oldum.
Televizyonları seviyor musunuz?
Televizyona çıkmayı ilk başta sevmiyordum. Sonra insan alışıyor tabii ki. Ama başta insanlardan zaten kaçarken bir de televizyon ortaya çıkınca zorlandım. Maskara olmuşum gibi geliyordu.
Sizi üzen olaylar oldu mu? Anlatır mısınız?
Bir yere gidince herkes yanıma geliyor. Resim çekmek istiyorlar. Mesela Ankara'da bir gün asansörde iki tane bayan da vardı. Bir bayan ayaklarımı mıncıkladı. 'Ya abla ne yapıyorsun' dedim. 'Gerçek mi tahta mı kontrol ediyorum.' dedi. Ankara'da Güvenpark'ın orada oturmuştum, yaşlı 70-75 yaşlarında bir adam geldi, bir baktım elleriyle ayaklarımı ölçüyor. 'Amca ne yapıyorsun?' dedim, 'Merak ettim.' dedi. İnsanların merakları hep beni üzüyordu. Sonra 'Ben buyum. Sevsen de sevmesen de ben buyum.' dedim.
Barıştınız mı kendinizle?
Tabii ki. İnsan farklı toplumlara çıkınca, farklı insanlarla tanışınca ders çıkarıyor kendine. İlk yurt dışına çıktığımda heyecan vardı, korku vardı, telaş vardı. İnsanların davranışları arasında çok fark gördüm yurt dışında. Çok saygılıydılar.
Televizyonlardan, basından sıkıldınız mı?
Hayır. Ben buraya geldiysem televizyonlar, gazeteler sayesinde. Sıkıldım diyebilir miyim
 |
Fotoğraflar: İHA/İsmail Aydoğan