Aragones, havaalanında büyük bir kalabalık tarafından karşılanmasını ve kendisine gösterilen ilgiyi, "Şampiyon bir ülkenin hocası geliyor, böylesine bir töreni bekliyordum tabii" diye değerlendirmiş İspanyol basınına... İnşallah başarılı olur o ayrı ama "Dede"ye hatırlatmak lazım... Bizim ülkemize adı sanı duyulmamış biri de gelse böyle karşılarız da, gidişte bir mendil sallayanı bile olmaz havaalanında. Üstelik takımı şampiyon yapması bile yetmez. Bkz; Mustafa Denizli, Daum, Zico... Başkan Aziz Yıldırım, Zico'nun gönderilmesiyle ilgili olarak, "Eğer kazanılan birtakım başarılar nedeniyle birtakım başarısızlıkları göz ardı etmeye, tolere etmeye kalkarsak bunu Fenerbahçe'de gelenek haline getiririz" demiş... Asıl gelenek haline gelen; hemen her başarısızlığın ardından hoca göndermek değilmiş gibi... Aziz Yıldırım'ın başkanlığındaki 10 yıl içinde 11. hocanın Fenerbahçe'nin başına geldiğini bir hatırlatayım dedim de... >> ah basına gelenler Kırkpınar haftası ya, günün mana ve ehemmiyetine uygun bir hatıra seçeyim dedim... Özkan Abi'nin İHA Spor Servisi'nin başına geçtiği günlerdi... Askerden yeni gelmişim, Özkan Abi kendine hem yardımcı, hem dert ortağı arıyordu. İşleri rayına oturtuncaya kadar yardım etmeye söz verdim... Kısıtlı eleman sayısıyla gündemi elde tutmak kolay değildi. Yurt içi gelişmelerinin yanı sıra yurt dışında olan biteni yabancı ajanslardan takip etmek gerekiyordu. Bunun için dış haberler servisinden genç bir arkadaşı da haberleri tercüme etsin diye spor servisine kaydırmışlardı. İbrahim iyi niyetli ama sporun 's'sinden anlamayan biriydi. Hatta Manchester United'ın stadı Old Trafford'u, "ManU'nun eski hocası Trafford" diye çevirmişliği vardı. Neyse konumuz bir başka bombası... Yine Kırkpınar'ın yaklaştığı günlerdi. -Ki, Özkan Abi eski kulağı kırık güreşçilerden biri olarak her sene düzenli bir şekilde yerinde takip ederdi- Orada geçen hatıralarını ballandıra ballandıra anlatırken bizim İbrahim de kulak kabartmıştı. Konu, "Aslında hep beraber gitsek ne güzel olurdu"ya geldiğinde yan masadaki İbrahim dayanamadı, "Evet abi ya... Ben de gelirim. Bu sene nerede yapılıyo bu Kırkpınar? Gerçi geçen sene Edirne'deydi ama..." deyince Özkan Abi dayanamadı; - Valla İbrahimcim altı yüz kırk küsur senedir Edirne'de yapılıyo... Galiba bu sene de orada olacak!.. >> Hamaset Önder Turacı, "Bundan sonra Zico varsa ben yokum" dedi, gitti FK Moskova ile ön protokol imzaladı. Sonra Zico gönderildi, Aragones getirildi, Moskova kulübüne 250 bin dolar tazminatı cebinden ödeyip Fener'e geri döndü. Döner dönmez de, "Değil 250 bin dolar, milyonlarım, her şeyim Fener'e feda olsun" dedi. Maç başına ücret alan birisi oynayamadığı için para kaybını hesap ederek başka kulübe imza atacak, sonra da fedakarlıktan söz edecek. Her şeyim feda olsun ama kulübede oturmayı feda edemem yani... Ah be Önder, bu ne yaman çelişki...