samdan
camii
hayirli-ramazanlar

Avrupa’da "aşırı sağ" yeni Hitler çıkarır mı? 

A -
A +

Avrupa Parlamentosu seçimleri yapıldı. Aşırı sağın yükseldiği bir kez daha kesinleşti. Gerçi merkez, oylarını korudu ama 2. Dünya Savaşı’ndan beri ilk kez "yeni Hitler çıkar mı?" korkusu Avrupa’yı esir aldı. Önce sonuçlarına bakalım.

 

AP’de sandalyeler nüfusa orantılı dağıtılıyor ve Almanya 96, Fransa 81, İtalya 76 sandalyeyle en fazla parlamentere sahip ülkeler. Önce Fransa’ya bakalım.

 

Marine Le Pen’in partisi Ulusal Birlik (RN), 2019’daki son seçimlere kıyasla 10 puan yükselişle yüzde 31,5 oy aldı. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Rönesans Partisi ise yüzde 15’te kaldı. Fransa’da, yüzde 14 oy alan Sosyalist Parti üçüncü sırada...

 

Almanya’ya bakalım. Sandık çıkış anketlerine göre muhafazakâr CDU/CSU, 2019 seçimlerine yakın oy alarak yüzde 30 ile birinci parti oldu. Aşırı sağ AfD oy oranını 5 yıl öncesine göre yüzde 5 civarında artırarak yüzde 16’ya yükseldi. Seçim öncesi Nazileri aklayan söylemleri nedeniyle AfD, Avrupa Parlamentosu’ndaki aşırı sağcı grup ID’den atılmıştı. Şimdilik grup dışı kalan partinin parlamentoda 17 milletvekiliyle temsil edilmesi bekleniyor. Başbakan Olaf Scholz’un partisi SPD ise rekor seviyede düşük oyla yüzde 14’te kaldı ve üçüncü parti oldu.

 

İtalya’da Başbakan Giorgia Meloni’nin partisi İtalya’nın Kardeşleri (FdI) 2019 seçimlerinde yüzde 6,4 oyla beşinci parti olabilmişti. Partinin desteği 5 yıl içinde 20 puanın üzerinde artışla yüzde 28,8’e çıktı ve birinciliğe yükseldi. Muhalefetteki merkez sol Demokratik Parti yüzde 24 oyla ikinci oldu.

 

6 Haziran’da seçimlere giden Hollanda’da tahminlere göre Geert Widers’in Özgürlük Partisi (PVV) 5 yıl önceki seçimlere kıyasla büyük kazanım elde etse de ilk parti olamadı. Yüzde 17,7 oy alan PVV, Avrupa Parlamentosu’ndaki sandalye sayısını 1’den 7’ye yükseltti. (BBC) 

 

Seçim sonuçları iyi analiz edildiğinde merkezin oyları koruduğu görülüyor. Fransa ve Almanya’da aşırı sağ iyice yükseldi. Şu an için değilse de ilerisi için endişe etmek gerekiyor. Marine Le Pen Fransa başkanlık seçimlerinde Macron’a kaybetti ama bir sonraki seçimleri kazanabilir. 

 

Almanya’da Hitler yanlısı AfD güçleniyor. Bu da ülkedeki tüm göçmenler ve yabancılar için kötü durum senaryosu demek. Aslında bu durum Almanya vatandaşları için kötü demek. Çünkü göçmenler olmasa ülke ekonomik olarak zorlanacak.

 

Peki bu seçim sonuçlarını nasıl okumak gerekir? New York Times Gazetesi’nin 7 Haziran tarihli analizine bir bakalım. “Krizi asla boşa harcamayın” başlıklı bölüme bir göz atalım:

 

“Avrupa Birliği krizlerle büyüyor. Bu eşsiz uluslarüstü yönetişim deneyinin temelinde, Avrupa ülkelerinin birlikte, her birinin tek başına başarabileceğinden daha fazlasını başarabileceği fikri yatıyor. Pandemi bunun bir örneğiydi. Avrupalıları aşılara yeterli erişimden yoksun bırakan acımasız bir ilk dalganın ardından, AB milyarlarca aşı dozunun satın alınmasını organize etti ve Avrupalılar cezalandırıcı karantinalardan hızla çıktı. Birçok açıdan bu tepki bir başarı olarak değerlendirildi. Ancak aynı zamanda, özellikle sağ kesimde, hükûmetin aşırı müdahalesine karşı temkinli olan seçmenlerde Brüksel'e karşı derin bir güvensizlik meydana getirdi." (Türkçe çeviri Oksijen Gazetesi)

 

Aşı meselesi AB liderlerini kötü etkilemiş. Aşırı sağın yükselişinde pandemiyi yönetememek etkenlerden biri olmuş. Yazının devamında şöyle bir bölüm var: “Pandeminin ardından derin bir ekonomik kriz ülkeleri hırpalarken ve baş döndürücü enflasyon oranları ortaya çıkarken, AB üyelerini geniş bir teşvik planını finanse etmek için birlikte borçlanmaya ikna etti. Bu birlikte borçlanma yeni bir çığır açtı ve muhtemelen AB'nin daha derin ve uzun bir durgunluğa sürüklenmesini önledi. Ancak aynı zamanda bu tür borçları üstlenen ve blokun harcamalarına net katkıda bulunan en zengin ülkeleri arasında da popüler değildi. Bu da Almanya ve Hollanda gibi ülkelerde AB'nin kendilerinden çok şey alıp çok az şey verdiğini düşünen sağcı seçmenleri kızdırdı.”

 

AB, vatandaştan çok şey alıyor ama az veriyor. Neticede AB üyesi halklar tepkilerini sandıkta gösterdiler. Aşırı sağın yükselmesi "yeni Hitler çıkar mı?" sorusunu beraberinde getiriyor. Avrupa tarihi kanlı sayfalarla bezelidir. Son 75 senedir kan akıtılmıyor. 

 

Bu seçimlerin sonuçları elbette Türkiye’yi de etkileyecektir. Olumlu etkisi daha fazla olacaktır. Ateizmin arttığı Avrupa kültürel olarak başkalarına yabancı ve karşı olsa da göçmen almadan ayakta durması imkânsız. Avrupa iki arada bir derede kaldığı bu ikilemden nasıl çıkacak? Akıllı kararlarla yola devam eder. Yoksa tökezler.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.