Enerji tesislerinde güvenlik açığı

A -
A +

Cezayir'deki BP-Statoil-SONATRACH tesisine kanlı bir baskın yapılması birçok kişi için sürpriz oldu. Cezayir; petrol, gaz ve diğer enerji tesislerini uzun yıllardır çok sıkı bir şekilde koruyordu. 1960 yılında acımasız bir iç savaş yaşadılar ve onlarca yıldır radikallerle çatışıyorlar. Geçmişte birçok ayaklanma ve şiddet içeren eylemler yaşadılar. Ancak bu saldırılar, nadiren böylesi kritik enerji tesislerine yapılmıştı. Bu olay ve olay sırasında işlenen cinayetler ve neden olabileceği potansiyel enerji ve diğer şokların, hepimizi şöyle bir durup düşündürmesi gerekir. Dünyadaki her bir enerji tesisinin güvenlik açığı var. Bilgisayar sistemleri, fiziki altyapı, kızgın işçiler, teröristler ya da her ne ise... Muammer Kaddafi rejiminin çöküşünün ardından depolarındaki silahlar ortalığa saçıldı. Bu silahların içinde tabancadan füzeye her şey var. Libya'daki silahların çoğu Mali'ye kaçırıldı ve oradaki militanlar tarafından kullanılıyor. Saldırılan gaz tesisinin Mali sınırına olan yakınlığı, saldırganların ve silahların büyük ihtimalle Mali'den geldiğini gösteriyor... Beni en çok şaşırtan şey ise, bu süreç boyunca Cezayir hükümetinin bunu hiç dikkate almamasıydı. Normalde bu durumla ilgili bir sıkıntıları yok. İçeriden birinin işe karışmış olabileceğini duyunca, kafamda bu olay daha berraklaştı. Yoksa içeri girmeden elektriği nasıl keseceklerdi? Yoksa tesisten kaçan bir rehinenin anlattığı üzere, tesisin planını nasıl bu kadar iyi bilebilirlerdi? Yoksa askerî helikopterler tarafından durdurulmadan ya da en azından yerel polis tarafından sorgulanmadan tesise kolaylıkla ulaşabileceklerini nasıl bilebilirlerdi?.. Cezayir güvenlik güçleri geçmişte yaptıkları gibi acımasız ve müzakereye kapalı bir şekilde cevap verdi. Ne yazık ki, rehinelerin çoğu öldürüldü. Bu operasyonun beyni olduğu iddia edilen, birçok isimlerinden biri de Muhtar BelMuhtar olan acımasız ve zalim teröristin tesiste bile olmadığını öğrenmek oldukça ilginç. Muhtar terör eylemlerini sigara dahil kaçakçılık ve adam kaçırma ve fidye ile finanse ediyor. Diğer birçok El Kaide bağlantılı grup olduğu gibi, bunlar da katillerden oluşan bir suç örgütü. Bu adamların hayat hikayesi 'Baba' filminin güncel bir uyarlamasına 'cuk' diye oturur. Bütün dünya bu terör ve suç örgütlerinin enerji tesislerine yapabilecekleri konusunda endişelenmeli. Dünyadaki enerji tesisleri çoğumuzun düşündüğünden çok daha savunmasız. Sadece birkaç tanesinin bile zarar görmesi, enerji şoku sebebiyle dünya ekonomisini olumsuz olarak etkileyebilir. Stratejik enerji nakil yollarının kesilmesi, boru hattı pompalama istasyonlarının havaya uçurulması, büyük rafinerilere düzenlenecek saldırılar, petrol ve gaz işleme tesislerine hasar verilmesi çok büyük ekonomik ve sosyal zarar verir. Hidroelektrik santrallere ve nükleer santrallere düzenlenecek saldırılar elektrik kesintisinden çok daha büyük hasarlara neden olur. Dünyanın kritik enerji tesislerine yönelebilecek tehditlere karşı uyanma zamanı çoktan geçti. Ülkeler bu suç ve terör örgütlerinden gelebilecek tehditleri kontrol edebilmek için çok daha düzenli ve yakın çalışmalı. Bu konuda çaba gösterilmemesinin bedeli ağır olur. Böyle bir krizin olmasını engellemek için küresel çapta bir olay gerçekleşmesini bekleyemeyiz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.