Doğumsal kalça çıkığı sık görülen bir gelişim bozukluğudur ve özellikle Karadeniz Bölgesinde yaygındır. Yakın akraba evlilikleri doğumsal kalça çıkığı ihtimalini artırmaktadır. Doğumsal kalça çıkığı kız çocuklarda erkeklerden daha sık görülür. Genellikle tek taraflı olmasına karşın her iki kalçayı da etkileyebilir. Doğumsal kalça çıkığı toplumsal açıdan önemli bir hastalıktır, çünkü zamanında tanı konup tedavi edilmezse, kişiyi toplumla bütünleşmekten alıkoyacak ölçüde ağır biçim ve işlev bozukluklarına yol açabilir. Kalça çıkığı her zaman doğumsal olmayabiir ve sonra da ortaya çıkabilir. Belirgin gelişim bozukluğu durumunda bebek doğduğunda uyluk kemiğinin başı tümüyle çıkıktır. Dolayısıyla bu tip kalça çıkığında belirgin klinik ve radyolojik belirtiler doğumdan hemen sonra tanı konmasına imkan verir. Başlıca belirtileri şunlardır: * Elle muayenede uyluk kemiği başının belirgin biçimde yüksek olduğu saptanır. * Çıkık kalça tarafındaki bacak kısadır. Hasta sırtüstü yatarken bacakların birlikte bükülmesi kısalığı belirgin hale getirir; bu durumda dizlerin aynı düzlem üzerinde olup olmadığına bakılır. * Daha kısa olan bacağın uyluk bölümünde deri büklümleri ya da boğumları fazladır. * Çıkık tarafındaki kalçanın dışa doğru yani uzaklaşma hareketi sınırlanmıştır. Kalça ekleminin sabit olmadığı bahsedilen muayene yöntemleriyle belirlenebilir. Doğumdan hemen sonraki ilk muayenede yapılan bu işlem 1 hafta ve 1 ay sonra hatta 6. aya kadar yinelenmelidir. Kuşkulu durumlarda ultrason ile kontrol edilebilir ve daha sonra da belli aralıklarla kontrol ultrasona çağrılabilir. Direkt röntgen grafileri özellikle 3. aydan itibaren anlamlıdır ve uyluk kemiği başının leğen kemiğinden uzaklığı ile yüksekliği belirlenerek olayın varlığı ve derecesi araştırılır. > Haftaya: Tedavi yöntemleri