Kekemelik genel olarak 5-6 yaş arasında başlamasına rağmen bazı çocuklarda 3 yaş civarında görülür. Sebebi bilinmemekle birlikte erkeklerde kızlara oranla daha sık rastlanır. Kekemeliğin şiddeti çocuk sosyalleştikçe, çevresindeki insanların sayısı çoğaldıkça artar. Çocuk heyecanlandığında, duygusal faktörler devreye girdiğinde, örneğin telefon konuşması sırasında kekemelik belirginleşir. Ne kadar erken dönemde hekime başvurulursa tedavinin başarılı olma şansı o derece artar. 3 yaşında bir çocuğa uygulanan tedavi ile 9 yaşındaki birine uygulanan tedavinin birtakım farklılıkları vardır. 3 yaşında bir çocuğa uygulanan tedavide konuşma bozukluğunun adını koymadan, düşük ritimli konuşma ile olay kontrol altına alınabilecekken ergenlik çağında çok daha detaylı bir tedavi gerekir. Geçer diye beklememek, bir an önce hekime danışmak tedavinin başarısı açısından çok önemlidir. Tedavinin şekli ve süresi hastanın yaşına ve kekemeliğin şiddetine göre değişir. Çocuk kekemeliğin negatif etkilerini ne kadar az yaşayıp, ne kadar erken hekime gelirse tedavi o kadar etkili ve hızlı olur. Ancak erken dönemde başvuran hastalarda kekemeliğin büyük ölçüde kontrol altına alınması ve çok daha akıcı bir konuşmanın sağlanması mümkündür...