2010 YILI "YEŞİL BİR ÇEVRE" İÇİN MİLÂT OLSUN!
Herkesi ilk görüşte kendisine hayran bırakan, coğrafi konumu, binlerce yıllık kültürel mirası, genç ve dinamik nüfusuyla Türkiye'nin incisi olan İSTANBUL, Avrupa Kültür Başkenti hüviyetini fazlasıyla hak ediyor...

Sevgili okurlar, bu hafta sizlerle son aylarda canımızı sıkan iç karartıcı gündemleri bir anda değiştiren güzel bir gelişmeyi paylaşacağım. Yıllardır sanat ve kent kültürü kavramlarıyla iç içe yaşamaktayım. Dolayısıyla geçtiğimiz hafta resmen başlayan "İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti" coşkusuna değinmek istiyorum.
Hepimizi gururlandıran bu ödül; İstanbul'un çevre düzeninin yenilenmesi, rekreasyon alanları ve parklarının yeniden titizlikle elden geçirilmesi, açık ve kapalı alanlarıyla modern bir Botanik Bahçesi'nin kurulması, her mahalleye bir yeşil alan sloganıyla çehresinin değiştirilmesi için çok önemli bir fırsattır.
YUNANLI AKTRİS BAKANIN HEDİYESİ
"Avrupa Kültür Başkenti" kavramı ilk defa 1980'li yıllarda gündeme geldi. O dönemde komşumuz Yunanistan'ın dünyaca tanınmış bir sinema sanatçısı olan Kültür Bakanı Melina Mercouri'nin önerisiyle Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi bu teklifi uygun bulup onayladı.
Avrupa'nın bütünündeki kültür ve tarihsel değerlere sahip kentlere verilmesi kararlaştırılan bu anlamlı unvanı ilk kez 1985'te Atina elde etti. 2000 yılına kadar Avrupa Birliğine üye ülkelerin şehirlerinden sadece birine verilen bu unvan, 21'inci yüzyılın başından itibaren yeni milenyumda, hem birden fazla kente, hem de AB'ye aday olan ülkelerin şehirlerine verilmeye başlandı.
İstanbul'un aday olabilmesi için çok yoğun çaba sarf edilmiştir. Bu olumlu teşebbüsün başlangıcı Temmuz 2000 tarihinde gerçekleşmiştir. Düzenlenen toplantılarda bir grup sivil toplum gönüllüsü İstanbul'un Avrupa Kültür Başkenti adayı olması için gerekli çabayı göstererek Girişim Grubunu kurdu. Bu grup gerek yerel, gerek merkezi yönetimden yeterli desteği alarak, üniversiteler ve diğer sivil toplum örgütleriyle işbirliğine gitti. Daha sonra Avrupa Birliğinin ilgili bölümleriyle bağlantıya geçti.
3 BAŞKENTTEN BİRİYİZ
2005 Yılının Mart ayında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yayınladığı genelgeyle Girişim Grubu'nun çalışmalarına olumlu yaklaşarak, tüm kamu kurumlarını ve sivil toplum örgütlerini bu çalışmayı desteklemeye davet etti.
13 Aralık 2005 günü İstanbul Valisi, Büyükşehir Belediye Başkanı, Yürütme Kurulu Başkanı ve Sivil Toplum Temsilcileri başvuruyu Avrupa Komisyonu Eğitim ve Kültür Genel Müdürüne teslim etti. 14 Mart 2006 günü, Avrupa'da sanat ve kültür alanında uzman kişilerden oluşan Seçici Kurul karşısında, İstanbul'un Kültür Başkenti olmasının gerekçeleri başarılı bir sunumla yetkililere aktarıldı. Aynı Kurul, 11 Nisan 2006'da İstanbul'u, Macaristan'ın Peç, Almanya'nın Essen kentleriyle birlikte 2010 Avrupa Kültür Başkenti olmaya hazır bulduğunu açıkladı.
13 Kasım 2006 günü, Avrupa Parlamentosu'nun görüşü ve Avrupa Birliği Kültür Bakanları Konseyinin karar ve onayı ile İstanbul, 2010 Avrupa Kültür Başkenti ilan edildi.
İSTANBUL ZATEN DÜNYANIN KALBİ
Sevgili okurlar, bu üstün başarıyı gerçekleştiren Girişim Grubu yetkililerine, devletimizin ve yerel yönetimlerimizin değerli mensuplarına gönülden teşekkür borçluyuz. İstanbul, zaten coğrafi konumu, tarihsel ve kültürel eşsiz zenginlikleri, İmparatorlukların Başkenti oluşu, kıtaları birleştiren özelliği ve muhteşem güzellikleriyle, dünyamızın en nadide şehirlerinden biridir.
Avrupa Parlamentosu çok doğru bir seçim yapmıştır. En halisane dileğim; AB'nin bundan sonraki tarihin akışı içinde de, Türkiye'yi yakından ilgilendiren önemli kararlarda aynı doğru yaklaşımları hakkaniyetten uzaklaşmadan sergileyebilmesidir. Binlerce yıldır önemli bir yerleşim merkezi olan, birçok kavmin gelip geçtiği bu muhteşem ve azametli şehrimiz İstanbul'un 2010 Kültür Başkenti oluşunu coşkuyla kutluyoruz.
ORMANLARDA BİYOLOJİK MÜCADELEBöcekler yangından 5 kat daha zararlı!
Gümüşhane Torul Orman İşletme Müdürü Hilmi Yazıcı, böceklerin ormanlara verdiği zararın, orman yangınlarının yol açtığı tahribata oranla en az 5 kat daha fazla olduğunu söyledi. 10 yılda orman zararlılarına karşı 1 milyona yakın yararlı böcek üretildiğini belirten Hilmi Yazıcı, şunları dile getirdi: "Müdürlüğümüzce zararlılara karşı sürdürülmekte olan mücadelede, çevreyi kirleten ve oldukça pahalı bir yöntem olan kimyasal mücadeleden kaçınılmış, bunun yerine biyolojik mücadele yöntemi seçilmiştir. Kürtün ilçesinde kurulan Orman Biyolojik Mücadele Laboratuvarı'nda, Dev Kabuk Böceği'nin (Dendroctanus micans) doğal düşmanı olan, onu ve larvalarını yiyen Rhizophagus Grandis adlı yırtıcı böceğin üretimine geçilmiştir." Bu yönteme bilimsel çevrelerce "Biyolojik Kontrol" adı veriliyor.
Nil'in 'Pumi'si hızla büyüyor
Kocaeli'nin Darıca ilçesinde Boğaziçi Hayvanat Bahçesi ve Botanik Parkı'na geçen yılın eylül ayında 2 aylıkken getirilen "Pumi" adlı puma 7 aylık oldu. Bakımını şarkıcı Nil Karaibrahimgil'in üstlendiği puma, günde 2 kilo et tüketiyor. Odasında özel ısıtıcı da bulunan Pumi, ziyaretçilerin en fazla ilgi gösterdiği hayvanat bahçesi sakinleri arasında yer alıyor.
"SAKA" AVLAYANA 350 TL CEZAParmak kadar kuştan ne istiyorsunuz!
Nesli tükenme tehlikesi altında olan sevimli kuşlarımızdan Saka (Carduelis carduelis) için seferberlik... Kayseri'de avlanması yasak olan saka kuşunu satan 2 kişi suçüstü yakalandı. Koruma altına alınan yaban hayvanlarının avlanmasının yasak olduğunu söyleyen Kayseri Çevre ve Orman İl Müdürü Ali Rıza Baykan, "Bu şahıslara idari para cezası kesilirken, doğaya bıraktığımız
15 kuştan uyum sağlayamayanlar için de kuş başına 350 TL tazminat cezası vereceğiz" dedi.
SİZDEN GELENLER Dolmabahçe sahilinde su samuruna rastladım!
> Yücel Usta / İSTANBUL
Değerli Ediz Bey, güzel mi desem kötü mü bilmiyorum ama ilginç olacağı kesin bu haberin. İstanbul Boğazı'nın birçok yerinde burnumuzun dibinde su samurları yaşıyor. Özellikle de kıyı kesiminde deniz üstüne yapılmış kazıklı yolların olduğu kısımlarda. Bildiğimiz tatlı su samurları bunlar. Muhtemelen yaşam alanlarının kaybolması sonucu gidecek yeri kalmamış hayvanların. www.balikavi.net üyesi dostlarımızdan birinin çektiği video, yer Dolmabahçe Sarayı önü...
Merak eden için video linki: http://www.dailymotion. com/video/ xbmk 84_su-samuru-dolmabahcede_animals
TEMA'nın TIR'ı miniklere çevre bilinci taşıyor
> Betül Memiş / İSTANBUL
Küresel ısınma ve iklim değişikliği konularında halka açık ücretsiz eğitim veren, "Geleceğimiz Erimesin" projesinin Gezici Tema Mobil Eğitim TIR'ı bu kez Merter Tekzen Yapı Marketleri Bahçesi'nde mola verdi. Tema Gönüllüleri'nin eğitim verdiği TIR, 22 Ocak tarihine kadar Merter'de meraklılarını ağırlayacak. Başta Bakırköylüler olmak üzere civar semtlerden gelen minikler, büyük ilgi gösterdikleri etkinliğe renk kattılar. Siz de yaşadığımız yeryüzünden daha fazla haberdar olmak istiyorsanız (0212) 660 10 11 (146) nolu telefonu arayabilirsiniz.
En çok atık pil toplayan okula ÇİFTE ÖDÜL
> Ayşe Küçükkurt / İSTANBUL
Büyükşehir Belediyesi ile Taşınabilir Pil Üreticileri ve İthalatçıları Derneği (TAP) tarafından düzenlenen İstanbul'daki ilköğretim okulları arası atık pil toplama kampanyasına Ataşehir Belediyesi de destek veriyor. Kampanyayı tanıtan Ataşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Ayten Kartal ile TAP Teknik Danışmanı Savaş Arna, okullara pil bidonları dağıtılacağını ve il genelinde en çok pil toplayan 3 okula ödül verileceğini söylediler. 1 Ocak-1 Mayıs tarihleri arasında sürecek yarışmada birincilere ayrıca Ataşehir Belediyesi de özel ödül verecek. 0216 5705000/185-249 nolu telefonlardan geniş bilgi edinebilirsiniz.