Kara altın PETROL

ALTERNATİFİ?HÂLÂ BULUNAMADI İnsanoğlunun yüzyılı aşkın bir süredir yaşayışını ve uygarlık yolunda hızla ilerlemesini yönlendiren petrol başlıca enerji kaynağı olmaya devam ediyor. Gelin bugün sizinle "kara altın" olarak isimlendirilen bu değerli maddenin hikâyesine gidelim... Sevgili okurlar, dünyanın en değerli enerji kaynağı olan petrol, 1800'lü yılların ikinci yarısında endüstrinin gelişmesine sunulmuş ve 1882'de Amerikalı J.Rockefeller petrol piyasasının kurulmasına öncülük etmiştir. PETROLÜN KÖKENİ VE OLUŞUMU Petrol, organik kökenli bir sıvıdır. Denizlerde veya bataklık alanlarda biriken, hayvansal ve bitkisel artıkların ürettikleri Karbon (C) ve Hidrojenin (H) basınç altında, sıcaklık, bakteriyel etkiler, radyoaktif madde etkileşimi ve katalitik reaksiyonlarla (kimyasal etkileşimin hızını artıran) oluşmaktadır. Petrolün kökenini oluşturan bazı etmenleri şöyle özetleyebiliriz: > Hayvansal Kalıntılar: Bakteriler, Tek ve Çok Hücreliler > Bitkisel Kalıntılar: Algler (yosunlar), Polenler, Eğrelti Otları ve diğer Orman Bitkileri > Geç Paleozoik Dönem (Karbonifer Devri: 350-250 milyon yıl öncesi) ve Mezozoik Dönem (250-65 milyon yıl öncesi) Çürümüş Hayvansal ve Bitkisel artıklar, Çamur, Tuzlu Su ve Mikroorganizmaların etkisiyle Protopetrol'ü meydana getirir. Kimyasal olarak Petrol; Hidrokarbonlar, Oksijen, Kükürt ve Azot bileşiklerinden oluşmuştur. Bu oluşum için çok uzun bir zaman gerekmektedir. Canlı kalıntıları bu uzun süreç sonunda fosilleşerek petrole dönüşmüş olur. Rafineride arıtılan petrolden; LPG (sıvı petrol gazı), Jet motoru yakıtı, benzin çeşitleri (gazyağı, motorin, fueloil) ve madeni yağ üretilir. BİRİKİMİ, KONUMU VE ÜRETİMİ Petrol en çok tortul katmanlarda bulunur. Yerin derinliklerinde rastlanan petrol sahalarına Rezervuar denir. Petrol yatakları 10.000 metreye kadar derinliklerde bulunabilir. Petrolü bulmak için, yer altı katmanlarının yapısını ortaya çıkarıp, bunların arasında bulunan petrollü hazne kayayı tespit etmek gerekiyor. Jeolog, jeofizikçi, jeomorfolog gibi Yerbilimciler, saha gözlemleri, havadan çekilmiş fotoğraflar, sismik araştırmalar sonucu elde ettikleri verilere göre bu değerli yakıtın yerini tespit etmektedirler. TÜRKİYE NASİPSİZ!.. Ülkemizin jeolojik oluşumu petrol rezervleri açısından çok şanslı değildir. Arap Yarımadasının sıkıştırdığı Güneydoğu Anadolu'da petrol rezervleri küçülmüş veya alt katmanlarda sıkışmıştır. Toros dağ silsilesinin oluşması sırasında petrol yataklarının üzerleri kalın jeolojik katmanlarla örtülerek derinlere gömülmüştür. Karadeniz'de, Ege Denizi'nde, Trakya'da, Güney ve Güney Doğu Anadolu'da umut vadeden sahalar bulunmaktadır. Batman'da Batı Raman ve Selmo petrol sahaları en verimli havzalarımızdır. Yine Adıyaman'da da önemli rezervler bulunmaktadır. Sevgili okurlar, bugün size Petrol hakkında genel bilgiler sunmaya çalıştım. Onun yerini alacak güneş pilleri (fotovoltaik), hidrojen veya termonükleer gibi temiz enerjiler geliştirilinceye kadar, petrole bağımlılığımız sürecek gibi gözükmektedir. Size, güzel bir hafta diliyor, bugünlerde aşırı sıcaklardan korunmanızı ve mümkün olduğu kadar su içmenizi tavsiye ediyorum. Esen kalınız. PETROLÜN KATISI DA VAR... Tabiatta petrol şu şekillerde bulunur... Gaz halinde: Bataklık gazı (Metan), Yer altı gazları (Metan, Etan, Propan, Bütan = Doğal Gaz) Sıvı halinde: Ham petrol Katı halde: Asfalt En büyük zarar denize Kıymetli okurlar, çevre kirleticileri arasında petrol ön sıralarda yer almaktadır. Bir kaza sonucu deniz yüzeyini kaplayan petrol, doğa tarafından değişikliğe uğrar. Önce, deniz suyu ile temas eden petrol, ince bir yağ tabakası halinde yayılır. İlk birkaç günde petrolün hafif yağlardan oluşan %25 kadar kısmı buharlaşarak uçar. Geriye ağır bir kitle kalır. Bu atıklar, diğer yabancı maddelerle karışarak kesif, ağır parçacıklar halinde kümeleşir. Zamanla dibe çöken bu yumrular dipte yaşayan canlılar için büyük tehlike oluşturur. KANSEROJEN MADDE RİSKİ Petrol kirlenmesinin ortaya çıkardığı bir başka sıkıntı da deniz suyuna karışan kanser yapıcı olduğu bilinen Benzopiren maddesidir. Yapılan incelemeler, midyelerin 100 gramında 38 mikrogram benzopiren bulunduğunu ortaya çıkarmıştır. Deniz suyunu süzerek beslenen organizmalarda biriken benzopiren, onları yiyen balıklara geçer. Balıklardan da bize ulaşmış olur. Bir örnek vermek gerekirse; 1 mikrogram benzopirenin farelerde kanser oluşturduğu bilinmektedir. BU GÜZELLİĞE SAHİP ÇIKALIM Konya, Aksaray ve Ankara'nın kesiştiği bölgede yer alan Tuz Gölü, sofralarımıza kattığı lezzetin yanında her mevsim yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor. Tuz Gölü 'kum çölü'ne dönüşmesin! > Tuz Gölü'nde açılması planlanan 10 adet yeni tuzla alanının milyonlarca ton taş ve toprakla gölü ikiye böleceği ve kurumasını hızlandıracağı bildirildi. Aksaray Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Harita Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Semih Ekercin, kuraklık tehdidiyle yok olma noktasına gelen Tuz Gölü'nün son yıllardaki yağışlarla birlikte toparlanma sürecine girdiğini söyledi. Bu olumlu gelişmeye karşılık, açılması planlanan yeni tuz sahalarının olumsuz bir gelişme olduğunu savunan Ekercin, "Göldeki su rezervi mevcut 3 işletmeye bile yetmiyor. Küresel ısınmanın kurutamadığı gölü kendimiz yok ediyoruz. Yeni işletmelere izin verilirse kurak dönemde yaşanacak su savaşı, Tuz Gölü'nü kum çölüne dönüştürecektir" dedi. KURDUN DONDURMA KEYFİ Sıcakların bastırdığı bugünlerde, Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde 'Pamuk' adlı Sibirya Kurdu sahibinin verdiği dondurmayı keyifle yiyerek serinlemeye çalıştı. "Bir kap su" için Diyanet'ten yardım Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) İzmir Temsilcisi Esin Önder, Diyanet İşleri Başkanlığına başvurarak, Türkiye genelinde hutbe ve vaazlarda kapıların önüne "bir kap su, yemek konulması" çağrısında bulunulmasını talep ettiklerini söyledi. Yakalaşan ramazan ayının fırsat bilinmesine dikkati çeken Önder, "Camilerde hayvanlara merhamet ve şefkatle yaklaşılmasının İslam dininin de bir gereği olduğuna yer verilmesi, mücadelemize önemli katkı sağlayacak" dedi. Denizi kirleten gemilere 300 bin TL ceza kesildi Antalya Büyükşehir Belediyesi, havadan yapılan denetimlerde, denize balast suyunu boşalttığı tespit edilen Kamboçya bayraklı M/V General adlı kuru yük gemisi ile Liberia bayraklı MSC Ada adlı konteyner gemisine toplam 106 bin 750 lira ceza uyguladı. Temmuz ayı içerisinde denizi kirlettiği fotoğraflarla belgelenen gemilere kesilen toplam ceza miktarı ise 300 bin 740 liraya ulaştı. ANTALYA İHA