Topraksız hayat olamaz

A -
A +

CANLILARIN?YAPI?TAŞI Günümüz dünyasında insanlığın ekolojik sorunları çok çeşitli olmasına rağmen, besin üretiminde ilk sırayı alan TOPRAK, hayatımızın en önemli yapı taşıdır... Sevgili okurlar, ekolojik açıdan insan ve diğer canlılar arasında en önemli fark; insan dışındaki tüm canlıların mevcut çevresel şartlara uyum göstermesine rağmen, insanın bu doğal dengeyi kontrolü altına alma yeteneğidir. Bu yetenek çoğu zaman geri tepmekte ve hayatı olumsuz etkilemektedir. Doğal şartları kendi çıkarları doğrultusunda değiştirebilen insan, bıraktığı atıklar ve toprağın verimliliğinde en büyük role sahip su rejimlerini aşırı kullanarak, bulunduğu ortamda geri dönüşü olmayan dengesizlikler oluşturmaktadır. TOPRAK KİRLİLİĞİ VE ETKİLERİ Toprak kirliliğinden söz edildiğinde, toprağın verim gücünü düşüren, ortalama toprak özelliklerini bozan her türlü teknik ve ekolojik baskılar, çeşitli atıklar ön plana çıkar. Örneğin; erozyonla toprağın taşınması, asit yağmurları ile toprağın fiziki ve kimyasal özelliklerinin bozulması, çöplerin içerdiği zararlı maddelerin ve tarımsal ilaçların toprağa karışması toprağın kirlenmesine neden olan başlıca olaylardır. TOPRAK KİRLİLİĞİ KAYNAKLARI > Erozyon > Endüstriyel atıklar > Tarımsal ilaçlar > Toprağı besleyen su rejimindeki kirlilikler (kanalizasyon atıkları gibi) > Hatalı gübreleme > Tarımsal arazilerde yapılaşma > Kentsel atıklar EROZYON Toprak erozyonu, toprakta oluşan değişimlerin en önemlilerinden biridir. Erozyona uğramış topraklarda bitkiler için gerekli besin maddeleri azaldığından üretkenlik düşer, arazi çoraklaşır. Ormanların tahribi, aşırı otlatma en önemli etkenlerdir. ENDÜSTRİYEL ATIKLAR Endüstriyel aktivitelerin neden olduğu hava ve su kirliliği sonucunda toprak kirlenir. Toprağın bütün özellikleri bozulur, verimi düşer, bazı zehirleyici maddeler bitkisel ürünlerde birikerek insana kadar ulaşabilir (Tarım ilaçları gibi sentetik organikler, kurşun, civa gibi ağır metaller). Endüstriyel aktiviteler sonucu havaya karışan kükürt dioksitin (SO2) asit yağmurlarına dönüşerek yeryüzüne düşmesi sonucu toprağın özellikleri bozulur ve başta tarımsal ürünler olmak üzere ormanlar tahrip olur. TARIMSAL İLAÇLAR İnsanlar verim alacakları ürünleri mantar, bakteri böceklerden korumak amacıyla, Biocid adı verilen (insektisid, herbisit ve pestisid gibi) tarımsal ilaçları kullanmaktadır. Bunların tümü karbon, hidrojen ve klor içerdiklerinden Klorlu Hidrokarbonlar olarak tanımlanır. Toprakta uzun zaman bozulmadan kalabilen Biocidler, canlıların vücutlarında birikim yapan son derece zehirli maddelerdir. TOPRAKTAKİ SUDA KİRLİLİK Evsel ve endüstriyel atıklar çoğu zaman akarsulara boşaltılmaktadır. Bu kirli sular, tarımsal alanlarda kullanılmakta ve bağlantılı olarak toprağı kirletmektedir. Kirli suların içinde bulunan zararlı kimyasallar, toprakta birikip zamanla zehirleyici hale geldiğinden, hem verimi düşürmekte, hem de insan sağlığını olumsuz etkilemektedir. HATALI GÜBRELEME Toprağın verimini arttırmak amacıyla yapılan gübreleme önemli bazı sorunlar oluşturmaktadır. Bu sebeple gübreleme yapmadan önce toprağın yapısını bilmek gerekir. Aynı zamanda aşırı kullanılan gübre de bitkilerde yanmalara sebep olabilir. Akarsu, göl ve yeraltı sularını kirletir. TARLALARDA YAPILAŞMA Hızlı bir endüstrileşme sürecine giren dünyamızda kârlılık daima birinci planda tutulmakta, daha fazla kazanma güdüsü ile verimli tarım toprakları yapılaşmaya açılmakta, ekime elverişli alanlar azalmaya yüz tutmaktadır. Yarınları düşünerek tarıma uygun araziler titizlikle korunmalıdır. KENTSEL ATIKLAR Kentlerde belediyeler tarafından toplanan ve ÇÖP olarak tanımlanan evsel atıklar, Deponi alanlarına taşınıp boşaltılmaktadır. İçlerinde çok çeşitli kimyasal ayrışmaya girecek maddeler olan bu çöpler, yeraltında Metan Gazı (CH4) oluşturarak büyük risk taşımaktadır. Geçmiş yıllarda Ümraniye Hekimbaşı Çöplüğü'ndeki büyük patlamada 37 kardeşimizi kaybetmiş olmamız hepimizi derinden üzmüştür. Ayrıca, yağışlarla yeraltına karışan çöp sızıntıları da yer altı kaynak sularını kirletmektedir. İstanbul'da günde ortalama 15.000 ton Katı Atık toplanmaktadır. Her ne kadar Ayrıştırma ve Yeniden Kazanım Tesisleri faaliyete girmişse de, giriş ve çıkışlarla 17 milyona varan İstanbul nüfusu için bu tesislerin yeterli olabileceği tartışmalıdır. Sevgili okurlar, bu yazımda size toprak temizliğinin önemini vurgulamaya çalıştım. Görüldüğü gibi endüstriyel aktiviteler, tarımsal sulama, ilaçlama ve gübrelemeler sonucu toprağın fiziko-kimyasal yapısında önemli değişimler olmaktadır. Bunun sonucunda yapısı bozulan topraklarda biriken zehirli kimyasal maddeler bitkilere geçerek birikim oluşturur. Daha sonra bu bitkileri besin olarak kullanan hayvanlara geçer ve sonuçta hepsini gıda olarak tüketen insana ulaşıp çok olumsuz hastalıklara sebep olabilir. Temiz toprak Sağlıklı Besin demektir. Havamız, suyumuz kadar, Toprak Temizliğine de özen göstermeliyiz. Hepinize neşe dolu, sağlıklı bir hafta diliyorum. "ANADOLU'YU VERMEYECEĞiZ!" Doğa için Ankara'ya eşekle yürüyorlar... Muğla'nın Köyceğiz ilçesinde "Yuvarlakçay Grubu"nun üyeleri Berkay Kuyzu ve Ayşegül Boytaş, doğaya ve canlı yaşama zarar veren tüm girişimlerin durdurulması için "Anadolu'yu vermeyeceğiz" sloganıyla düzenlenen "Büyük Anadolu Yürüyüşü" kapsamında yanlarındaki eşekle birlikte 40 gün boyunca Ankara'ya kadar yürüyecek. Vatandaşlar çevre gönüllülerini davul zurna eşliğinde uğurladı. Hafta sonu ise Türkiye'nin değişik illerinden yola çıkıp Ankara'da buluşan çevre gönüllüleri platformu üyeleri, "Doğanın ve Yaşamın Yağmalanmasına Karşı" eylem yaptı. Çevreci GENÇ beyinlere ödül INEPO Çevre Derneği öncülüğünde düzenlenen "19. Ulusal Çevre Olimpiyatı"na projeleriyle katılan öğrencilere ödülleri verildi. Milli Eğitim Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı ile Fatih Koleji'nce düzenlenen projeye ev sahipliği yapan Fatih Eğitim Kurumları Genel Müdürü İsak Şahin, yapılan yarışmalar ve düzenlenen olimpiyatlar ile dünya gençliğine çevre bilincini aşılamayı amaçladıklarını ifade etti. Toplam 40 ilden, 196 öğrencinin 116 projesinin değerlendirildiği olimpiyatta, 10 ayrı öğrenci grubunun projeleri altın madalyaya layık görüldü. süs bitkileri ve bakımı Gardenya (Gardenia jasminoides) Bir top koku yumağı Ege ve Akdeniz bahçelerinde "Ful" adı altında bildiğimiz Gardenyalar beyaz ve çok hoş kokulu çiçekleriyle evlerimizi süsler. Çiçeklenme dönemi yaz başıdır. Bitki gelişme dönemi dışında bol ışıklı ve nemli bir ortamda tutulmalıdır. Yapraklarına su püskürtülmesinden hoşlanır. Kış aylarında bulunduğu ortamın sıcaklığı 18 derece civarında olmalıdır. Toprağını her zaman hafif nemli tutunuz. Yarısı bahçe toprağı, diğer yarısı da torf olan toprak karışımı idealdir. Yerini sevip büyüyünce, her yıl ilkbahar aylarında toprağını yenileyiniz. Yaz aylarında azot ağırlıklı gübrelerle sıvı besin veriniz. Bakımı itina isteyen, ancak çok kıymetli, kokulu ve gösterişli bir bitkidir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.