Geçtiğimiz haftayı oldukça zengin bir gündemle geçirdik... Haftanın en ilginç sürprizi; Öcalan'ın liseden sınıf arkadaşlarının açıklamaları oldu. 60'lı yıllarda Öcalan Ankara Kadastro Lisesi'nde talebedir. Aynı lisede arkadaşlarından birisi Merkez Bankası Eski Başkanı Durmuş Yılmaz, diğeri bir Mühendis Yakup İnce Beydir... Yakup İnce Beyefendi; bir TV kanalına yaptığı açıklamadan öğreniyoruz ki namazını kılan birisi. Aynı zamanda bir cemaat mensubu. Öcalan da onlarla birlikte camiye gidiyor ve namaz kılıyor. Öcalan'ın cami arkadaşı Yakup İnce Bey, "Keşke onu da gittiğim sohbetlere götürseydim, belki bu yanlış yollara sapmazdı" diye hayıflanıyor... Yıllar sonra Öcalan'ın, cami cemaatinden ve namazında niyazında biri olduğu kamuoyunun gündemine geldi. Daha neler işiteceğiz bakalım. 19 Kasım günü bu sütunda "Bebek Katilinden Mandela Rolüne" başlıklı yazımda bazı hazırlıklara işaret etmiştim. Buna ne dersiniz?!. Öcalan, örgütü yıllarca Suriye'den Baba Esat korumasında yönetti. Şimdi Almanya'ya tedaviye giden Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani "Mam Celal" o zamanlar arabulucu rolünde Öcalan'la görüşmeler yapıyor, yaptırıyordu. Öcalan propaganda amaçlı sık sık basın toplantıları düzenliyor. Türkiyeden de bildiğimiz gazeteciler davet ediliyordu. İHA olarak biz bu basın toplantılarına katılmadık. Üç ay süren bir çalışma sonucu bizim şartlarımızda bire bir röportaj yapma isteğimiz Öcalan tarafından kabul edildi. Ekim 1996'da İHA Görüntülü Haber Müdürü Salih Zeki ve Kameraman Yasin Özer'le birlikte Beyrut'a oradan Bekaa'ya gittik. Daha sonra bir kasaba olduğunu öğrendiğimiz yerde, iki saate yakın röportaj yaptık. Röportajı; 312 terör yasası engelinin yanında meslekî hasetliklerden dolayı yayınlayamıyoruz. İfadelerimiz ve kasetlerimiz alınıyor. O röportajda dagazetecilik gereği, objektif olarak pek çok sorunun yanında; dini inancıyla ilgili sorular da sorduk. Camiye gittiğini bilmiyorduk. Hakkını savunduğu Kürt halkının kahir ekseriyeti dinine sıkı sıkıya bağlı. Bütün zorluklara ve baskılara rağmen sabırlı ve sadık insanlar. Öcalan'ın nasıl bir önder olduğunu öğrenmeleri gerekir diye düşündük. Sorduğumuz soru: Kürt halkının büyük bir kısmı dinine bağlı siz İslam'a inanıyor musunuz? Öcalan'ın cevabı: BEN DİN OLGUSUNA FELSEFİK OLARAK BAKIYORUM. Soruyu tekrarlıyoruz: Kürt halkı bundan ne anlamalı. Net bir şey söyler misiniz? Yani, Allahü teâlânın BİR olduğuna ve Peygamberlerine inanıyor musunuz? Öcalan'ın cevabı: BEN DİNE BİR KÜLTÜR OLARAK BAKIYORUM. İSLÂM DİNİ DE BÜYÜK BİR KÜLTÜR... BU KONUDA KONUŞMAK İSTEMİYORUM. ABD el-Kaide liderini nereye attı ya da gömdü bilmiyoruz. Ancak 40 bin kişinin ölümünden, şehitlerimizin şehadetinden sorumlu "Öcalan'ı asmayın" diye Ecevit'e teslim etti... Merak etme Yakup Amca; Öcalan, dinden ve camiden döndüyse bile cenaze namazı için musallaya gelecektir!..