AB şaşı bakmaya devam ediyor

A -
A +

Hani, Kıbrıs konusunun Türkiye'nin AB'ye üyeliği ile bir alakası yoktu?! Türkiye'mizin uluslar arası arenada ne kadar yalnız olduğunu görüyor musunuz? ABD dahil, Avrupa'nın Türk'e ve Türkiye'ye bakış açısı; eskiden olduğu gibidir. Yani şaşıdır. Hangi gizli mahfillerden talimatla hazırlanan Annan Planı'nın Rum yanlısı olduğu; kendilerince çok adil buldukları bu planı 3 defa değiştirmeleriyle belli değil mi? Demek oluyor ki, 3 değil; 33 kez değiştirilebilecek bir planla karşımıza çıkmışlar! Hazırlanan plan, taraflarca kabul görmemesine rağmen; Türk tarafı suçlanıyor! Yetmiyor; bütün tezlerini ve olabilecek gelişmeleri; uluslar arası antlaşmalara ters şekilde başlattıkları Kıbrıs Rum Kesimi'nin AB'ye üyelik süreci üzerine bina ediyorlar ve; böyle bir durumda da Kıbrıs'ın Kuzey Kesimi'ndeki Türk askerini işgalci gösterme cüretini gösteriyorlar! Yunan Hükümet sözcüsü Atina'da yaptığı konuşmada tam 5 kez, Türkiye'nin AB'ye üyeliği Kıbrıs meselesinin çözümünden geçer diyerek, baklayı ağzından çıkarıyor! Salvolar bununla da bitmiyor; AB sözcüzü; Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakerelerinin, kararlaştırıldığı şekliyle 2004 senesinde başlamayabileceğini ifade etti! Ayrıca; uluslar arası kredilendirme kuruluşlarının; Türkiye'nin, ABD'den savaş yardımı almadığı takdirde kredi notunun düşürüleceğini açıklamaları sökün etti! Aynı gün; Irak hükümeti açıklama yapıyor ve Türkiye'yi; Kuzey Irak sınırını kapatmış olduğundan dolayı, ABD ve İngiltere'den daha fazla savaş kışkırtıcısı olarak ilan ediyor! Bütün bu olumsuzlukların vuku bulduğu günde Tayyip Erdoğan, 59. Hükümet'i kurmakla görevlendiriliyor! Belli ki, bindirilmiş kıtalar, ellerinde aleyhte dövizler olduğu halde; Tayyip Erdoğan'ı istikbal ediyor ve kendisine; 'Buyurun, her biri zehirle pişmiş bu aşları tadın!' diyorlar! Tayyip Erdoğan ise, 'Mahir kaptan, fırtınalı havalarda belli olur' diyerek işe koyuluyor! Bütün bu olumsuzluklar karşısında Tayyip Erdoğan ve partisi, tarihi bir sınavdan geçiyor. Olmakla ölmek arasındalar! Yani, ya olacak ve Türkiye gerçek liderine kavuşup; onunla büyüyecek ve layık olduğu yere ulaşacak! Veya ölecek; ancak, onun ölümüyle iş bitmeyecek; onunla birlikte siyasetten de büsbütün ümit kesilecektir! Dolayısıyla bu durum, bir yanıyla fırsattır. Bu fırsat, liderini ve onun göz kamaştıran başarılarını taçlandırabilir. Tarihe dikkat edin; hep böylesine olumsuz şartlar, büyük liderleri ortaya çıkarmıştır. Kolay değil, madem büyük oynuyorsunuz; büyük tehlikelerin gözlerinin içine bakmaya ve risk almaya mecbursunuz! Tek şansınız, arkanızda şerefle dolu bir tarih ve yanınızda size gönülden bağlı, milletin kahir ekseriyeti var! Buyurun Tayyip Erdoğan; kolay gelsin ve Cenab-ı Allah yardımcınız olsun!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.