Irak'a saldırı güçlerinin tek beklentisi; her ne pahasına olursa olsun, Bağdat'ı işgal edip tam teslim aldıktan sonra; Arabı, Kürdü, Türkmeni ile bütün Irak ahalisinin işgalci güçlerin yanında yer almasıdır! Bunun böyle olmayacağını gördükleri an; hangi batağa saplanmış olduklarını anlayacaklar ve; bizi bu pis işe kim veya kimler itti diyecekler ama, iş işten geçmiş olacak! Birinci Körfez Savaşı'nda da müttefik güçler, Irak'ı 1.5 aya yakın bir zaman havadan bombardımana tabi tuttular ve ardından; tıpkı bu savaşta olduğu gibi, Irak'ın güneyinden kara harekatını başlatmışlardı. Yine, aynen bugün olduğu şekliyle Bağdat'a 40-50 km. yaklaşmışlardı ki, anlaşılmayan bir sebeple; bu işten vazgeçip ülkelerine dönmüşlerdi! Yani, bilinçli bir şekilde Saddam'ın üzerine gidilmedi ve yalnızca; Irak güçlerinin Kuveyt'ten çıkarılması ile yetinilmişti. Demek ki, o zaman; Saddam'ın varlığı ve kendi halkına karşı olan gaddar yönetimi, başta ABD olmak üzere kimseyi ilgilendirmiyordu! İlgilendirmemesi de doğaldı; zira, dünya üzerinde Irak gibi yönetilen onlarca ülke bulunmaktadır. Niçin; Afganistan ve Irak sualinin cevabı ortadadır! Dünyanın geleceğine hükmedecek olan zenginlikler Orta-Asya ve Orta-Doğu'da bulunmaktadır. Bu her iki ülke de, bu iki coğrafyanın kilidi mesabesindedir. Bu kilitler açılmadan, ne dünyanın geleceğine hükmedilebilir ve ne de Orta-Doğu'da çıban başı olan İsrail rahat bir nefes alabilir! Geçen 12 sene zarfında; her ne kadar Irak'a ambargo uygulanmışsa da; Saddam çeşitli yollar bulup, petrolünü pazarladı ve bunun karşılığında da; bir çoğu şimdiki müttefik cephede yer alan ülkelerden satın almak suretiyle muazzam şekilde silahlanmasına devam etti! Geçen gün televizyona 10 yaşlarında bir Irak'lı çocuk çıktı. 60 yaşında babasının ve 40 yaşında abisinin ve 10 yaşında kendisinin devamlı savaşlarla ömür tükettiklerini söyledi. Yani, Irak halkı 3 nesildir savaşla iç içe yaşıyor. Savaş onların adeta hayat tarzı olmuş! Dolayısıyla; Irak'ın işgali; müttefiklerin sanal ortamlarda yaptığı gibi, hiç de kolay olmayacaktır. Her iki tarafa da çok pahalıya mal olacak bu savaşın kazananı olmayacaktır! Nitekim; savaş daha yeni başlamakta ve baştan başa Irak toprakları her iki taraf için de cehennem olacaktır! Bu saatten sonra; müttefik güçleri bu kirli emellerinden vazgeçirmenin imkanı olmadığından böyle söylüyoruz! Yoksa, akl-ı selim galip gelse; tıpkı 1991'de olduğu gibi, Bağdat kapılarından geri dönülmesi icap eder! 3 nesil boyu savaşmakta olan bir milletin kaybedecek fazla bir şeyi olmadığından; böyle bir ülkede işgalci güç olarak barınabilmenin imkan ve ihtimali yoktur! İşte; Filistin örneği ortada! Yurtlarından edilen; bir avuç Filistinli'nin ellerindeki taşlarla başlattığı 'intifada' ile; dünyanın en donanımlı ordusunu elinde bulunduran ve insanlık dışı metotları vahşetle sergilemesine rağmen, İsrail, bu işten netice alamamaktadır. Milyonlarca insanın, senelerce bilenmiş olduğu Irak'ta nasıl netice alınabilecektir?! Müttefikler savaşı baştan kaybettiler! Bir kere; düşman addettikleri Saddam'ı, ikinci defa kahraman yaptılar. Bundan böyle; onu öldürüp ülkesini işgal etseler bile, karşılarında milyonlarca Saddam bulacaklar!