AK Parti hükümeti mercek altında!

AK Partililer, her ne kadar; biz sıfır kilometre bir siyasi teşekkülüz derseler de, bu durumlarını kendi yandaşlarına bile inandıramazlar! İddia edildiği gibi; bu siyasi parti dün ortaya çıkmış değildir. Bu parti mensuplarının geçmişleri ve o geçmişte sergilemiş oldukları politikalar; dost düşman herkesin malumudur. Ha; insan veya insanlar gelişip değişemez mi? Elbette; insan veya insanlar, zamanla öylesine gelişip değişirler ki; yeni hayatları adeta önceki hayatları ile mücadele halinde geçebilir. Dün, yanlış olarak kara dediğine, bugün, doğru olarak pekala ak diyebilir. Böyle demesi erdemin gereğidir. Dolayısıyla; bu durumdaki insan veya insanları yermek yerine takdir etmek gerekir! Ya, eski yanlışlarında doğru diye ısrar etselerdi; daha iyi mi olurdu? Parlamenter demokratik sistemlerde iktidar partileri; demokrasinin üç erkinden ikisini (yasama-yürütme) ellerinde bulundururlar. Hele, bir de bizdeki gibi; az gelişmiş demokrasiniz varsa; kıyısından-kenarından yargıya da el atmışsınızdır ki; bu durum, Anayasa'yı değiştirebilecek çoğunlukla tek başına iktidara gelmiş siyasi partiler için, kelimenin tam anlamıyla krallıktır! Değil bizde, dünyanın en gelişmiş demokrasilerinde bile, iktidarlara kral yetkileri verilmez! Nitekim; siyasi iktidarlar icraatlarında; la-yüs'el olmayıp; bilakis sorumludurlar! Şimdi; bu cümleye özellikle AK Partililer dikkat etsinler! Yapabilecekleri her şeyi değil (!), yapılması gerekenleri de, Anayasa ve kanunlar çerçevesinde ve mutlaka bir uzlaşma içinde yapmak ve yürütmek zorundadırlar! Gerçekten bu millete hizmet etmek istiyorlarsa, yalnızca milletle uzlaşmaları kafi değildir! Devleti, devletin dinamiklerini ve özellikle, devletin olmazsa olmazlarını çok iyi bilmek, tanımak mecburiyetindedirler! Asla gerilimin tarafı olmamalı; tek taraflı veya sun'i gerilimler meydana getirilmek isteniyorsa, bunları süratle bertaraf etmelidirler! Maalesef; dünün siyasi partilerinden bazıları, devletin hassas olduğu bir kısım konularda pervasızca davranmış; ileri-geri beyanlar ve yalan yanlış uygulamalarla uyuyan fitne uyandırılmıştır! Şimdiki halde, bunların hiçbirisinin üzerine gitmenin manası yoktur! Zira; iş ve aş derdinde olan milletin gündemi, bu netameli konular değildir! Unutmayınız ki, iktidarlar; hele de sizin gibi mercek altında tutulan iktidarlar, biz yaptık oldu mantığıyla bir yere varamazlar! Nerede kaldı ki; kavgayla, gerilim artırarak veya tahrik ederek bir yerlere varılabilsin! Bunu bir kere yazmıştım, bin kere yazsam azdır; 3 Kasım seçimleri ile millet, üstüne düşen görevi fazlasıyla yaptı. Sizi umut olarak seçti! Bu umutlar da boşa çıkarsa, bu vebalin altından kalkamazsınız! Dost acı söyler; bundan böyle de söylemeye devam edeceğiz!