AKP ve Tayyip Erdoğan

A -
A +

Tayyip Erdoğan 18 yaşından beri siyasetin içinde; parti gençlik kollarından parti genel başkanlığına giden, zorlu ve çileli yokuşları tırnakları ile söken ve hak ederek o koltuğa oturan genç ve tecrübeli parti lideri. Aktif siyasetteki 25 senesini, Milli Görüş çizgisinde ve Necmettin Erbakan'ın yanında geçirdi. Teşkilatçılığı iyi bildiğinden, İstanbul'u bir gergef gibi işledi. Hak ederek oturduğu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığında İstanbulluyu memnun etti. Onun ve yerel yönetimlerdeki diğer arkadaşlarının başarılı hizmetleri, partilerini birinci parti yaptı ve iktidara taşıdı. Necmettin Erbakan'ın Başbakanlığı döneminde ülke, 28 Şubat sürecini yaşadı! İktidardan adeta alaşağı edilen parti, mağduru oynamasına rağmen; seçimlerde umduğunu bulamadı ve büyük miktarda oy kaybetti. Her ikisi de TCK'nın 312-2 maddesinden hüküm giyen Necmettin Erbakan ile Tayyip Erdoğan'ın yolları ayrıldı! Tayyip Erdoğan ve arkadaşları, çoğunluğu siyasette yeni olan yüzlerle AKP'yi kurdu. Tayyip Erdoğan'ın bunca tecrübeden sonraki iddia ve yaklaşımı; 'değiştik' ve 'yenilendik' oldu! Tabii bu değişiklik, geçmişten ders çıkarma ve aynı hataları bir daha işlememe istikametinde idi! Kendi tabiriyle; '0' kilometre partileriyle, kuruluş senesi olan 2001'i milat addederek geçmişe bütünüyle sünger çekmişlerdi. Yapılan bütün kamuoyu yoklamaları AKP'nin gümbür gümbür gelmekte olduğunu; hatta bazılarında barajı aşabilen tek parti olarak gösteriliyor! Tayyip Erdoğan'ın ve AKP'nin önlenemez yükselişini gören muarızları, önlerini kesmek için akla hayale gelmedik yollara baş vuruyorlar! Yalnızca Tayyip Erdoğan'ın 50'yi aşkın muhakemesi görülmekte! Bununla birlikte; Tayyip Erdoğan'ın şahsının seçimlere girip giremeyeceği hâlâ tartışma konusu! Siyasi rakipleri bilmiyor ve hesap edemiyorlar ki; Tayyip Erdoğan'ı seçimlere sokmamak durumunda AKP, oylarını 3-4 puan daha artırabilecektir! Bu saatten sonra; girse bir türlü girmese bir türlü! Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık misali! Tayyip Erdoğan'ın ve AKP'nin yükselişinin temelinde, rakip siyasi partilerin ve onların liderleri dahil kadrolarının yolsuzluk batağına gömülmeleri yatıyor! Ayrıca; iktidara gelen bütün partiler, söz birliği etmişcesine; her türlü icraatlarıyla AKP ve Tayyip Erdoğan'a çalıştılar! Onlar milleti inlettikçe, sahipsiz kalan geniş halk yığınları AKP'nin kucağına itildi! Bugün, yalnız varoşlar değil, büyük şehirler, Trakya ve Ege Tayyip Erdoğan ve AKP diyorsa; birilerinin değil, birçoklarının yanlışları ve zulümleri ayyuka çıkmış demektir! Türkiye'deki siyaset, asıl sancıyı merkezin dağılmasıyla yaşadı! Ta Özal'ın ve Demirel'in dönemlerinden başlayan ANAP-DYP çekişmesi, bu durumun Yılmaz-Çiller'le kanlı bıçaklı hale getirilmesi merkezi bütünüyle bitirmiştir! Orası boş kalamayacağına göre, bu boşluk doldurulmuştur; neye hayret ediliyor ki?!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.