Baskın basanın mı?!

ABD askerlerinin, Süleymaniye şehrindeki Türk Özel Tim görevlilerine düzenledikleri 'baskın'; 60 saat süren gözaltı, sorgu ve neden sonra serbest bırakma olayı; zaten gergin olan Türkiye-ABD ilişkilerini neredeyse kopacak hale getirdi. Kimileri bu durumu, ABD'nin 'tezkere' intikamı olarak algıladı. Kimileri; işin içinde başka ve ileriye dönük hesaplar olduğunu vurgulayarak; Türkiye'ye gözdağı verilmek istendiğini dillendirdi. Kim ne derse desin; daha önce de defaatle belirttiğimiz gibi; Irak'ta gerçek savaş, savaştan sonra başlayacaktır! İşte şimdi; o günlerin yani gerçek savaşın arifesini yaşamaktayız! Netameli bölgelerde; özellikle Orta-Doğu'da taşları yerinden oynatmak kolay ama; onları yeni bir dizaynla yerli yerinde oturtabilmek son derece zordur. ABD askeri zayiat vermeden ve neredeyse elini kolunu sallayarak Irak'a girdi! Bu rahatlık (!) ABD'li şahinlerin iştahını daha da kabarttı ve; Irak'la yetinmeyip Suriye ve İran'ı da içine alacak yeni bir harekatın sinyallerini vermeye başladılar! Bunun için de; bölgenin yegane istikrar ülkesi olan, dost ve müttefik Türkiye'yi göz ardı ederek; Türkiye yerine Kürtlerle (PKK-Kadek dahil) işbirliği yaparak işe koyuldu! Terörü kazımak bahanesiyle geldiği bu netameli bölgede; terör örgütleri ile iş birliği yapan; bu örgütlerin lider kadroları ile gizlice görüşüp; bölge ülkeleri üzerinde sinsice planlar yapan ABD, ateşle oynamıyor da ne yapıyor? Hesap gayet açıktır. Kürtlerin yaşamakta olduğu; Türkiye, Suriye, Irak ve İran'ın bir kısım topraklarını içine alan bölgede Kürdistan Devletini kurmak ve İsrail Devleti gibi bunu da, 'ileri karakolu' olarak kullanmak! ABD'nin bu oyununu bozabilecek yegane ülke Türkiye'dir. Onun için de; Türkiye'nin bölge ülkeleri ile iş birliğini engellemek amacıyla her türlü hile ve desiseye ve bu arada; Türk Özel Tim görevlilerine, Taliban muamelesi yapacak kadar rezilane işlere baş vurabilip tevessül edebiliyorlar! Maksat; Türk askerini bölgeden uzaklaştırıp; orada olup bitenlerden Türkiye'yi habersiz kılmak ve bir oldu bitti ile karşı karşıya getirmektir! Türkiye, 'tezkere krizi' ile ABD'nin yanında yer almamakla hata yaptı! Türkiye, bu durumunu ne kendi insanına ve ne de dünyaya anlatabildi! Hükümet de bu durumu anlayamadı, muhalefet de! 2. Tezkere'yi çıkarabilseydik; Türk askeri Kuzey Irak'ta olacak ve bütün bu bölgenin yeni oluşumları için kontrolü elinde bulundurabilecekti! Öyle anlaşılmadı ve Türk askerinin orada savaşacağı; ABD adına kan akıtacağı ve daha da ileri gidilerek Türk askerinin kanının pazarlık konusu yapıldığı safsataları ile gök kubbe inletildi. Aynı zihniyet; Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün ABD ziyaretini ertelemesini istiyor! Maalesef bu durumu dillendirenlerin bir kısmı da iktidar partisinde bulunuyor! Bu ziyareti bizim istediğimizi, bu amaçla Uğur Ziyal'i ABD'ye gönderdiğimizi unutuyorlar! Dünyada; ABD'yi karşısına alıp da yenebilecek güç var mı?! Akıllı olalım; yaptığı iğrençlikten ötürü ABD'ye özür diletelim ve cereyan etmiş bulunan bu rezil olayın iç yüzünü, bütün ayrıntıları ile aydınlatalım! Ve asla; ABD ile diyaloğu ve münasebeti kesmek gibi, ucuz kahramanlık yoluna tevessül etmeyelim! Tezkere krizinden sonra koz onların elindeydi, şimdi bizim elimizde; aman dikkatli kullanalım!