Başlayalım ama nereden?

Hükümetin hazırlayıp tatbik mevkiine koyduğu ekonomik program iflas edince; suçu, IMF'ye ve birkaç bürokrata yükleyip, millete; bunca çektikleri yetmiyormuş gibi, sil baştan deniyor! Bu kadar pişkinlik, dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde gösterilmez, gösterilemez. Namusluca, biz bu işi yapamadık, yapamıyoruz; millete daha fazla sıkıntı vermemek için istifa ediyoruz denir ve istifa edilir. Sil baştan derken, nereden başlayacağız? Devlet nereden başlayacak, millet nereden başlayacak? Zira, hem kamu sektörü (devlet) ve hem de özel sektör eksi bakiye veriyor. Siyaset kurumu ve siyasetçi, boşuna millet nezdinde değer kaybetmiyor. Siyasetçi eliyle oluşturulan çarpık yapılanmaya bakın ki, ülkedeki yoksulluk sınırı, asgari ücretin altı katına çıkmıştır. Dört kişilik bir ailenin yalnızca mutfak masrafı, asgari ücretin iki katıdır. Emekliye reva görülen gülünç rakamlar ortada... Yine siyasetçi marifetiyle meydana getirilen şu çarpık tabloya bakın ki, devlette olsun özel sektörde olsun, zarar eden (içleri boşaltılan) bankaların; kendi tabirlerince söyleyelim, görev zararlarını bu fukara millet, ortaklaşa çekecek! Yani 65 milyon insan, beş, bilemediniz on hortumcuya çalışacak! Yağma mı var? Nerede bu milletin vekilleri? Muhalefetin sayısı, seslerinin çıkmasına yetmiyorsa (!) neden sine-i millete dönmezler? Hiçbir şey yapamadan, Millet Meclisi'nin koltuğunda oturmak, orasını işgal değil de nedir? Millet, sizi yan gelip yatasınız diye mi seçti? Milletin önüne düşecek ve hakkını söke söke arayacak liderler nerededir? Hükümet, yanlış üstüne yanlış yapıyor ve milletin anasından emdiği süt burnundan geliyor. Bu hali, hükümet de itiraf ediyor. Hem, etmezse ne yazar ki; millet çektiğini ve yaşadığını biliyor! Peki, muhalefet ne yapıyor? Neden, milletin önüne düşüp, yeri göğü inletmiyorlar? Hükümet, pişkinliğe verip, istifa etmiyorsa; muhalefet milletvekilleri neden istifa etmiyorlar? Daha ne bekliyorlar? Kendileri için, bundan daha uygun bir zaman ve zemini bulabileceklerini mi zannediyorlar? Muhalefetin bu denli sessizliği ve işi oluruna bırakmak hali, millete yapılmakta olan zulme ortaklıktan başka mana ifade etmez! El açtığımız ABD Hazine Bakanı bile; önce bankacılık sisteminizi temizleyin, öyle gelin diyor! Çünkü; bu sistemle verilecek borcun bir işe yaramayacağını biliyorlar; şimdiye kadar yaramadığı gibi.. İçeriden ve dışarıdan aldığımız borçlarla ancak maaş ödedik ve masraf karşıladık; ne bir yatırım yaptık ve ne de bu paraları çalıştırabildik. Har vurup harman savurduğumuz bu paraların faizlerini ödeyemez hale geldik? Sil baştan demesi iyi de (!) hangi baştan; ipin ucu kaçalı seneler olmuş; iki yakası bir araya gelmeyen milletin feleği şaşmış! Millet, yerinde mi ki, yeniden başlayabilsin?