3 Kasım'a kadar Irak savaşı çıkmazsa, ülkemizde erken genel seçimler yapılacak. Milletimiz hiçbir seçimi, bu kadar iştihası kabarmış bir halde beklemedi! Seçim sistemi ne olursa olsun; şayet iki parti ile seçimlere girecek olsa idik, parlamentonun teşkilinde muhalefet partisine bir sandalye dahi çıkmazdı! Millet, mevcut iktidarı alaşağı eder ve her kim olursa olsun muhalefetteki partiyi tek başına iktidara taşırdı. Tıpkı 1950 seçimlerinde olduğu gibi! Bugün böyle bir şansımız yok! İki değil, yirmi iki parti ile seçimlere giriyoruz! Mevcut koalisyon partilerinden ANAP ile DSP 5 senedir, MHP ise 3 senedir iktidarda. Millet, savaş yıllarında bile görülmedik bir yoksulluğun, çaresizliğin içine itildi. Resmi rakamların diliyle milletin kahir ekseriyeti yoksulluk sınırının altında ve bu nispet içinde yarıdan fazlası da açlık sınırının altında yaşama mücadelesi veriyor! Ne hazin bir tecellidir ki, son beş senelik iktidarlar döneminde toplum, her çeşidinden deprem üzerine depremler yaşadı! Beceriksiz iktidarların sebep oldukları iki iktisadi kriz, milletin elindeki ve avucundakileri silip süpürdü! Zenginler fakirleşti; fakirler aç biilaç kaldı! Her şeyden önemlisi, denenmedik parti bırakmayan millet, seçtiği tüm siyasilerden ümidini kesti! İşte bu partiler; bir halt işlemişcesine bugün, 22'ye bölünmüş olarak milletin huzuruna çıkmaya hazırlanıyor! Her birisinin dediğini millet yapsa ve oylarını 22'ye bölüp sandığa yansıtsa, kızılca kıyamet kopacak! Ve, bugünkünden bin beter bir hal ile karşılaşacak! Sadece bu halleri bile, milletçe onlara güvenmememiz için yeter sebeptir! İçlerinden olmayan ve dışarıdan ithal edilen bir akıllı adam çıktı ve bu girişe dur diyor! Sağ sol demeden; toparlanmaktan, birleşip bütünleşmekten dem vuruyor! Gecesini gündüzüne katıp, bu amaç için çalmadık kapı bırakmıyor! Kemal Derviş'in bu hali bile bazılarına ibret olamıyor ve hâlâ; az olsun benim olsun diyen kafalar milletin önüne bölük pörçük olarak çıkmak gafletinde bulunacaklar! Nelerine güveniyorlar dersiniz? Bunlar, son beş senenin iktidar partileri ise, ellerinde, yaptıkları zulümlerden maada güvenecekleri hiçbir şeyleri yok! Bu zulümleri anlatıp da mı milletten oy isteyecekler? Bu iş için hiç zahmet etmesinler; millet, bütün bunları 'hakk-el-yakin' biliyor, zira yaşıyor! Hırs ve bencillik öylesine gemi azıya almış ki; bırakın milleti ve memleketi düşünmeyi, yalnızca kendilerini ve partilerini düşünseler, birleşmeyi bütünleşmeyi akıl ederler, bunun çarelerini ararlardı! Seçimlerden sonra, birbirlerine en zıt gibi duran partilerin onca 'uyumlu' koalisyonlarını gördük! Bunu bir de seçimlerden önce görmek istiyoruz! Bu hal, hem sizin ve hem de milletin yararına değil mi? O halde, Kemal Derviş'i seyretmekle yetirmeyin; siz de bir şeyler yapın!