BM'nin Kıbrıs Çözüm Paketi

A -
A +

BM Genel Sekreteri Kofi Annan, Kıbrıs için hazırladığı Çözüm Paketi'ni Türk ve Rum taraflarının tetkikine sundu. 150 sayfayı aşkın Paket'te iki taraf için de olumlu ve olumsuz yanlar var. Böyle olması gayet tabiidir. Bundan sonra iş, bu kısa zaman dilimi içinde yoğun bir politik atakla; aleyhte olan maddeleri mümkün olduğunca lehe çevirmektir. Bunun ne kadar mümkün olabileceğini önümüzdeki günlerde göreceğiz. Ana hatları ile Çözüm Paketi'ne baktığımızda Türk tarafının lehine olan husus; iki tarafın egemenlik haklarının korunması ve iki tarafın ortaklaşa kuracakları müşterek devlette tarafların eşit statüde olmasıdır. Yani, 960'ta kurulmuş Cumhuriyetten daha ileri haklara sahibiz. Çünkü, o Cumhuriyette Türkler azınlık statüsünde idi. Aleyhimizde olan husus ise, toprak ve göçmenlerin durumudur. Biz, burada aleyhimizde işlemesi muhtemel durumu ele almak ve işlemek istiyoruz. Hemen belirtelim ki, Kıbrıs'ın Kuzeyini içine katmadan sadece Güneyini AB'ye alacaklarını ileri sürmeleri tamamen blöftür. Böyle bir durumda AB; kendi Birliği ile Türkiye'yi (yani, yine kendisine muhtemel aday bir ülkeyi) karşı karşıya getirmiş olur ki, bunu, aklı başında hiçbir Avrupalının isteyeceğini sanmıyoruz! Ayrıca; Kıbrıs'ı bir bütün olarak AB'ye alsalar ve Türkiye'yi bu işten dışlarlarsa yani, 12 Aralık'ta Türkiye'ye AB'ye adaylık için tarih vermez iseler, işin içinde bir it yeniğinin olduğu aşikardır! Böylece; Kıbrıs için Rum ve Yunan tarafının bütün istekleri yerine getirilmiş olacağı gibi; Türkiye'siz AB'ye üye olacak bir Kıbrıs'ta Türkler adına tehlike çanları çalacak demektir! Nasıl mı? Çözüm Planının taraflara verildiği gün, bir Rum gazeteci Güney Kıbrıs yönetiminin Rum Dışişleri Bakanına soruyor: 'AB'ye üye ülke vatandaşlarından herhangi birisi, Birliğe üye Kıbrıs'ın Kuzey kesiminden toprak ve mülk edinebilecek ancak, bu haktan Güney Kıbrıs'lılar istifade edemeyecek?! Neden?' Rum Bakan lafı evirip çeviriyor ama, tatmin edici bir cevap veremiyor! Suale dikkat edildiğinde, cevabı zaten içinde! Zira bu hal, Rumlardan çok Türklerin aleyhine bir durum arz ediyor! Kuzey Kıbrıs. Zaten avuç içi kadar bir yer. AB'ye üye ülkelerin vatandaşları burasını çok kısa bir zaman dilimi içinde satın alarak mülkiyetlerine geçirebilirler! İşte; Kıbrıs'ı o zaman bütünüyle kaybederiz. Tıpkı, yasak olmasına ve padişahın memalikine ait olmasına rağmen Filistin topraklarının Araplar tarafından Yahudilere satılmasından sonra ortaya çıkan İsrail Devleti gibi!.. Şeytan detaylarda gizlidir demişler; BM'nin Çözüm Planı, büyük bir dikkat ve itina ile incelenmeli ve özellikle yarınlara açık bir kapı bırakılmamalıdır! İsterlerse Güney kesimi tek başına Birliğe dahil etsinler; o vakit Türkiye, Kuzey ile entegrasyona gidecek; bu durum hem Kıbrıs'ın ve hem de Türkiye'nin güvenliği için daha emin bir adım olacaktır! Hiç olmazsa şimdilik; yani Türkiye AB'ye tam üye oluncaya kadar!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.