Dün Irak'ta yapılan, bugün Suriye'de yapılmaya çalışılan işlerin temeli; vaktiyle bu ülkeleri cetvelle kuran Batılı emperyalist güçler tarafından atılmıştı. Her şeyden önce; buralardaki zorba yönetimlere kurdurulan devletler, sun'i idi. Hiçbirisinin tarihi bir gerçekliği yoktu. Kısa bir zaman sonra; buralarda işlerin sarpa saracağı biliniyordu. Zira öyle hesaplanıp kurulmuşlardı. Bütün bu yapma devletçikler, ne kadar zengin olurlarsa olsunlar ve ne denli yer altı ve yer üstü zenginliklere sahip olurlarsa olsunlar; asla bağımsız olamazlar. Görünüşte sahip oldukları zenginliklere birileri adına bekçilik yapmaktadırlar. Kukla yönetimlerin ipleri, hep dışarıda ve başkalarının elindedir. Böyle olmak zorundadırlar, zira; vaktiyle bu şartlarla, o topraklar onlara verilmişti. Biraz olsun yan çizen; ağa-babalarının menfaatlerine aykırı hareket eden, derhal silleyi yer ve hizaya sokulur. Yine vaktiyle bu ülkelerin bir kısmında sabah erken kalkan ihtilal yapardı. Kimlerin gidip, kimlerin gelmesinin hiçbir kıymeti yoktu; zira, her gelenin birinci vazifesi; yularını elinde tutan efendisine tam bağlılık ve itaatti. Efendiler malum; geçen asrın başlarında İngiltere, Fransa, Rusya; asrın ortalarından sonra da bu listeye ABD eklendi. Özellikle dün; yani iki kutuplu dünyada bu ülkeler, iki kutup arasında âdeta pay edilmişti. Bunlardan bir kısmı Sovyet yanlısı olup, sözde ABD düşmanlığı yapar. Diğer bir kısmı da tam tersini; yani ABD muhibbi olup, Sovyet düşmanlığı yapar. Halbuki Sovyet ve ABD başkanları, bu ülkeleri anlaşarak ve el sıkışarak bölüşmüşlerdi. Bugünkü oyun; yine aynı emperyalist güçlerin gözetiminde ve hatta kontrolünde oynanmaktadır. Türkiye, oynanan tüm bu oyunların hepsini; açık yüreklilikle; başta komşuları olmak üzere hepsine anlattı ve dost elini uzattı. Hemen hepsiyle vizeyi kaldırdı ve ortak bakanlar kurulları toplantıları yaptı. Ne hazindir ki; Türkiye'yi ne dün anlayabildiler ve ne de bugün. Kendilerini, saatin zembereği gibi kuran ağa-babalarını dinlediler ve Türkiye'ye sırtlarını döndüler. Dün Irak'ta zemberek boşaldı; bugün Suriye'de boşalıyor. Dün Irak fiilen üçe bölündü; bugün Suriye üçe bölünme yolunda hızla ilerliyor. Şairin belirttiği gibi: İbret alınmadığı müddetçe tarih, tekerrürden ibarettir...