Denktaş oyuna mı getiriliyor?

A -
A +

Bu sütunu takip edenler, Sn. Rauf Denktaş hakkındaki müspet kanaatimizi yakinen bilirler. Sn. Denktaş, ömrünü verdiği milli Kıbrıs davası ile bütünleşmiş müstesna bir şahsiyettir. Şimdiye kadarki azmini ve mücadelesini kimse inkâr edemez. 9. Cumhurbaşkanı Sn. Demirel'in yerinde tespitiyle o, bir kahramandır. Ancak; bugün itibariyle gelinen noktada Sn. Denktaş Kıbrıs'ı, Türkiye'yi ve dünyayı gereği gibi okuyamamaktadır. Bu yüzden de yalnız kalmıştır. Bakınız; günlerdir Türkiye'yi ve Türk medyasını mesken tutmuş; "hayır" için didinip durmaktadır. Farzedelim ki KKTC halkı, Sn. Denktaş'ın isteği doğrultusunda "hayır" demiş olsun, KKTC halkının ve Türkiye'nin eline ne geçecektir?!. Güney Kıbrıs Rum Kesimi 1 Mayıs itibariyle AB üyesi oluyor. Yunanistan ise, zaten AB üyesidir. Türkiye de AB'den tarih almak için kapıda bekleyen ülke konumunda!.. Yani bize tarih verme vizesini Kıbrıs'ın Rum Kesimi ile Yunanistan'ın oyları sağlayacak! Sn. Denktaş'ın verdirmek istediği bu "hayır" Türkiye'nin medeniyet yolunda ilerleyişini engellemiyor mu? Asıl cevap bekleyen soru... Ayrıca; Sn. Denktaş, bu olumsuz kararıyla kendi, halkının çözülmesini, AB pasaportu alarak Güney'e akınını engelleyebilecek mi? Sn. Denktaş'ın tek korkusu; zamanla KKTC halkının eriyeceği ve bu yerlerin başta Rumlar olmak üzere AB üyesi ülkelerin insanlarının iskanıyla elden çıkacağı halidir. Halbuki bu, doğru değildir. Çünkü, Kuzey'e göç edecek Rumların sayısı hiçbir zaman 3/1 oranını geçemeyecektir. Sn. Denktaş'ın asıl cevap vermesi gereken sual şudur: Bilindiği üzere; Güney Rum Kesimi'nden bazıları AİHM'ye başvurdular. Bunlardan, milyonlarca dolarlık tazminat davaları kazanıldığı bir vakıadır. Bu davaların binlercesi ise sırada beklemektedir. Milyarlarca doları bulan bu tazminatları, borç içinde yüzen Türkiye nasıl ödeyebilecektir? Türkiye'nin paraları geçen on yıllar boyunca "güvenliğe" gitti. PKK ile mücadelenin ülkenin kaynaklarını; nasıl tükettiğini bilmekteyiz. Milyonlarca işsizi olan bu ülke, kıt kaynaklarını şimdi de bu tazminatlar için mi seferber etsin? Yazık değil mi bu ülkeye? Sn. Denktaş "hayır" kampanyası açmakla aslında kendini riske ediyor. Çünkü; kendisinin de ifade ettiği gibi; referandumda "evet" çıkması halinde istifa etmesi gerekmektedir. "Evet" çıkacağı ise, bir realitedir. AB'ye girecek, bu birliğin imkanlarından faydalanacak KKTC'liye "hayır" dedirtebilmenin imkânı yoktur! Şimdi milliyetçi kesildiler! Bütün bunlar bir tarafa da; benim asıl korkum, Sn. Denktaş'ın oyuna getirilmek istenmesidir. Bu oyunu tezgâhlayanlar Türkiye'nin AB'ye girmesini istemeyen grup, kurum ve kuruluşlardır. Dikkat ederseniz, Başbakan Tayyip Erdoğan, Japonya'ya giderken bir hususa işaret etti ve bundan dolayı da üzüntülerini dile getirdi. Bu durum; Sn. Rauf Denktaş'ın birileri ile yer aldığı karedir ki, bu birileri daha düne kadar, KKTC'deki Türk askeri varlığını "işgalci" olarak görüyordu! Şimdi ne oldu da, bunlar da "milliyetçi" kesiliverdiler?!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.