Derviş'in gücü

ABD'den getirtilen sayın Kemal Derviş, hükümetin 4. ve en kuvvetli ortağı.. Hatta, tek başına hükümet dense yeridir. Kemal Derviş'in bu gücü, evvel emirde, gelip geçen ve hele son 4 seneki hükümetlerin akıllara durgunluk veren başarısızlıklarından geliyor. Ayrıca; arkasına aldığı, IMF ve Dünya Bankası onu, daha bir güçlü kılıyor. Parayı verenin düdüğü çalmasından daha tabii bir şey olamazdı; olmuyor da nitekim! Derviş'in yaptıklarını, içeridekilerden birileri bilse bile, hayata geçirebilme şansları yoktu. Çünkü; içeridekiler, ekonomiyi yağma Hasan'ın böreği misüllü peşkeş çekmeye alışmışlardı ve üstelik çeke çeke sonunu getirmişlerdi. Bu zihniyetin dışarıdan para bulması da imkansızdı. Hal böyle olunca; ister istemez sayın Derviş'e can simidi gibi sarıldılar. Görüşleri birbirlerine zıt partilerden teşekkül etmiş bulunan üçlü koalisyon hükümetinin, hükümet etmedeki zorluğu ortada iken; buna bir de; tabir caizse dışarıdan gazel okuyan Derviş eklenince, işin nereye varacağını bizim gibi, bizzat hükümet partileri de merak ediyordu! Adamcağız, başlangıçta bir iki siyasi pot kırdı ama, çabuk manevra yaptı. Uzun süre Türkiye'nin dışında bulunmasına rağmen, Türkiye'nin zenci saçını andıran çetrefilli ekonomik meselelerine çabuk intibak etti. Demek ki, dışarıdan Türkiye'yi iyi takip etmiş! Zaten Türkiye dışarıdan daha iyi ve net görülebiliyor. Zira içeride, ağaca baktırmaktan ormanı göremiyorsunuz! Hele de siyasette iseniz, rakiplerinize benzemek ve yanlışları bile bile yapmak zorunda kalıyorsunuz! İşin ucunda oy olunca; rakibiniz hile yapıyorsa; siz de ister istemez hile yaparsınız! Derviş'in şansı, oy kaygısı olmaması.. Başarırsa kahraman olacak; başaramazsa kaybedecek bir şeyi yok! Yani, sırtında yumurta küfesi yok; kendi tabiriyle, bir şort bir de kazakla geldiği Türkiye'den aynılarıyla geri dönebilir! O, dönebilir de, gerisi ne olur? Sayın Derviş, bugün ben yokum, ne işiniz varsa görün dese, evvela hükümet apışıp kalır! Hükümet, sayısına güvenip bir de istifa etmeyi düşünmezse, feryat ettiğimiz bugünleri bile mumla ararız! Kim ne derse desin, Derviş'in gücü ortada. Onunla takışan bakan gidiyor; Cumhurbaşkanı'ndan Anayasa'ya aykırı bulunarak iade edilen kanunlar, hiçbir değişiklik yapılmadan aynen Köşk'e gönderiliyor! Derviş'teki güç, tek başına iktidara gelen başbakanlarda olmadı.