59. Cumhuriyet Hükûmeti'nin önündeki en önemli mesele ekonomidir. Özal sonrası dönemde ekonomi aynı canlılıkla yürütülemediğinden, reel ekonomi yerini rantiyeye terketmekte gecikmedi ve o gün bugün Türk ekonomisi, maalesef rantiyeci elinde can çekişmektedir. Hele son 5 sene içerisinde, Mesut Yılmaz ve Bülent Ecevit Hükümetleri döneminde, meydana getirilen krizlerle birlikte ekonomi tek kelime ile dibe vurmuştur. En zengininden en fakirine kadar bütün Türk halkı, bu denli kötü gidişattan nasibini alarak gittikçe fakirleşti ve milyonlarca yığınlar açlık sınırının altında yaşamaya mahkum edilmiş oldu. Tatbik mevkiine konulan yanlış ekonomik politikalarla Türk müteşebbisi, üreticisi ve sanayicisi cezalandırılarak adeta işten el çektirildi. Bugün gelinen noktada koca ülke bir baştan öbür başa işsiz yığınlarıyla dolup taşmaktadır. Yüzlerce fabrika ve işletmenin kapısına kilit vurulmuş; bunca olumsuzluğa direnip çarklarını çevirmeye uğraşanlar da küçüldükçe küçülmüş ve neredeyse sun'i teneffüsle idamey-i hayata çalışmaktadır. Bu kötü gidişe dur diyebilmek için; millet engin sağduyusuyla hareket ederek; kendisine bu kefeni biçen siyasileri topyekun sandığa gömerek, yeni bir umut ve taze bir başlangıçla bir partiyi (AK Parti) tek başına iktidara taşımıştır. Milletin yeni iktidardan öncelikle beklediği iş ve aştır. Yani, reel ekonomiyi harekete geçirmek ve ülke insanını yeniden üretken kılmaktır. Bunun için de; bugüne kadar devamlı dinlenen ve istekleri yerine getirilen rantiye ve bankacı kesimi yerine; eli taşın altında olan gerçek üreticiyi, reel ekonomi kesimini dinlemeli ve onların isteklerini bir an önce yerine getirmelidir. Türk Cemiyetinin yüzde 43'ü hâlâ köylerde yaşamakta ve bilindiği gibi; bu geniş halk yığınları sefalet sınırında yaşamakta, üretebildikleri ile karınlarını bile doyuramamaktadırlar. Avrupa'nın en genç nüfusuna sahip bu ülkedeki genç bedenler, işsizlik yüzünden atalete terkedilmiş, istikbal ümitleri bütünüyle köreltilmiş ve posa misali bir kenara itilmişlerdir. İşgal güçlerinin bile reva görmeyecekleri, zira onların dahi üretken kılmaktan kaçınmayacakları yığınla bu genç bedenleri çürümeye terkedenler; yarın nasıl hesap vereceklerdir? AK Parti iktidarı bir an evvel; bütün ülke çapında ekonomi için seferberlik başlatmalı ve bu genç nüfusu işe koşmalıdır! Üretime eğitimden başlamalı ve üniversitelerin önünde yığılan milyonlarca mesleksiz; yalnızca okur-yazar olan gençliği, Avrupa'da olduğu gibi birer meslek adamı olarak iş kollarına dağıtmalıdır. Üretimin önündeki bütün engelleri kaldırmalı; Türk müteşebbisini dünyadaki rakipleri ile boy ölçüşebilecek seviyeye getirmek için gerekli tedbirleri almalıdır. Bunun için de üretim girdileri (enerji dahil) ile vergileri makul seviyelere çekmeli; kayıt dışının ceremesi kayıtlılara çektirilmemelidir!