El mi yaman, bey mi?!

A -
A +
Demokratik ülke(!) olarak dünyada emsalimiz yok. Demokrasinin olmazsa olmazı, elbetteki sandıktır ama; sandığın gereğini yapmamak, yaptırmamak için; şeytanları bile çatlatan hile ve desiselere başvurmuşuz!
Yaptığımız anayasalarla ve o anayasaların gereği olarak kurduğumuz anayasal kurum ve kuruluşlarla sandığı 'güdük' hale getirdik! Bütün bu yapılanlarda maksadımız; milleti kaale almamak, millî iradeyi hiçe saymak, milletin iktidara getirdiklerini muktedir kılmamaktır.
Düne kadar gerçek iktidar sahipleri askerî bürokrasi idi -ki, cumhurbaşkanları da aynı kökenden geldiği için, mahut iktidarın tabii üyesi idi!
2002'de iktidara gelen AK Parti, muktedir olabilmek için çok çırpındı; bu yüzden kapatılma ile karşı karşıya kaldı! Ta ki, 12 Eylül 2010 tarihinde Referandum gerçekleşti, tabir caizse arı kovanına çomak sokulmuş oldu!
Buradaki mücadelede; 'derin devlet'in yalnızca askerî vesayetinin çanına -şimdilik kaydıyla- ot tıkanmış oldu; sivil bürokratik oligarşi ise, tüm haşmetiyle meydan yerinde idi!.
İster gafletle, ister iyi niyetle, isterse saflıkla deyin; AK Parti iktidarları da; bu bürokrasinin (yargı-emniyet) değirmenine bolca su taşıdı! Böylece; askerî vesayetin yerini, (yargı-emniyet) vesayeti almış oldu!
Bir koltuğa iki karpuz sığamazdı; daha açık ifadesiyle, iktidar ortak kabul etmezdi!
Türkiye'mizin 'derin'leri hep dışarıdan; başlangıçta İngiltere'den bilahare ABD'den dizayn edilegeldi! Dün, askerî vesayetle kol kola olan dış vesayet erbabı; bugün, (yargı-emniyet) vesayetiyle iş tutmaktadır!
Mevcut AK Parti iktidarı ise; askerî vesayeti susturmanın rahatlığı ile tek başına yoluna devam etti. Bu devam edişte 'çook olmuştu' ve zaman zaman; dışarıdaki vesayet erbabının yolunu kesmişti. Hem bölgesinde kesti ve hem de dünyanın çeşitli merkezlerinde kesti!
Dış ve iç vesayet erbabı birlikte hareket ederek; Türkiye'de her on yılda bir 'darbe' yapmayı âdet edinmişti! AK Parti iktidarının (üstelik; yol kesen iktidar) on senesi çoktan geçmiş ve; hemen önümüzdeki süreçte de üç önemli seçimin sath-ı mailine girilmişti.
Dolayısıyla; 'devlet içinde devlet'i harekete geçirmenin tam zamanıydı; MİT sorgulaması girişimi ile başlatılan el-ense faslı; bugün kıyasıya bir kavgaya dönüştü!
El mi yaman, bey mi; hep birlikte göreceğiz!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.