AB yolunda önemli bir kilometre taşı daha aşılmak üzere.. 6. Uyum Paketi, Bakanlar Kurulu'nca yalnızca bir maddesi çıkartılarak Meclis Genel Kurulu'na gönderildi. O bir madde de; apartmanlarda ibadethane açabilme keyfiyetini belirliyordu ki; haksız yere yanlış anlamalara sebep olduğundan, Hükümet, tümüyle maddeyi Paket'ten çıkardı. Maksat üzüm yemek olduğuna göre; iyi de yaptı! Meclis tatile girmeden bu Paket'in çıkması gerekiyor. Bundan dolayı, muhalefetteki CHP'nin tavrı önem arz etmektedir. Önceki açıklamalarında; bu kanunların çıkması yönünde bir engel çıkarmayacaklarını ve Hükümet'e yardımcı olacaklarını ifade etmişlerdi. Göreceğiz bakalım! Bilindiği gibi; demokrasilerde Meclislerin iki ana görevi vardır: Yasama (kanun yapma) ve denetleme. Bizim Meclis'imizin denetleme konusunda pek başarılı olduğu söylenemez. Her gelen iktidar 'ak sayfa' açmak vaadiyle, önüne bakmayı yeğlemiş ve asla 'devr-i sabık' oluşturmak gayretine girmemiştir. Yani, geçmişin hesabını açmamış ve sormamıştır. Halbuki, hemen bütün gidişlerde, açılan o 'ak sayfalar' simsiyah terk edilmiştir! Dünya demokrasilerinde bizim kadar yolsuzluğa batan, talan edilen ve bundan da vahimi; bütün bu yapılanların, yapanın yanına kâr kaldığı başka bir ülke gösterilemez. Bu durum neden böyle olmuştur? Niçin, gelen hiçbir iktidar bu yolu açmamış veya açamamıştır? İnsanın aklına, ister istemez; 'tencere dibin kara, seninki benden kara!' sözü geliyor! Çeşitli vesilelerle yargıya intikal eden konular, siyasetçilerdeki 'dokunulmazlık' zırhı yüzünden; gerektiği gibi yargılanamamış ve gerçek ilgililerden hesap sorulamamıştır! Hatırlayınız; AK Parti, seçim öncesi vaatlerinde; iktidar oldukları takdirde bu hesapları mutlaka soracaklarını ve kimsenin yaptığını yanına kâr olarak bırakmayacaklarını söyleyerek milletten oy aldı. İktidar oldu; Meclis Araştırma Komisyonu'nu kurdu. Azmi Ateş'in başkanlığındaki bu Komisyon, araştırmalarına büyük bir dikkat ve titizlikle devam ediyor. Bu araştırmaların sonunda, Meclis, mutlaka 'Soruşturma Komisyonu' da kurmalı ve gerek görüldüğünde; bütün bilgi belgeler yargıya intikal ettirilmelidir. AK Parti iktidarının bu şansı var; zira eteğinde taşı yoktur! AK Parti iktidarının dikkat etmesi gereken husus; bu mühim konuya gerekli özeni göstermesi ve bunu asla politikaya malzeme ederek şov yapmamasıdır! Ancak bu şekilde siyaset, kaybetmiş olduğu itibarını yeniden kazanabilir. Eski siyasiler de ancak bu şekilde şaibeden kurtulabilir ve gerçekten aklanabilir! Suçlular da cezasını çeker ve yaptıklarının bedelini öder! Millet de, ilk defa olarak derinden bir nefes alır. Aksi halde; milletin yöneticilerine olan bu güvensizliği, her geçen gün daha da artacak ve bundan de en ziyade olumsuz olarak etkilenecek olan da Meclis olacaktır! Top da Meclis'te, gözler de!