Geçen yüzyıl Türkiye'miz için olumsuzluklarla doluydu. Dile kolay; altı asırdır yaşatmaya çalıştığımız cihan devletimizden olmuştuk. Yaklaşık yüzyıldır 'fetret' dönemi yaşıyoruz. Bu döneme; yeni devletin kuruluşu ile birlikte demokrasimizin emekleme devresini de sığdırdık. Hâlâ daha bu emekleme devrelerini yaşıyor ve bunun için ağır bedeller ödüyoruz. Öyle anlaşılıyor ki, yaşamakta olduğumuz yüzyıl, bir önceki gibi olmayacak. Talih, bu kez bize gülecek. Hem, öyle bir gülecek ki; bu denli kutlu günleri milletler ve devletler ancak yüzyıllarda bir yakalayabilirler. Üzerinde yaşadığımız netameli coğrafyanın hep sıkıntılarını çektik. Her yandan esen rüzgâra siper olduk. Kâh, Haçlı ordularına siper olduk; kâh, ABD'nin jandarması!.. Tarihte ilk defa, üzerinde yaşamakta olduğumuz bu netameli coğrafyanın nimetlerini ağız tadıyla tadabileceğiz. Malum; bizim netameli coğrafyamız, Balkanlar, Kafkaslar ve Orta Doğu'dan oluşuyor. Her üç bölgede de ne denli çetin dağları aştığımız ve ne denli ağır bedeller ödediğimiz cümle âlemin malumudur. Enerji hatlarının kavşak noktasını oluşturan ülkemizdeki AK Parti yönetimi, akıllıca davranarak; ne Rusya'yı, ne ABD'yi ve ne de İran'ı dışladı. 'Komşularla sıfır problem' sloganıyla çıktığı yolda büyük mesafeler aldı. Cumhuriyet tarihinde ilk defa uygulanan bu politika ile; komşuların birbirlerine 'düşman' gözüyle bakmaları önlendi. Komşularla düşmanlığın kalkması demek; sınır ticareti ve sınır illerinin karşılıklı olarak kalkınması demektir. Dünyanın 17. ekonomisi konumundaki ülkemiz, yakın bir gelecekte ilk ona girecek ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun dediği gibi; 'artık, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!' Dikkat edin; bölgemizdeki ülkeler; İsrail'e ve ABD'ye rağmen, Türkiye'nin dostluğuna çok daha önem veriyor. Bunun sebebi; Türkiye'nin güçlülüğü yanında, bu gücünün farkında olmasıdır.